Dinliyor musunuz Çeviri İspanyolca
226 parallel translation
Dinliyor musunuz?
¿ Me sigue?
Kanal etrafındaki yürekli dostlar, dinliyor musunuz?
¿ Escucháis, amigos del otro lado del canal?
Kifayetsiz muhterislerden oluşan İç Kabine üyeleri dinliyor musunuz?
¿ Escucháis, incompetentes miembros del Consejo de Seguridad?
Beni dinliyor musunuz Peder?
- Padre, ¿ me sigue?
Dinliyor musunuz?
¿ Estás escuchando?
Dinliyor musunuz?
¿ Me escuchan?
Beni dinliyor musunuz?
¡ Tiene que escucharme!
Dinliyor musunuz?
- ¿ Me oyes?
Dinliyor musunuz?
¿ Entiende?
Dinliyor musunuz?
¿ Me sigue? - Sí, sí.
Bayan Tyler dinliyor musunuz?
¿ Srta. Tyler? , ¿ está escuchando? Si, escucho.
- Sensei, dinliyor musunuz?
Maestro, ¿ me está escuchando?
- Dinliyor musunuz, doktor?
- ¿ Me está escuchando, Doctor?
Radyoyu dinliyor musunuz?
¿ Escuchan la radio?
- Beni dinliyor musunuz efendim?
- ¿ Me sigue, señor?
Beni dinliyor musunuz? Size adamın yanlış valizi aldığını söylüyorum.
Les estoy diciendo que el hombre se equivocó de maleta.
Şimdi sorun ne? Dinliyor musunuz?
- Le estoy hablando a Ud., señor Sbisà - ¿ Eh?
Bizi dinliyor musunuz?
¿ Está con nosotros?
Beni dinliyor musunuz?
¿ Me está escuchando?
Evet, tehlike. Dediklerimi dinliyor musunuz?
Sí, está en peligro. ¿ Me entiende, profesor?
- Dinliyor musunuz? - Evet.
- ¿ Me está escuchando?
Dinliyor musunuz, Bay Hoyt?
¿ Está ahí, Sr. Hoyt?
Eğer lanet olası herif arayacak olursa- - Beni dinliyor musunuz?
- No lo hagas. - Si ese hijo de puta me manda otra oreja...
Beni dinliyor musunuz, Profesör?
¿ Me escuchas Profesor?
- Dinliyor musunuz?
- Me está escuchando?
- Dinliyor musunuz?
- ¿ Entiende?
Radyoyu dinliyor musunuz ya da gazeteleri okuyor musunuz?
Escucha la radio, lee el periódico?
- Dinliyor musunuz Bay Martin?
- ¿ Me oye, Sr. Martin?
- Evet. Beni dinliyor musunuz?
- Si. ¿ Ustedes dos me están escuchando?
Dinliyor musunuz?
¿ Me estáis oyendo?
Dinliyor musunuz? Sonra, eve döndüğünde yarım saat sonra, Cannio doğdu.
Luego, al regresar a casa... media hora después, nació Cannio.
- Dinliyor musunuz?
¿ Me están oyendo?
Dinliyor musunuz?
¿ Entendieron? Salgan ajugar.
Dinliyor musunuz?
¿ Me estáis escuchando?
- Dinliyor musunuz?
- ¿ Me está escuchando?
- Hey, çocuklar dinliyor musunuz?
you guys, are you listening? - Sí, sí.
Beni dinliyor musunuz, Bay Brown?
¿ Me escucha, Sr. Brown?
- Beni dinliyor musunuz Bay Mulder?
- ¿ Me oye, Sr. Mulder?
Bay Toomy, beni dinliyor musunuz?
Señor Toomy, ¿ me está escuchando?
Dikkatle dinliyor musunuz?
¿ Estáis prestando atención todos?
Beni dinliyor musunuz?
¿ Me habéis oído?
Naçizane programımı dinliyor musunuz?
Oh, ¿ ha oído mi programa?
Dinliyor musunuz?
¿ Están escuchando?
Şimdi... Bay Vayhue beni dinliyor musunuz? Tabii.
Ahora, señor Vahue, ¿ me está escuchando?
- Dinliyor musunuz Ajan Mulder?
- ¿ Me está escuchando, Agente Mulder?
Dinliyor musunuz Ajan Mulder?
¿ Me está escuchando, Agente Mulder? ¿ Agente Mulder?
Bize eziyet yaparken siz bayanlar bizi gizlice dinliyor musunuz?
¿ Ustedes, damas, suelen espiarnos a los chiflados cuando nos están atormentando?
- Dinliyor musunuz? - Kesinlikle evet.
- ¿ Está prestando atención?
Dinliyor musunuz?
¿ Me están oyendo?
Bay Simpson dinliyor musunuz?
Sr. Simpson, está escuchando?
Beni dinliyor musunuz?
- Me refiero a un gran problema! Me escuchan?