English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ T ] / Tora

Tora Çeviri İspanyolca

270 parallel translation
Annesinin doğum sancılarına başladığında "inek" yılı imiş ama doğum musibetli yeni yıl, "kaplan" da olmuş.
Su mamá se puso de parto en el año de la vaca, Ushi, pero nació en el año del tigre, Tora. Hablando de dar la bienvenida al nuevo año con una plaga.
Tora, arka kapının kilitli olduğundan eminsin değil mi?
Tora, te aseguraste de que la entrada trasera estuviera cerrada, ¿ verdad?
Bana, "Yük beygiri" Tora derler.
Me llaman mula de carga Tora.
Eğer başarırsak "Tora, Tora, Tora" kod kelimeleri gönderilecektir.
Si se cumple, se enviará la clave "Tora, Tora, Tora".
Şu mesajı gönderin : " Tora!
Envíe este mensaje : " ¡ Tora!
Tora! "
¡ Tora! "
"Kobayashi Tora"
"Kobayashi Tora"
Bana ne diyor? Torah'ı sizin okumanız gerektiğini söylüyor.
- Debes leer la Torá.
Bu mektupla bildiririm ki, inşallah yakında bir hahamınız ve bir Tora'nız olacak.
"Por medio de la presente le informo que pronto, Dios mediante... " tendrá un rabino y una Torá.
Tora'yı alma. Lütfen.
¡ La Torá no, por favor!
Tora.
- La Torá...
- Tora.
- La Torá.
Tora.
La Torá.
- Tora mı?
Torá.
Tora için atını verir misin?
¿ Me darías tu caballo por la Torá?
Sana Tora'yı geri verirsem ruhunu ateşle arındırır mısın?
Si te regreso la Torá... ¿ purificarías tu alma a través del fuego?
Seni bırakırsam Tora bende kalabilir mi?
Si te dejo ir, ¿ puedo quedarme con la Torá?
Tora'yı burada bırak, bir şey olmaz.
Deja la Torá aquí, estará a salvo.
Sanırım bir tür Tora.
Creo que es como una Torá.
Tora mı?
¿ Una Torá?
O adamlar sana ateş ederken ben Tora'yı kurtarmaya koştum.
Cuando esos hombres te disparaban... yo corrí a salvar la Torá.
Kepini kaybetmek kafatasını kaybetmekten iyidir
Es mejor renunciar a la Tora que morir dentro de una hora.
Tora isimli kedilerini koruyabilmek için üzerine birseyler kazinmis bir tahta parçasini kedi mezarligina birakmaya gelen çiftin yalinligini yapmacikliktan uzakligini, sana anlatabilmek isterdim.
Desearía poder transmitirte la simplicidad, la falta de afectación, de esta pareja que había venido al cementerio de los gatos a colocar una placa de madera inscrita para que su gata Tora esté protegida.
Pearl Harbor'in kod adi Tora, Tora, Tora'ydi, Gokokuji'deki çiftin dua ettikleri kedinin adi.
La contraseña en Pearl Harbor era Tora, Tora, Tora ; el nombre del gato por el que rezaba aquella pareja de Gokokuji.
Ve düsündüm de, simdiye kadar bu geziyi destekleyen bütün dualar içinde en zarifi, Gotokuji'li kadin tarafindan söylenmis olaniydi ;
Y pensé que de todos los rezos que habían salpicado este viaje, el más justo fue el de la mujer de Gotokuji, quien simplimente dijo a su gato Tora :
kedisi Tora'ya basitçe, "Kedi, her neredeysen, huzur seninle olsun" demisti.
"Querido gato, dondequiera que estés, que la paz sea contigo"
Tora, Tora.
Tora, Tora.
"Torah`ı düşünmelisiniz, tüm gün ve tüm gece boyunca"
"Meditarás en la Torá todo el día y toda la noche".
Tevrat'ta treelden bahsedildiğini hatırlamıyorum.
No recuerdo si se menciona en el Tora, así que...
Sanat, seks ve tevrat hakkında konuştuk.
Hablamos de arte, sexo y la Tora.
Yasa, "Kim Tevrat'ı şereflendirirse işte başarılı olur" der.
La ley les enseña que "quien honra la Torá... triunfará en los negocios".
Musa'nın 5 kitabını ve kurallarını içeren Tevrat parşömeni,... sözde Kutsal Ahit Sandığından alınmıştır.
El rollo de la Torá, que contiene... los cinco libro de Moisés y la ley, fue tomado de la llamada "Arca de la Alianza".
Tevrat parşömeni okunabildiği yere kadar sarılır.
La Torá se desenrolla hasta el punto de lectura.
Tora!
¡ Tora!
Onunla başımız yeterince derde girdi.
Esa Torá ya me trajo suficientes problemas.
O gün Tevrat günü.
Es la celebración de la Torá.
- Odo, bu Tora Ziyal.
- Odo, le presento a Tora Ziyal.
Ve bunu haklı çıkarmak için elinde Tevrat'ın ve bir avuç Yahudi zırvasının olması da umurumda değil.
Y no me importa si tiene la Torá y a una bola de alborotadores judíos. ¿ Alborotadores?
Ama bu sözleri Tevrat'a kim yazmış?
¿ Pero quién escribió eso en la Torá?
- Kardeşlerine mi ateş açtıracaksın?
Como la Torá. ¿ Disparar a vuestros hermanos?
Daha sonra...
Después, tu familia, la memoria de nuestro abuelo rabino y su bendita Torá.
Kesin artık. Eğitimsiz insanlar gibi kavga etmenizi istemiyorum.
Basta, parecen dos rabinos discutiendo por la Torá.
Kalbimi senin sevginle doldur ve Tevrat'ta yazanlara göre adını zikredeyim her anımda.
Abrí mi corazón a tu amor y permitime santificar tu nombre por la Torá.
Tevrat'ına ulaşmada önüme engeller koyma.
No pongas obstáculos en mi camino hacia tu sagrada Torá.
Tevrat'ın için yolumu açık et, zihnimi berraklaştır.
Dame la fuerza para concentrarme en tu sagrada Torá.
Tevrat'ın öğrencilerinin sert olması lazım.
Los estudiosos de la torá deben ser rigurosos.
Mesih gelecek ve Tevrat'a göre sınayacak bizleri.
El Mesías vendrá. estudiaremos la Torá
Tevrat'la yaşamak harika bir şeydir.
No está tan mal estudiar la Torá
Tevrat'la yaşamak ne güzeldir.
... estudiar la Torá.
Tanrı insanı kurallarına göre yaşasınlar diye yarattı.
Dios hizo al hombre para estudiar la Torá.
Tevrat'a göre kadın, en güzel şekilde yaratıldı, evini temiz tutsun, yemeklerini hazırlasın, ama en önemlisi, çocuklarını büyütsün diye yaratıldı.
La mujer cumple un rol indirecto en el cumplimiento de la Torá, manteniendo su casa limpia, preparando sus comidas, y especialmente, criando sus hijos.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]