English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ K ] / Kurtuldu

Kurtuldu Çeviri İspanyolca

1,994 parallel translation
Hayır, kurtuldu.
No, sobrevivió.
Mucizevi bir şekilde Phineas kurtuldu.
Milagrosamente, Phineas sobrevivió.
Karısı Abaza olunca bir sürü dertten kurtuldu.
Con una mujer abkhazia evitó muchos problemas.
İnsanlar kurtuldu Çeviri : ismetdai iyi seyirler bu işte hep beraberiz.
48 supervivientes... - Estamos todos en esto juntos, tío.
Dün gece kardeşin çabucak zincirlerden kurtuldu. Gizli bölmeden aşağı indi ve kayboldu.
Entonces ayer noche, su hermano escapó rapidamente y salió por la apertura en el piso y desapareció bajo el escenario.
Çok hayat kurtuldu. Şehrin kaç pederinin uçkuru aşağıda yakalandığını biliyor muyuz?
¿ Sabemos lo que los padres de la ciudad llamarían daños?
O patlamadan nasıl kurtuldu acaba?
¿ Cómo sobrevivió a la explosión?
Üç kere ölümden kurtuldu.
Burla a la muerte tres veces.
Plastique gibi hapse gönderdiğin kaç tanesi sistemdeki boşluklar sayesinde kurtuldu?
¿ Cuántas personas como Plastique has enviado a la cárcel sólo para ver cómo escapan del sistema?
Yaşanan bu toplu katliama rağmen büyük göçe katılan sardalyaların yarısı kurtuldu.
A pesar de la masacre, más de la mitad de todas las sardinas arrastradas por la gran Corrida sobreviven.
Bir kadın daha tecavüzden kurtuldu.
Otra mujer salvada de la violación.
Deniz dinginleşiyor, pek çoğu kurtuldu.
La tormenta comienza a decrecer, y la mayoría ha sobrevivido.
Tamamdır, kurtuldu.
Está bien, está bien, está limpia.
O şeyden kurtuldu mu yani? Evet.
- ¿ Se deshizo de ello?
- Birçok hayat kurtuldu.
- Se salvaron vidas.
Ayrıca, Grant geçen yıl bir helikopter kazasından kurtuldu.
Además, Grant sobrevivió a un accidente en helicóptero el año pasado.
- Kurtuldu mu?
¿ Sobrevivió?
Ev kurtuldu!
La casa está a salvo.
Yalnızca kadın kurtuldu.
Sólo una mujer sobrevivió.
Hiçbirşey, ülke kurtuldu!
Nada, el país está a salvo.
Adam kurtuldu.
El sujeto está estable.
Sam, Fiona kurtuldu. Şunları tekneye sürelim.
Sam, Fiona esta libre.
Bombanın nasıl metal detektörlerinden geçtiğini açıklayamadıkları için kurtuldu.
Él se libro Porque ellos no podían explicarse, como él pasó los detectores de metal.
Köpekbalığı geldi ve o uçup kurtuldu.
Apareció el tiburón y se escapó. Volando.
Neyseki Stephens adası tuatarası, bir memeli istilasından sağ salim kurtuldu.
Afortunadamente para los tuatara de la Isla Stephens, estos sobrevivieron una pequeña invasión de mamíferos.
Arabadan kurtuldu.
Bajó de su auto.
Dünya yıkılmaktan kurtuldu.
El mundo, había escapado a su destrucción.
Ölüm-kalım meselesiydi, biri öldü, diğeri kurtuldu.
Hice una decisión de vida o muerte, uno vivió, otro murió.
Bu adam hücre bloğu isyanından kurtuldu, adamım. Bunu nasıl tekrar ortaya çıkarırsın?
Es hombre sobrevivió la revuelta del bloque H, viejo, ¿ por qué se lo recuerdas?
Evet ama kendini hamile olarak gördün yani koca kıçın kurtuldu.
Sí, pero te viste embarazada así que tu trasero gordo queda justificado.
Babasının geliştirdiği antiviral ilaç uygulandıktan sonra ölümden kurtuldu.
Sobrevivió por los pelos gracias al antídoto que desarrolló su padre.
Saatte 300 km hızla ilerleyen JP, şans eseri burnu bile kanamadan kurtuldu.
Chocó a 300 kms. por hora, y salvó milagrosamente ileso.
Buradaki herkes, Darken Rahl'dan bu kadın sayesinde kurtuldu.
Richard : Debido a ésta mujer, todos ustedes fuisteis liberados de Darken Rahl.
Çok şükür ki, sadece o yaralanmadan kurtuldu.
afortunadamente es la unica que salio herida.
Biliyorsun, 1972'de Ortaklık senin gibi çok tıkaçtan kurtuldu.
Ya saben, en 1972 la Alianza los canceló a casi todos ustedes.
Yani Şef daha önce benden kurtuldu, şimdi...
Quiero decir, el Jefe ya se deshizo de mí una vez, así que...
Bu kez kaç kişi kurtuldu?
¿ Cuántos lograron salir esta vez?
Adamın taciz edecek başka hedefleri olduğundan öfkesinden kurtuldu.
A medida que él tenía otros objetivos para su abuso ella evitaba su furia.
Muhtemelen adli bir önlem olarak da cesetten kurtuldu.
Y se deshizo del cuerpo, tal vez como una contramedida forense.
Kolay kurtuldu.
Se ha dejado fácilmente.
Araba kazasından sağ kurtuldu.
Y sobrevivió un accidente, las cirugías, el dolor.
O "şeyden" kurtuldu.
- Sí, se deshizo de ello.
Bebek kurtuldu mu?
¿ El... bebé... sobrevivió?
- O kurtuldu.
- Oh, Bien.
Ben Parnell diyalizden kurtuldu.
Y Ben Parnel no tendrá más diálisis.
Chad kurtuldu çünkü yalıtkan bir çorap giyiyordu. Şu filizi bir kontrol edelim.
¿ Puede alguien corroborar donde estuvo las últimas 24 horas?
Kurtuldu.
Ella lo hizo.
Kurtuldu.
- ¿ No lo logró?
Reggie kurtuldu.
Reggie lo hizo.
Küba kurtuldu ve gelişti.
les explicas que cultivan donde comen y así lo lograrán ; Cuba sobrevivió y prosperó.
Bir kısmı kurtuldu.
Algunos sobrevivieron.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]