English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ U ] / Unutmayacağız

Unutmayacağız Çeviri İspanyolca

428 parallel translation
Unutmayacağız!
¡ No olvidaremos!
Evet ve unutmayacağız.
No Io olvidaré.
Bunu unutmayacağız
No lo olvidaremos.
Asla unutmayacağız.
No lo olvidaremos.
Bill Hickok'ın yaptıklarını unutmayacağız, Cody.
No olvidaremos lo que Bill Hickok hizo, Cody.
Seni asla unutmayacağız.
No te olvidaremos.
Yaptıklarınızı asla unutmayacağız.
Nunca olvidaremos lo que han hecho.
Evet, ölülerimizi gömdük ama onları unutmayacağız.
Hemos enterrado a nuestros muertos pero no les olvidaremos.
Evlatlık vazifemizi unutmayacağız.
No olvidaremos nuestros deberes filiales.
Siz ve Bay Parker bizim için çok şey yaptınız. Bunu asla unutmayacağız.
El Sr. Parker y ustedes han hecho tanto por nosotros, no los olvidaremos.
Seni unutmayacağız ihtiyar.
Abuelo, no le olvidaremos nunca.
"Asla unutmayacağız"
Para que no olvidemos. "
Hiçbirimiz unutmayacağız.
Ninguno lo hará.
" Biz, 2inci Deniz Bölümünün hayatta kalanları burada yemin ediyoruz ki eğer herhangi birimiz eve dönerse neler gördüğümüzü ve nasıl acı çektiğimizi unutmayacağız.
"Los supervivientes del 2º pelotón de marines, compañía B, 1er batallón, juramos que si alguno vuelve a casa, no olvidará lo que hemos visto y sufrido".
Seni ve adamlarını asla unutmayacağız.
Nunca los olvidaremos, teniente.
Sizi unutmayacağız.
Gracias, no nos olvidaremos de vos.
Ama savaş meydanında sessizce yatanları asla unutmayacağız.
Pero, no olvidaremos a los caídos en los campos de las grandes batallas.
Unutmayacağız.
Lo tendremos en cuenta.
Bu lafını unutmayacağız.
No olvidaremos que lo ha dicho usted.
Bizim için yaptıklarınızı asla unutmayacağız.
Nunca olvidaremos lo que hizo por nosotros.
Sizi unutmayacağız.
Os recordaremos a menudo.
Bu yaptığını unutmayacağız, seni o. çocuğu!
¡ No vamos a olvidarnos de esto, hijo de perra!
Ama bunu hiç unutmayacağız.
Hasta que nos volvamos a ver.
Hayatımızı kurtardın bayım. Size minnettarız. Bizim için yaptıklarınızı asla unutmayacağız.
Salvó nuetras vidas, estamos muy agradecidos... no olvidaremos lo que hizo por nosotros.
Gerçekten unutmayacağız, Albay.
Y tanto que nos acordaremos Coronel.
Bunu unutmayacağız.
No lo olvidaremos.
Ama yaşadığımız sürece Irene Molloy ve Minnie Fay'le Harmonia Gardens'ta yemek yediğimizi unutmayacağız,
Pero el resto de nuestra vida, nunca olvidaremos la noche en que llevamos a Irene Molloy y a Minnie Fay a cenar al Harmonia Gardens,
- Unutmayacağız.
Nunca les olvidaremos.
- Unutmayacağız. Teşekkürler, bayanlar ve baylar.
Gracias, señoras y señores.
- Yaptığınızı unutmayacağım.
Nunca olvidaré este gesto. Tampoco ella lo hará.
Ona bu toprakla bir bahçe yapacağımızı böylece evimizi asla unutmayacağımızı yazmıştım.
Le escribí que íbamos a hacer un jardín con ella para así no olvidar nuestros hogares.
Evet, Ruthla hiç unutmayacağımız çok güzel günlerdi.
Si, y han sido días maravillosos. Ruth y yo nunca los olvidaremos.
İlk karşılaşılmamızı hiç unutmayacağım.
Nunca olvidaré nuestro primer encuentro.
Ve bunu bana sağladığınız için sizi de unutmayacağım.
Ni la olvidaré a usted por hacerla realidad.
Ayrıldığımız günü hiçbir zaman unutmayacağım.
Nunca olvidaré el día que salimos.
Hayatınız boyunca unutmayacağınız bir yer.
Un lugar que recordarán siempre.
Benim için yaptığınızı asla unutmayacağım.
Jamas olvidaré lo que ha hecho por mí.
Yanaştığımız sırada rıhtımda beni beklerkenki o halini asla unutmayacağım.
Nunca olvidaré tu foto parada en el muelle cuando llegué.
Doğduğumuz andan itibaren hayalini kurduğumuz ve ölene dek unutmayacağımız şeyin üstesinden gelmeyi niye isteyelim ki?
¿ Por qué querrías que se te pasara lo que todo el mundo espera... desde que nace y recuerda hasta que muere?
- Yardımınızı asla unutmayacağım.
- Jamás olvidaré su ayuda.
Bana burada çok iyi davrandınız ve sizi asla unutmayacağım.
Han sido un público maravilloso y nunca les olvidaré.
Bay Frank. Putti'ye, Hollanda'ya ilk geldiğinizde sizin için yaptıklarını asla unutmayacağınızı söylemiştiniz.
Sr. Frank le dijo a Putti que jamás olvidaría lo que hizo por usted cuando llegó a Holanda.
Bunu unutmayacağım. Söylesene, senin bu kocanla ne zaman tanışacağız?
Lo recordaré. ¿ Cuando conoceremos a tu esposo?
Kulüpte yaptığınız entelektüel açıdan yeni kapılar açan... o konuşmayı hiç unutmayacağım.
Nunca olvidaré esa charla, tan estimulante intelectualmente, que dio en nuestro club.
benim için yaptıklarınızı unutmayacağım.. ve benim zavallı karım için!
no olvidaré jamás lo que ha hecho por mí y por mi pobre esposa.
Elveda, sizi unutmayacağız,
Adiós, no os olvidaremos, adiós.
'Asla unutmayacağınız yöntemler.
Maneras que nunca olvidarán.
İyiliklerimi unutmayacağınızı umut ediyorum
Espero que no olvide mis buenas obras.
Tanışmamızı asla unutmayacağım
No olvidaré nuestro encuentro.
Peki! Anlayışınızı unutmayacağım!
No olvidaré tu benevolencia.
Cevap vermeseniz bile, beni hiçbir zaman unutmayacağınız iyi bir yol arkadaşı olarak görün.
Incluso si os calláis, verme como un compañero, que siempre os llevará en su memoria.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]