Kalacak mısın Çeviri İspanyolca
863 parallel translation
Onu bırakmayacaksın, değil mi? Kalacak mısın?
No le dejará ahora ¿ verdad?
Şanghay'da bir süre kalacak mısın?
¿ Te vas a quedar una temporada en Shanghai?
Size soruyorum İsveçliler, buna seyirci kalacak mısınız?
Yo les pregunto, suecos, ¿ tolerarán esta infamia?
Söyle, baloya kalacak mısın? Mutlaka kalmalısın.
Prométeme que te quedarás hasta el baile.
San Sebastiàn'da çok kalacak mısınız Kont?
¿ Va a quedarse mucho tiempo en San Sebastián, Alteza?
Kalacak mısın?
- ¿ Tú lo harás? - Podría.
- İngiltere'de kalacak mısınız?
- ¿ Se quedará en Inglaterra?
Birkaç gün daha kalacak mısın?
¿ Te vas a quedar aún unos días?
- Çok kalacak mısın Lisette?
- ¿ Terminarás pronto?
Her neyse... Kalacak mısın?
Entonces, ¿ se queda?
Çok kalacak mısınız?
- ¿ Estarán mucho tiempo?
Benimle kalacak mısın? Abu, neden?
¿ Te quedas conmigo, por qué?
Burada kalacak mısın?
¿ Vas a quedarte aquí?
Çok kalacak mısın?
- ¿ Puedes quedarte un poco más?
Niyetiniz sürekli gezmek mi yoksa bir yerde uzun süre kalacak mısınız?
¿ Planean estar viajando todo el tiempo o se quedarán en un lugar?
Fazla kalacak mısınız, beyler?
¿ Se quedarán mucho tiempo?
- Uzun süre kalacak mısın? - Bir kaç gün.
- ¿ Estará mucho tiempo en la isla?
Çok... Çok kalacak mısın?
¿ Por mucho tiempo?
- Kalacak mısın?
- ¿ Te vas a quedar?
- Akşam yemeğine kalacak mısın Dudley?
- ¿ Se quedará a cenar?
- Kalacak mısınız?
¿ Piensa quedarse?
Karargahınızı göstereyim mi, yoksa kalacak mısınız?
¿ Le enseño sus aposentos o se quedan?
O zaman on oldu, bu Attinger işinin dışında kalacak mısın?
Entonces por décima vez, ¿ te apartarás del asunto Attinger?
Dans için kalacak mısınız, albay?
¿ Se quedará al baile, coronel?
- Uzun süre kalacak mısınız?
- ¿ Cuánto tiempo se quedará?
Bir süre kalacak mısın?
¿ Te quedarás un tiempo?
Burada kalacak mısınız?
¿ Piensan quedarse un tiempo?
- Çaya kalacak mısınız?
- ¿ Se queda a tomar el té?
Bir süre daha burada kalacak mısınız?
¿ Os quedaréis mucho?
Burada biraz daha kalacak mısınız Bay Emery?
¿ Va a quedarse mucho tiempo, Sr. Emery?
Burada uzun zaman kalacak mısın?
Sí. ¿ Se quedará mucho tiempo aquí?
Sürpriz oldu. Çok kalacak mısın burada?
Vaya sorpresa. ¿ Te quedas mucho tiempo?
Sürekli olarak Michigan'da kalacak mısın?
¿ Tú también te quedarás en Michigan?
- Buralarda uzun kalacak mısınız?
- ¿ Va a quedarse mucho tiempo?
- Siz ikiniz çok kalacak mısınız?
Como que si.Debes ver Venecia...
- Yemeğe kalacak mısın?
- ¿ Te quedas a cenar?
sen burada kalacak mısın?
- Dempsey, ¿ te quedas? - Marchaos.
Bütün gece kalacak mısın, Jack?
¿ Piensa tomar algo?
Sen verandada kalacak mısın?
¿ Vas a quedarte fuera? ¿ Eh? ¿ Eh?
Venedik'te çok kalacak mısınız?
¿ Va a quedarse mucho tiempo en Venecia, señorita?
Balık avı için bir kaç gün kalacak mısın?
¿ Piensa quedarse unos días para ir de pesca?
- Akşam yemeğine kalacak mısın?
- ¿ Vendrá a comer?
-... sonsuza kadar bağlı kalacak mısın?
- "... por todos los días de su vida? "
Bu işten kurtulunca, benimle kalacak mısın, gidecek misin?
Cuando salgamos de aquí, ¿ quieres quedarte conmigo o ir por libre?
Kraliçe'yi izlemek için kalacak mısın?
Bordenave, vamos a ver a la reina.
Burada çok kalacak mısın? Bilmiyorum.
- ¿ Te quedarás aquí por ahora?
Şehirde uzun kalacak mısın?
- ¿ Quedamos algún día en la ciudad?
Adı çıkmış Nazi şarkıcıları, bizim çocukların önünde şov yapıyor... -... bu da mı aramızda kalacak yani?
Notorias animadoras nazis se exhiben ante nuestros soldados.
Onlarla çok kalacak mısın?
¿ Van a quedarse mucho tiempo?
- Burada uzun kalacak mısınız? - Yeterince.
- Lo suficiente.
Diğerlerinde ne istersen yap ama bu oda olduğu gibi kalacak, kapısı kapalı olacak. Anladın mı?
Haz Io que quieras con eI resto de Ia casa pero este cuarto se queda como está, ¿ entendido?