Chicken Çeviri İspanyolca
518 parallel translation
Chicken Reel şarkısında kiminle dans edeceğinize hemen karar verin.
Consigan una pareja para el Chicken Reel.
"Chicken soup" ( tavuk çorbası ) nedir?
¿ Qué es * chicken soup *?
O kız piliç dükkanından geliyor, değil mi?
Sé que ella es de Chicken Delight.
Ha şu piliç dükkanından gelen kız!
¡ La Chicken Delight!
Son kamuoyu yoklamasına göre İşçi Partisi % 40'la önde AA % 38'le ikinci ve Kentucky Fried Chicken Liberallerle birlikte üçüncü.
Último sondeo electoral, publicado hoy : Los Laboristas, primeros con el 40 %. Segundos el RACE, con el 38 % y, como era de esperar, Los Kentucky Fried Chicken terceros y adelantan
Chicken?
¿ Chicken?
Chicken, seni Alice'le tanıştırmak istiyorum.
Chicken, quiero presentarte a Alice.
Chicken Holliman.
Chicken Holliman.
* Çiftçilere tavuk ilacı satarmış *
# He sold chicken medicine farmers would buy
Chicken Shoals'da kayboldu, uçuş 19.
Desaparecido en Chicken Shoals, vuelo 19.
Chicken wire?
¿ Malla de gallinero?
"Cyclone City", "Dream Angel", "Hell-bent for Texas" "Love on a Pogo Stick", "Moth and Rust", "Earthrise" "Crème de la Crème", "Tall Man from Tennessee" "Chicken at the Wheel", "Sea Dog" "Invasion of the Pickle People" "Odyssey of Pain", "The Pagan Plunder" ve onun en son, en büyük fantezi sinema filmi "Gece Rüzgarı".
Ciudad Ciclón, Angel de Ensueño, Decidido a ir a Texas Amor a los Saltos, Polilla y Moho, Elevación Terrestre Crème de la Crème, El Alto de Tennessee Gallina al Volante, Lobo de Mar La Invasión de la Gente en Salmuera Odisea del Dolor, El Botín Pagano y su última y más espectacular obra cinematográfica Viento Nocturno.
Chicken nugget satmaya başladıklarından beri her şey berbat oldu.
Desde que empezaron con los "chickenitos", todo se arruinó.
İki Big Mac, bir peynirli Royal... altı parça Chicken McNuggets, iki kutu Ronald McDonald kurabiyesi... bir tabak McFries, iki çikolatalı milk shake.
Dos Big Macs, una con queso, seis trozos de pollo McNuggets, dos cajas de galletas Ronald McDonald, una ración de McFries, dos batidos de chocolate.
Chicken out?
Los gallinas vayanse
- Joe's not gonna chicken out.
¡ Que el cobarde de Joe se vaya de aqui!
- He's no chicken.
. ¡ Él no es cobarde!
- Chicken McNugget yiyebilmek.
- Convertirme en un McNugget de pollo.
Chicken McNuggets denemek istiyorum.
Yo quiero probar el McPollo.
Hemen bitişikteki Chicken Lickin'e git.
Pruebe aquí al lado, en el Chicken Lickin.
Kentucky Fried Chicken dükkanı açacaksın.
Abrirás una franquicia de Kentucky Fried Chicken.
Burada bir Colonel olduğunu hiç bilmiyordum.
Tienen un Kentucky Fried Chicken.
Chikan Hun.
¡ Chicken Hung!
Peeled the land of every cow, chicken and hog.
Arrasándo la tierra de cada vaca, pollo y cerdo.
Kraliçe, Vatikan, Getty'ler, Rothschild'ler ve Albay Sanders, tabii bu, ölmeden önceydi.
La Reina, el Vaticano, la flia. Getty, la flia. Rothschild... y el Coronel Sanders ( Kentucky Fried Chicken ), antes que estirara la pata.
Buraya geldiğinizde çalışmayacağınızı söylediniz, Southern Chicken'da iş buldunuz.
