Intercom Çeviri İspanyolca
31 parallel translation
- İç hat kontrolü.
- Prueba de intercom.
[Woman On Intercom] Yolda, Bay D.
Enseguida, señor.
Çok tazedir.
[SONIDO Intercom]
Babamınki, Intercom. Yedinci bölge.
Mi padre, en Intercom, distrito 7,
Intercom'u açık bırakacağım. Böylece geldiğinde duyacaksın.
Dejo mi intercomunicador para saber cuando llega.
- Size interkomdan sesleniyorum.
Soy yo en el Intercom.
- İnterkom.
¡ Intercom!
- Elbette. Belki intercom vardır.
Quizás haya un intercomunicador.
- ( intercom çalar ) - Dennis Waterman sizi görmek istiyor.
- Dennis Waterman desea verle
- Cehenneme git, benden uzak dur. - Kes sesini, seni pis fahişe!
- Celeste, deja el Intercom...
Birazdan, Intercom'la sebebini anlatacağım.
En un momento, hablaré por el altavoz y explicaré por qué.
Intercom tuşuna bastığında radara yakalanmayan uçağa bağlanmış olacaksın.
Cuando presiones el botón puedes hablar directamente con el Stealth.
Üst kattaki telefondur.
Debe ser el intercom arriba.
Teşekkürler beyler. Bizi telsizle bilgilendirin.
Gracias, muchachos. infórmenos a través del intercom.
Benimle şu Intercom ( dahili konuşma sistemi )'dan konuşmak isteyen adama pes etmesini söyle!
Quiero decirle al tipo que trata de hablarme que parece que el intercomunicador esta malo!
O Intercom yıllardır çalışmıyor.
Ese intercomunicador no funciona por años.
- Evet, Intercom. Çok ses çıkarıyor.
- Es el portero, siempre hace esto.
Nasıl olurda Intercom değil de o rahatsız eder?
¿ Cómo eso puede molestarlo, y no el interfono?
Kapıdaki telefondan..
De la Intercom.
Bizi Intercom'a yönlendirin ve bağlı kalın.
Mantenednos informados mediante el interfono.
Gözlerini kapalı tut ve işin bitince bana haber ver.
Cierre los ojos y llámeme por el intercom cuando acabe.
Ben, intercom üzerinden onu açtı ama monte ettik.
Toqué el intercomunicador, pero nunca ingresó.
İnterkomda kullandığın o sesin ne olduğunu bile sormayacağım sana.
Estupendo. No pienso preguntar de dónde sale esa voz que usas en el intercom.
Nikita'nın asistanı aradığını ve özellikle seni istediğini rapor etmişsin.
Tu reporte dice que Nikita llamó al intercom de la asistente y preguntó especialmente por tí.
Eski intercom panellerine 433-X kullanarak yama yapmayı biliyorum.
- Al punto. Podía usar el 433-X para parchear un viejo intercomunicador.
MacGyver'ın da kullandığı bu telefonun eski bir intercom sistemi var.
Este es el viejo teléfono que usó haciéndose el McGyver en el sistema de comunicaciones internas.
intercom'u gerçekten kullanmadın değil mi?
No utilizaste el intercomunicador ¿ verdad?
Orada neler oluyor burada
ALGUACIL [INTERCOM ON] : qué el infierno va a ahi? Puedo hablar con usted ¿ durante un segundo por favor?
Intercom'dan sesini duyamadık sonra da gelmeyince biraz panikledim.
Tratamos de avisarte por el intercomunicador y luego como no venías, entré un poco en pánico. Relájate, solo exhala.
( INTERCOM RINGING )
- ¿ Sí?
( Kahkahalar ) ( intercom dings ) MAN : Bu kaptanınız konuşuyor.
Les habla el capitán.