Vazgecmeyecegim Çeviri İspanyolca
622 parallel translation
Asla seni sevmekten vazgeçmeyeceğim.
Yo nunca... cambiaré mis sentimientos de amarte.
Lem'den asla vazgeçmeyeceğim!
¡ Ahora jamás renunciaré a Lem! "
Seni sevmekten asla vazgeçmeyeceğim.
Nunca dejaré de amarte.
Ortada iyi bir neden olmadıkça senden kolay kolay vazgeçmeyeceğim.
Y no voy a concedértelo a menos que haya una buena razón.
Hayır, demekten vazgeçmeyeceğim çünkü onlar zihnimde yaşayan gerçekler hâlâ.
No. Lo negaré una y mil veces puesto que en mi mente permanecen vivos.
Çok iyi düşündüm, Bob. Bu işten vazgeçmeyeceğim.
Ya lo he pensado, Bob, y no voy a echarme atrás.
Hayır, efendim, vazgeçmeyeceğim.
No, señor, no lo haré.
Vazgeçmeyeceğim. Otur şuraya.
- No pienso olvidarlo, ¡ siéntate ahí!
Ama vazgeçmeyeceğim.
No me rendiré.
Senden asla vazgeçmeyeceğim.
Jamás dejaré de quererte.
Ama beni düşük konumum için beğenmiyorsanız sizden asla vazgeçmeyeceğim.
No, no me gustas. Pero si es por mi baja posición nunca me rendiré.
Sligon ve yandaşlarının bugüne kadar yaptığı kötülüklerinin cezasını çekene kadar asla vazgeçmeyeceğim.
No descansaré hasta que Sligon haya sido destruido... y la espada que mancilló con sus manos paganas... haya sido devuelta a esta vaina.
Yenilmedim ve vazgeçmeyeceğim.
No estoy derrotado y no voy a abandonar.
Asla vazgeçmeyeceğim bir yer.
Un lugar que no pienso abandonar jamás.
Vazgeçmeyeceğim.
No me voy a desesperar.
Ben vazgeçmeyeceğim.
Yo no lo haré.
- Senden vazgeçmeyeceğim.
- No te dejaré.
Senden vazgeçmeyeceğim.
No me rendiré.
Ama ne olursa olsun ondan asla vazgeçmeyeceğim!
No será tuyo hasta que yo muera.
- Vazgeçmeyeceğim.
- Nunca renunciaré a ella.
Sadece hakkım olanı istedim ve bu haktan, asla vazgeçmeyeceğim
¡ Reclamaba una corona que es mía y jamás renunciaré a ese derecho!
Vazgeçmeyeceğim.
No rendirme.
Vazgeçmeyeceğim. Hadi, Clementine.
Clementine.
Maria demekten vazgeçmeyeceğim
Nunca dejaré de decir María.
"Özgürlüğümden vazgeçmeyeceğim"
Creo que a un hombre debe permitirsele esperar... hasta cuando el quiera.
"Özgürlüğümden vazgeçmeyeceğim"
Por supuesto, que no sirve de mucho... si se aferran a los 8s, porque me olvido de los 9es.
Ve ne pahasına olursa olun, asla vazgeçmeyeceğim.
Cueste lo que me cueste, no quisiera menos.
Peki, ben vazgeçmeyeceğim.
Eso no lo digas por mí.
Yüksek maaş, kendime ait gösteri, tamamen sanatsal kontrol ve bunlardan vazgeçmeyeceğim.
¡ Condiciones inmejorables, una parte de los beneficios, control creativo, y no pienso dejarlo!
Nekichi gibi senden vazgeçmeyeceğim!
¡ No le daré el gusto a Nekichi!
O zaman ama vazgeçmeyeceğim. Ne kadar sürerse sürsün bekleyeceğim.
En ese caso...
Bu körfez tamamen benim olmadıkça asla vazgeçmeyeceğim.
Yo no me resignaré a perder la bahía, justo ahora que es casi nuestra.
Ben asla vazgeçmeyeceğim. Çünkü vazgeçersem, kocam asla huzur içinde olamayacak.
Nunca me voy a dar por vencida... porque si lo hago, mi esposo nunca va a descansar en paz.
John, vazgeçmeyeceğim.
John, no voy a rendirme.
Senden vazgeçmeyeceğim.
No cederé.
Hiç vazgeçmeyeceğim!
¡ Lo haría de nuevo ahora mismo!
Bundan hoşlanıyorum ve vazgeçmeyeceğim.
Me hace ilusión y no pienso renunciar a ello.
İstediğin kadar konuş, kararımdan vazgeçmeyeceğim.
Nada de lo que digas o hagas cambiará mi decisión.
Bundan vazgeçmeyeceğim.
No dejaré de espiar.
Ve fenalığına rağmen bu dünyanın, asla vazgeçmeyeceğim seni sevmekten.
Y a pesar de lo que diga la gente... nunca dejaré de quererte.
Herkese senin ismini yayacağım ve Karanlıklar Prensine hizmet etmekten vazgeçmeyeceğim. Bedenim, ruhum ve hayatım senindir.
Proclamare tu nombre a los demas, y no dejare de servirte mi cuerpo, mi alma y mi vida te pertenecen.
Sana gülmekten asla vazgeçmeyeceğim.
Nunca dejaré de reírme de ti.
Senden asla vazgeçmeyeceğim!
Jamás renunciaré a ti.
Vazgeçmeyeceğim. Onları aramaya gidiyorum.
No me daré por vencida, seguiré buscándolos.
Çok geç olsa bile vazgeçmeyeceğim.
No abandonaré, aunque sea demasiado tarde.
Tamam ama vazgeçmeyeceğim.
Bueno, pero... No me voy a rendir.
Ve Broadway'de bir yıldız olana Kadar bundan vazgeçmeyeceğim.
Y no me detendré hasta ser una estrella En Broadway
Bu yolculuktan vazgeçmeyeceğim.
No renunciaré a este viaje.
Madem işler bu noktaya geldi, size açıkça söyleyeceğim. Marianne için duyduğum aşktan asla vazgeçmeyeceğim. Onu size bırakmamak için gereken her şeyi yaparım.
Puesto que las cosas están ahí, le declaro que no voy a abandonar la pasión que tengo por Mariane, que no hay extremos que no voy a ensayar para disputársela, y que si la madre consiente, yo tengo algunas otras ayudas.
- Asla vazgeçmeyeceğim!
No cedo nada.
- Onunla ilgisi yok Bay Ross, vazgeçmeyeceğim..
- No hay tal cosa, señor Ross se aburrirá.