English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ M ] / Marş

Marş Çeviri İspanyolca

5,841 parallel translation
# Fransa Milli Marşı #
Marchemos, hijos de la patria
Marş marş.
En marcha.
Pekâlâ millet, dışarı marş marş.
Muy bien, seguid saliendo.
Milli marşımızı özleyeceğiz.
Vamos a perdernos el himno nacional.
'Bayanlar baylar, lütfen ulusal marşımız için ayağa kalkın.'
"Damas y caballeros, por favor, en pie para el himno nacional"
Eşcinsel "marşını" bize mi satıyorsun cidden?
¿ En serio acabas de tirarnos a la cara un himno gay?
O da diğeleri gibi marş marş yürümüş mü?
¿ Les enseñaba a desfilar?
Marş, marş.
Rápido, rápido.
Marş düzgün çalışmıyor.
El motor de arranque no está pateando pulg
Shana, bu konuda bana karşı çıkma lütfen. 5.Sezon 9.Bölüm Suçların Marşı Çeviri : monesprit
Shana, por favor, no pelees conmigo sobre esto.
Koşar adım, marş!
¡ Paso rápido! ¡ Vamos!
Ne zaman şu askerlerden birini milli marşı söylemeleri için çıkarsalar ben " Hayır...
Cada vez que traer a uno de esos tipos ejército fuera a cantar el Himno Nacional, yo soy como, " No.
Teknik olarak, marşıyım...
Técnicamente, estoy casado..
- Marş söylüyorlardı derken neyi kastediyorsun?
- ¿ Qué quieres decir, con que estaban cantando? - ¿ Dónde? Te lo estoy diciendo.
Bayan Mars Çin'den gelen şu bağlantılı halkalar ilginizi çekebilir mi?
Srta. Mars quizás le interesen estos anillos chinos.
Elsa Mars'ı arıyor olmalısınız.
Buscan a Elsa Mars.
Bayan Mars'a katılıyorum.
Concuerdo con la Srta. Mars.
Elsa Mars.
Elsa Mars.
İnanılmaz yeteneklisin Elsa Mars.
Ya lo tienes, Elsa Mars.
Ben Elsa Mars. Gel.
Soy Elsa Mars.
Bayan Mars?
¿ Srta. Mars?
Bu ülkenin % 40'ından fazlasının evinde televizyon var Bayan Mars.
Sabe, más del 40 por ciento de la población de este país tiene una televisión, Srta. Mars.
Ama, Bayan Mars, aynı anda insanların oturma odasında gösterildiğinizi düşünün.
Pero, Srta. Mars, imagínese en los salones de todo el mundo exactamente en el mismo momento.
Elsa Mars Saati gibi bir program yerine çadırda köylülere gösteri yapmayı tercih mi ediyorsunuz?
Prefiere actuar delante de una carpa llena de pueblerinos y renunciar a una red de cañerías que protagonizar "La hora de Elsa Mars".
Ve şimdi, gösterinin asıl yıldızı Bayan Elsa Mars'ı sahneye davat ediyorum!
Y ahora... La gran dama en sí misma bienvenida al escenario Fraulein Elsa Mars!
Bu kadar fırtına ve coşkudan sonra çark olayının Elsa Mars Saati'ne uygun olacağını düşünmüyorum.
Quiero decir, después del arrebato y asalto... No creo que la actuación de la rueda giratoria esté bien para La Hora de Elsa Mars.
Ama, bayan Mars,
Pero, Señora Mars,
Ben asla LAURA BARNS'LA ÖPÜŞMEDİM
BILLIE227 : NUNCA JAMÁS HE BESADO A LAURA MARS
Peki ya Mars?
Oye, ¿ Qué tal Marte? - ¡ ¿ Qué?
Buna mars etmek denir dostum.
Eso se llama apalear, mi amigo.
Mars için, Kendini toparla!
Cálmate, ¡ por Marte!
Sana elimizdeki en iyi savunma sistemini veriyoruz. Oriphial 2. nesil dış giysi prototipi. Mars görevi için radyasyona ve elektromanyetik alana direnç göstermesi için tasarlanmıştı.
