Mos Çeviri İspanyolca
158 parallel translation
- Hiç değişmedik Jane.
- Pasó mucho tiempo. - No he mos cambiado, Jane. En absoluto.
Beğensen de beğenmesen de yolculuk ortaklarıyız.
So - mos compañeros de viajes nos guste o no.
Biliyormusun, Oturma odamda oturup bir öğle istirahati yapmayı düşündüm, bu..... nedenle niye bu mavi ceketli küçük çocuklarını alıp yola koyulmuyorsun?
He pasado los últ ¡ mos 7 anos aqu ¡, as ¡ que n0 p ¡ ens0 m0verme.
- Siz Rio Grande ye paralel giderseniz onlar da gidecekler,
S ¡ segu ¡ mos bordeando R ¡ o Grande'n0s seguIran.
Senin le tekrar karşılaştığımızda şansımı döndürdüğünü söyledim. Ve sen dedinki.. daha da kötüsü!
Cuando nos v ¡ mos yte d ¡ je que hab ¡ a camb ¡ ado m ¡ suerte tú d ¡ j ¡ ste a pe0r.
Bu bana daha önceki konuşmamızı anımsattı.
Me recordó la conversac ¡ ón que mantuv ¡ mos en el 7 Leguas.
- Sana bir bir şey göstermek istiyorum.
- Hola, hijo. Hay algo que quisiera mos... mos... Aquí, mira.
Bir Vulcan ile 45,000 feet de uçacaksınız, uçakta MOS tipi iki atom bombası olacak.
Volaremos en un Vulcan a 14.000 metros, equipado con dos bombas atómicas, tipo MOS.
- İki atom silahı, efendim. MOS tipi.
- Dos bombas atómicas, señor.
Devamını okuyamıyorum. "Sen..." Hah, tamam. " Sen, birbirimizi...
No lo entiendo de-be-mos ¡ Ya veo!
Bu en son olduğunda, 2 buçuk saat daire çizip durduk.
La últ ¡ ma vez d ¡ mos vueltas durante dos horas y med ¡ a.
Daire çizip durmak, uçtuğumuz anlamına gelir, o zaman kahve yapar mısınız?
S ¡ segu ¡ mos volando en círculo, eso es volar. ¿ Puede entonces hacer café?
Belki burada kalır, ömrümüzün kalanını New York üstünde daire çizerek geçiririz.
A Io mejor segu ¡ mos aquí. EI resto de nuestra v ¡ da sobrevoIando Nueva York.
Hayattayız, öyle değil mi?
Pero segu ¡ mos con v ¡ da.
Adam benim 110 dolarımı alınca durumu anladık.
Lo descubr ¡ mos cuando me robó Ios 1 1 0 $.
- Neden burada uyumaya çalışmıyoruz?
- ¿ Por qué no dorm ¡ mos aquí?
- Batı kısmından çıkalım.
- Mejor s ¡ sal ¡ mos por eI oeste.
Bıraktığımızdan beri bir kez bile aklına gelmediler.
No has pensado en ellos desde que nos fu ¡ mos.
Yürüyecek misin yoksa veli toplantısı mı yapalım isterdin?
¿ Segu ¡ mos o vas a darme un d ¡ scurso de Ia Asoc ¡ ac ¡ ón de Padres?
Bavulları kaybettiklerinden beri bana karşı alaycı, asabi, duyarsız ve toleranssızsın!
Desde que perd ¡ mos el equ ¡ paje has estado muy cortante, ¡ rasc ¡ ble, ¡ nsens ¡ ble e ¡ ntoIerante.
Kariyerim saat dokuzda sona eriyorsa, tartışmanın anlamı ne?
¿ Para qué d ¡ scut ¡ mos s ¡ m ¡ carrera se acaba a Ias 09.00?
- Teslim oluyoruz New York, kazandın!
- ¡ Nos rend ¡ mos! ¡ Nueva York gana!
- Teslim olmuyoruz!
- ¡ No nos rend ¡ mos!
Orada Mos Eisley'e giden bir araç bulursun.
Allí encontrará un medio de transporte a Mos Eisley o adonde quiera ir.
Mos Eisley uzaylimanı.
El puerto espacial de Mos Eisley.
Mos Eisley'den kaçan geminin özelliklerini taşıyor.
Sus características coinciden con las de una nave que huyó de Mos Eisley.
"Seviyoruz."
"... mos ".
Seviyoruz.
... mos.
Bazen evde bizim morukla kavga edince... çatıya çıkarım ve güvercin olduğumu düşünürüm yine.
A veces en m ¡ casa, cuando m ¡ padre y yo d ¡ scut ¡ mos subo al techo y tamb ¡ én ¡ mag ¡ no que me conv ¡ erto en paloma.
Williams, com sync pac ram set MOS 92-H tact op spec patty-wack.
Williams, com sync pac ram set MOS 92-H tact op spec pastelito asesino.
Dedimki... bir... problem... mi... var, huh?
- Dije... te - ne - mos... - algún... pro... blema.... uh?
Minty Branch... Swag Moss...
Mos.
Akşam iki polis saldırıya uğramış.
O � mos que agredieron a 2 agentes esta noche.
- Sanırım buraya gelmek bir hataydı.
Comet ¡ mos un error al ven ¡ r.
06x08 The One With Ross's Teeth çeviri : mos
Los Dientes de Ross Hola.
Bir nehirde dikilirken evlat, konsantre olduğun tek şey akıntıya bıraktığın yemindir.
Cuando estás parado en el río, sólo te enfocas en una cosa : esa pequeña mos ca flotando con la corriente.
Eeee James "Mos Def" dinler misin?
Entonces James te gusta Mos Def?
Biz Zany'iz!
So... mos loquitos.
Mos Eisley.
Mos Eisley.
Mos Eisley'in öbür tarafında bir yerde yaşıyorlar sanırım.
En algún lugar, al otro lado de Mos Eisley, creo.
- Anne, bak ne yaptık.
- Mamá, m ¡ ra lo que h ¡ c ¡ mos.
Asla ayrılmayacağız çünkü İsa için yaşıyoruz ve ona doğru yürürken İsa'yla bir olacağız.
Jamás nos separaremos, pues v ¡ v ¡ mos por Cr ¡ sto y estamos un ¡ dos con Cr ¡ sto m ¡ entras vamos hac ¡ a él.
Bu gece gidiyoruz.
Sal ¡ mos esta noche.
Fidye için tutun, parayı ödeyeceklerdir.
S ¡ ped ¡ mos rescate por él, lo pagarán.
"Geri dönelim!"
- Re... gre... se... mos...
- Buraya ne yapmaya geldiysek onu yapmak için.
Lo que v ¡ n ¡ mos a hacer.
Çocukların mı?
Bus Mos'?
Hoş-moş-geldiniz, Simpsonlar.
"Bienvenidos, vecinillos Simpson".
- Tanrım, gerçekten "moş" yazmış.
- Cielos. Escribió "vecinillos".
The One With Joey's Porsche çeviri : mos
FRIENDS • S06E05 The One With Joey's Porsche
çeviri : mos
Mac Y Cheese
moses 40
moss 43
mosha 22
mösyö 685
moskova 444
mösyö poirot 131
mösyö blunt 22
mösyö renauld 19
mösyö la valle 21
mösyö ballon 17
moss 43
mosha 22
mösyö 685
moskova 444
mösyö poirot 131
mösyö blunt 22
mösyö renauld 19
mösyö la valle 21
mösyö ballon 17