Vino Ud. sin permiso de trabajo, pero trabajó en Southern Chicken.
Hadi bu genç âşıkların evliliğini Chicken Polka ile kutlayalım!
¡ Celebremos a los jóvenes amantes con la Polka del Pollo!
Ara beni! Sekiz parçalı Kentucky Fried Chicken yemeye götüreyim!
¡ Llámame y te invitaré a un poco de pollo!
Çiftçi Jack'in Tavukçusu'nu düşünüyorum. Tavuk, tavuk, tavuk.
Quiero cenar en Farmer Jack's Chicken, Chicken.
Bu Çiftçi Jack'in Tavukçusu'ndaki müdürün spesiyali. Tavuk, tavuk, tavuk.
Ése es el menú especial... en Farmer Jack's Chicken, Chicken, Chicken.
Ve canım Kung Pao Chicken istedi.
... me entran unas ganas locas de comer pollo Kung Pao.
Lütfen, Tanrım, Kung Pao Chicken olmasın.
Por favor, Dios mío, que no sea pollo Kung Pao.
Dudley, Arkansas'a atanan bir kümes hayvanı müfettişiymiş. Yani Chaco Chicken'ın merkezine.
George Kearns era un inspector avícola destinado a Dudley, Arkansas, la cuna de Chaco Chicken.
Eyalet polisi arabasını I-10'da bulmuş, tam olarak Dudley, Arkansas'ın ortasında,... Chaco Chicken'sın evinde yani.
La policía estatal encontró su coche en la I-10, en pleno Dudley, Arkansas, la cuna de Chaco Chicken.
'Chicken Champ'
El pollo "Champ".
02x23 - The One With the Chicken Pox "Su Çiçeği" Çeviri : req _ the _ ts
El De La varicela
Su çiçeği ki bir vejeteryan olduğum için çok ironik. ( Chicken Pox )
Varicela. Se supone que los vegetarianos somos más sanos.
Kentucky Fried Chicken'da çalışıyorum.
Trabajo en Kentucky Fried Chicken.
Şu Korelilerle işimiz bittiğinde sana Roscoeus'ta tavuk ve gözleme ısmarlayacağım.
... liquidamos lo de los coreanos... y luego te invito al Roscoe's Chicken Waffles.
Lutz Chicken.
Lutz Chicken.
Başlangıç için tavuk buduna ne dersin?
¿ Cómo te gustaría tener Chicken aficionado de aperitivo?
Eninde sonunda sende Tyler Chicken'daki işine ve üç bacaklı köpeğin Willy'e geri döneceksin.
Pronto, volverás a tu trabajo en Pollos Tyler y a tu perro de tres patas, Willie.
Tyler Chicken'da tavuk denetçisi olan George'a bizim hemşerimiz gibi davranıp ona iş verdiğiniz için size teşekkür etmek istiyorum.
Sr. Steinbrenner, gracias por arriesgarse con un supervisor de gallinas...
Ay ışında Tyler Chicken. Hoş bir etkileme, George.
Supervisor de gallinas, me impresionas.
Yani New York Yankees seni bir parça Tyler Chicken'a mı sattı?
Entonces, ¿ los Yankees te cambiaron por un montón de pollo de Tyler?
Carrie, yaptığın bu "chicken a la bilmem ne" harikaydı.
"Golfista más grande del mundo." Eso es todo lo que había en la tienda de regalos abajo. No, no, no, es bueno.
Kanatlar dedim, değil mi? Kentucky Fried Chicken'dan aldım. Tavuk kanadı onlar.
- Tengo las alas de pollo de Kentucky Fried -
"When the records are playing, people eat a lot of chicken..."
"... we can rock to and fro and never let go, at the hop, hop, hop. "
"... at the hop, hop, hop. "
"When the records are playing, people eat a lot of chicken..."
"If you've got a little chicken, share it with your baby, at the hop, hop, hop."
"... at the hop, hop, hop. "
" Oh, baby, hop!
"If you've got a little chicken, share it with your baby, at the hop, hop, hop."