Te estamos dando la mejor defensa que tenemos el prototipo Segunda Piel Orphial, diseñado para soportar la radiación y los campos electromagnéticos de las misiones más allá de Marte.
Bayanlar ve baylar, oğlanlar ve kızlar, sizlere Mars Rover'ın çalışan bir prototipini sunuyorum!
¡ Damas y caballeros, jóvenes y señoritas, les presento un prototipo funcional del Mars Rover!
Atıcının yerine geçmesini beklerken size Mars hakkında birkaç ilginç bilgi anlatayım.
Bueno, mientras esperamos que llegue la pelota, he aquí algunos datos graciosos sobre Marte.
Sonra namlunun içine marş ile bastır.
Y luego presiona hacia dentro del cañón con tu iniciador.
Mars Rover'ı bozduğun, Koothrappali'nin köpeğini kaybettiğin ya da neredeyse arabayla bebeği götürdüğün zamana ne demeli?
¿ Qué tal cuando volcaste el Mars Rover, o perdiste el perro de Koothrappalli o cuando casi te llevas a ese bebé en el auto?
Bruno Mars düşünüyordum, çünkü ilk randevumuzda radyoda çalıyordu. Ne düşünüyorsun?
Estaba pensando en Bruno Mars, porque eso es lo que había en la radio en nuestra primera cita... ¿ Qué crees tú?
- Bence Bruno Mars duygusalsa, Matty bayılacaktır.
Creo que si Bruno Mars es sentimental, entonces a Matty le encantará.
Spritüal güce sahip olan Rei, Mars Savaşçısı.
Rei-chan, quien tiene poderes espirituales, es Sailor Mars.
Kahrolası Mars Savaşçısı...
Maldita, Sailor Mars.
Mars Gücü, Harekete Geç!
¡ Por el Poder de Marte... transformación!
Mars adına, sen, cezalandırırım!
¡ En el nombre de Marte, te castigaré!
İçeceğim ve aile boyu çikolatam var.
Tengo un refresco Irn-Bru, un paquete de Mars de tamaño familiar...
Ancak bugün burada Mars var. Genellikle Venüs ya da Dünya kütlesinde bir gezegen elde ediyoruz.
pero donde Marte es hoy en día, estábamos normalmente recibiendo una venus o tierra-masivo planeta.
Ne yaparsak yapalım, modeli nasıl değiştirirsek değiştirelim bir önemi yok. Daima büyük bir Mars elde ediyoruz.
no importa lo que hicimos, no importa cómo hemos cambiado el modelo, siempre estábamos recibiendo unas muy grandes Marte.
Tüm bu yeniden canlandırmalarımız disk üzerinde Mars'ın şu anki halinden en az 10 kat büyük olması gerektiğini gösteriyor.
todo de nuestra simulación mostraron que Marte, donde se encuentra en el disco, debe ser por lo menos diez veces la masa que es.
Bir şey geldi ve Mars'ı yedi.
algo entró y, literalmente, se comió el almuerzo mars'.
Jüpiter dönerek içe doğru ilerler. Yalayıp yutulan hammadde Mars'ı meydana getirmiş olmalı.
júpiter espirales hacia el interior, engullendo las materias primas que debe tener mars hechas.
Bu yüzden, bu sonucu görmek, harika bir çözümü görmek küçük Mars sorununun Evraka anı gibiydi.
así, al ver que resultado, ver una gran solución al problema mars pequeña era una especie de momento eureka.
Ancak Mars'ın ötesinde Jüpiter'in kuvvetli çekim gücü enkazları çekerek, birbirlerine yapışmalarını önledi. Geride asteroit kuşağı adını verdiğimiz dağınık bir moloz yığını bıraktı.
pero más allá de Marte, poderosa gravedad de Júpiter tira de los escombros, la prevención que se peguen entre sí, dejando los escombros dispersos como una banda de asteroides.
Kayalık gezegenler gezegenimiz ve ötesindeki Mars asteroit kuşağı tümü Jüpiter'in destansı yolculuğu sayesinde var.
los planetas rocosos, nuestro planeta, y más allá de Marte, el cinturón de asteroides, todos ellos existen porque del viaje épico de Júpiter.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]