English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ G ] / Geo

Geo Çeviri İspanyolca

173 parallel translation
- Geo, bizi yalnız bırak, olur mu?
- Cierra el pico, ¿ quieres?
Gördünüz ya aşk Geo'nun ilgisini çekti.
El amor si le interesa.
Bizim için iyi olacak.
- Eso no mata a nadie, ¿ verdad Geo?
- Çalışmak zorundasın.
Geo, tienes que trabajar. Sí.
Söz verdin Geo.
Lo prometiste.
Anlatacağız.
¿ Por qué no? ¿ Geo?
- Geo da işe koyulmuş.
- Vaya, veo que Geo se ha decidido.
Geo, bu kadar yeter!
- Geo, ya basta, ¿ eh?
Bitti.
Es por ahí. Por ahí, Geo.
Geo kuyu kapısıyla iyi ilgilendi.
Oye, y Geo se las apaña con la puerta del pozo.
- Uyu Geo, uyu.
Duerme, Geo, duerme.
Geo!
! Geo! !
Evet zor oldu, değil mi Geo?
¿ Tanto le han dado? Pues sí. ¿ Verdad, Geo?
Gaspard Geo'nun yerine ikinci olarak gidecek.
Gaspard irá el segundo, en el lugar de Geo.
- Hayır! Geo'm!
- ¡ Mi Geo no!
Önceleri coğrafya biliyordum, ama her zaman birileri götürdü.
Ya he estado en el Geo, pero siempre me llevaron.
Affedersiniz, biz kaybolduk! Geo yolunu biliyor musunuz?
Perdona, nos hemos perdido, ¿ sabes cómo llegar al Geo?
Toprak örneğinin onayı geldi.
Es una confirmación de la muestra desde el geo-satélite.
Analitik dekonstrüksiyonla, bilgisayar oyunlarıyla, soyut resimle uğraşabilirdin.
Podrías hacer deconstrucción analítica, neo-geo, hard edge.
Öyle sanıyorum ki Geo Storm model arabalarda yapılan... beş yüz dolarlık indirimi duyunca... benden daha çok çalışmanız gerekecek.
Presiento que cuando la gente se entere del descuento de $ 500 en los "Geo Storm", incluso el convertible Ud. Estará más ocupado que yo.
Evet tabi, üzerinde zavallı adam yazan özel plakalı arabasını gördün mü? Parkın Z katında yönetici bölümünde?
Sí, ¿ viste su Geo Metro de lujo Con la placa quue dice "Soy Pobre" Estacionado en el nivel ejecutivo Z?
Anca bu kadar gidiyor!
- No puedo. ¡ Es un Geo!
Jeo-termal faaliyet bekleniyor.
La mala noticia es que es geo-termal.
İkinci aşama geo-sat iki ile olası yakalamayı hesapla.
Computar posible intercepción con satélite geoestacionario.
Sapına kadar bir Dodge sahibiyim. Ama Geo Metro'nu ( Başka bir ABD arabası ) tepeye itmek daha kolay oldu.
Hey, soy un hombre de Dodge pero ese Geo Metro tuyo es mucho más fácil de empujar colina arriba.
Bu gece canavar kamyonumuz, Ford Taurusaurus 1000 tane arabanın üstünden atlayacak.
Esta noche, en la camiones monstuo, el Taurusaurus Ford saltará 1000 metros Geo.
Bir Geo Metro'nun saatte 225 km'de gidebildiğini bilmiyordum hiç.
No sabía que un Geo Metro pudiera ir 140 millas por hora.
Tortul bir kaya üzerinde hala jeostratal analizlere devam ediyorum.
Estoy ejecutando un análisis geo-estratal de las rocas de esta zona.
Gerçekten bir Yeraltı Şehri! Doğru.
¡ Un Geo-front real!
Gep-front ta bir şeyler olduğu anlamına mı geliyor bu?
Ha sucedido algo en el Geo-front?
Giriş 07 ye buradan gidebiliriz
Podemos llegar al Geo-front a través de la Ruta-07 por allá.
Bu Geo-front kendi kendine yetebilecek şekilde dizayn edildi. dışarıdan izole olsak bile
Este Geo-front fue diseñado para ser una colonia auto-suficiente si alguna vez es aislada desde el exterior.
Evet, eminim! Eğer bu noktayı geçersek varacaz
Si llegamos allá, Estoy segura de que seremos capaces de entrar al Geo-front.
- Ucuz yaylardan başlıyorlar. Mesela bir sedan ya da Hundai gibi, ki benim arabam budur ve en pahalısına kadar çıkıyorlar ; Porsche gibi, onlar en iyi yaylarmış.
- Van desde el básico, como el Geo o el Hyundai, como el que tengo yo, hasta los de alto rendimiento, como el Porsche, que suenan a gloria.
Hayır.Önemli olduğunu biliyorum.
Ya sé que es importante. Geo-Geo- -
Jeopolitik olarak...
Geo-políticamente...
Önce, Geo Front'u orijinal halini dönüştürün.
Primero, el Geofrente es regresado a... su forma original.
Eva serileri ve Geo Front düzey E'i geçtiler, ve hala yükseliyorlar.
¡ La Serie Eva y el Geofrente se acercan a la capa E... y siguen alzándose!
- Coğrafik konumu tespit edin.
- Geo-posición. - La tengo.
Tıpkı doğal bir bahçeye benziyor!
Es como un planeta GEO.
Hayır, Burası gerçekten doğal bir bahçe.
No, es un planeta GEO.
Bu bahçenin ortasında doğal bitkileri filizlendiren bir mineral olduğunu düşünüyoruz.
Pensamos que una planta GEO funciona en una plataforma minera para producir esto.
Vic adında bir adamla arabada sıkışıp kalan iki inatçı yolcu.
Dos viajeros descarriados hacinados en un Geo con un tipo llamado Vic.
Bu Geo Cassid.
- Éste es Geo Cassin.
İşe yarar.
¡ Vamos, Geo!
Senin sıran Geo.
Te toca, Geo.
Bu kadar yeter Geo, hırçınlaşma.
Ya, Geo, tampoco hay que abusar.
Güzel pençelerin varmış Geo.
Tienes buenos puños, Geo.
Biraz su içeyim.
Geo, dame agua.
Cevap ver Geo!
Contéstame! Geo!
Hoşçakal Geo.
Adiós, Geo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]