Henri Çeviri İspanyolca
1,420 parallel translation
Henri birisini andırıyor, değil mi?
Henri me recuerda a alguien.
Henri Garat tıpkı bir serseri gibi ölmüş.
Henri Garat ha muerto como un vagabundo.
Kahire'de Henri Chmara'yla tanışmıştım, daha sonra onunla her akşam Groppi ve Mena House'da görüşmeye başlamıştık.
Conocí a Henri Chmara en el Cairo. Cada noche en el Groppi y el Mena.
Fransız eyaleti Navarre kralı kuzeni HENRI DE BOURBON ile evlendirmeye karar vermiştir.
MILES DE PROTESTANTES PROCEDENTES DE LOS PUEBLOS HAN LLEGADO A LA CIUDAD PARA LOS FESTEJOS DE LA BODA INVADlENDO LAS POSADAS Y LAS CALLES. SUS ROPAS NEGRAS Y SU ASPECTO SEVERO PROVOCABAN A LOS PARISINOS AL BORDE DE LA REBELIÓN.
Henri ile geldi.
Tiene 19 años.
- Henri mi?
- ¿ Qué hace?
Henri'yi öldürecekler!
¡ Lo sé! ¡ Ella lo dijo! - Cálmate.
Navarrelı Henri... onların yerine, başa geçecek.
Enrique de Navarra reinará en su lugar.
12'de yemek yiyecekler, ve Henri uzaklaşmaya çalışacak.
Comerán un poco sobre las doce y Enrique intentará escapar solo, a pie, sin que le vean.
Henri'nin adamı Orthon, size söyleyecek.
Orthon, el paje de Enrique te lo dirá.
Hadi, Henri!
¡ Vamos, venga, vámonos!
Henri, kralın hayatını kurtardı.
Tu marido ha salvado al Rey.
Henri kaçamadan... geri döndüler.
Ha regresado a París antes de lo previsto.
Gelin, Henri.
Acércate, Enrique, acércate.
Başarılı olursak, Henri ile Navarre'a gideceksiniz.
Si lo conseguimos llegarás a Navarra con tu marido.
"Ya çocuğu Navarre'a gönderseydik de" - sizi kastediyor - "Henri... benimle kalabilseydi?"
¿ Y si enviamos al pequeño el pequeño eres tú... a Navarra? De ese modo Enrique se quedaría a su lado.
Henri'yi neden burada istediğini biliyor musunuz?
¿ Sabes por qué quiere que se quede él en el Louvre?
Henri'nin odasına bırakın.
Toma, llévaselo a Enrique.
Henri'nin annesinin eldivenlerine zehir koydunuz!
¡ Envenenaste a la madre de Enrique con unos guantes!
Prens Henri... inancımıza hoş geldiniz!
Enrique, Príncipe de los Pirineos nuestra lglesia te acoge en su seno.
Kral III. Henri'ye uzun yıllar!
¡ Viva el Rey Enrique III!
Mariani, Henri.
Mariani, Henry.
Serge ile, Henri ile yatmak istiyorum. Ya önümüzdeki hafta başka bir şey gelirse?
Quería dormir con Serge y ahora con Henri ¿ y si otro aparece la próxima semana?
Adın Henri Mariani mi?
¿ Tu nombre es Henri Mariani?
Henri yüzüyor mu?
¿ Henri va a nadar?
Henri nerede?
¿ Dónde está Henri?
Howie Dewing.
Arquímedes Cojono. ( Henri Golbien )
Henri...
Henri...
... Chez Henri adlı bir Fransız restoranına, yoksa İtalyan Umbertos'a.
Chez Henri si parece prometedor. Y Umberto es por si Chez Henry termina siendo un fiasco.
- Kapa çeneni, Henri!
- Cállate, Henri.
Özgürlüğe, hem yakın hem de çok uzak daha şanssız olan arkadaşları morgun yolunu tutarken hayatta kalan kaçaklar, Henri Young ve Rufus McCain geri götürüldüler.
Tan cerca y tan lejos de la libertad, los prófugos sobrevivientes Henri Young y Rufus McCain, son regresados, mientras que sus desafortunados compañeros llegan a la morgue.
Ondört kere 14... Henri Young'ın ıslahına başlandığında Harvard hukukta ilk yılımdaydım.
... 14 por Cuando Henri empezó su rehabilitación, yo estaba en 1er.
Masrafları karşılamak için, hükümet, diğer hapishanelerden iflah olmaz suçluları daha az tehlikeli adamları, daha hafif suçluları Henri Young gibi adamları buraya gönderdi.
Para justificar los gastos, el gobiernos recibió criminales de otras prisiones, hombres que habían cometido delitos menores. Hombres como Henri Young.
Bu, bildiğim kadarıyla Henri Young'ın hikayesi
Esta es la historia de Henri Young según mi saber.
Haberler iyi, Henri. Bitti.
¡ Buenas noticias, Henri!
Henri Young ise tek kişilik hücreye gönderildi. Hadi.
A Henri Y. lo sentenciaron a aislamiento.
Bazı adamlar karşı koyamadıkları güçlerin etkisiyle kanunlara karşı gelerek mahvolurlar.
Henri algunos hombres son destruidos por las leyes que ellos quebrantan y son capaces de resistir a sus opresores.
Henri, burada Alkatraz'da yapmam gereken bir iş var. Ne olduğunu biliyor musun?
Henri, yo tengo un trabajo aquí en Alcatraz. ¿ Sabes cuál es?
Bu benim işim, Henri.
Ese es mi trabajo, Henri.
- Henri Kustiker telefon etti.
Llamó Henri Kustiker.
Henri, Navarre Kralı,...
Enrique de Borbón, Rey de Navarra. ¿ Aceptáis por esposa a Margarita de Valois?
Onları, Henri'ye mi verdiniz?
¡ No!
Henri değil!
¡ A Enrique no! ¡ No le toquéis!
Navarrelı Henri'ye bir mektubunuz var.
¡ Así que tienes un mensaje para el Rey de Navarra!
Henri burada mahkum.
Enrique ya está prisionero.
Hadi, Henri!
¡ Vamos, Enrique, vamos!
Teşekkürler, Henri.
Gracias, Enrique.
Beni bırakmayın, Henri.
No me dejes, Enrique.
Henri'nin Protestanları ile.
Con los protestantes, con Enrique.
Başardın.
- Te estaban matando. - Lo lograste, Henri.
Henri.
Bien, de acuerdo, de acuerdo.