Aksi takdirde Çeviri Fransızca
1,612 parallel translation
Aksi takdirde... aksi halde sana yemin ederim... kendimi öldürürüm.
Ou bien.. Ou bien je vous jure que.. Je me tuerai!
Ama objeyi saptırmak ve bir'einstein-rosen köprüsü'oluşturmak için Boşluğu 2 katına çıkarabiliriz aksi takdirde yerçekimi alanında asılı kalan bir'solucan deliği'miz olur.
Mais je vous expliquais qu'on pouvait plier l'espace, nous rapprocher de la cible, créer un pont Einstein-Rosen, ou trou de ver, et le suspendre par un champ gravitationnel.
Ne bir kuruş fazla, ne de bir kuruş eksik. Aksi takdirde bütün görev mahvolur.
Faites comme je dis non plus ou moins
Aksi takdirde ben kabul etmemezdim Evlilik evlilik giysi yıkamayı.
Autrement je devrais laver les vêtements de mariage aussi.
Aksi takdirde soyunma odalarımız boyanmayı bekliyor.
Sinon, nos loges ont besoin d'un coup de peinture.
Ağaçların arasından kestirme bir yol var. Aksi takdirde, bizi bulabilirler.
On va passer par le bois, sinon on risque de se faire prendre.
Baskı yapmamalıyız. Aksi takdirde ters tepki verebilir.
On ne peut pas le mettre sous pression, sinon, il fera juste le contraire.
Aksi takdirde tekdir alırım.
J'ai un blâme si je ne...
- Aksi takdirde sizin için gün sıkıcı olurdu.
Mais lajournée sera calme, pour vous.
Aksi takdirde arardı.
Il m'aurait appelée sinon.
Aksi takdirde sizi tehdit edecekler.
Au cas oû ils vous menaceraient.
Aksi takdirde, orman su kaynaklarının tamamını kesecek.
Si vous refusez... La forêt coupera l'eau.
Heyecanlanması kalbi için zararlı fakat aksi takdirde...
Il s'énerve, c'est mauvais pour son cœur, .. mais sinon, franchement!
Aksi takdirde buradan gidersin.
Sinon, tu quitteras cette maison.
Aksi takdirde, anlaşma olmaz.
Sinon il n'y a plus de deal.
Ve eğer bir arama izni getirirseniz, hastalarımın isimlerini veririm. Aksi takdirde...
Si vous avez un mandat, je vous donnerai leurs noms.
Ve ben bu gece yapmak zorunda gibi hissediyorum, aksi takdirde ben korkak olabilir Sonunda bir cadı olduğumu, biliyor musun, ona söylemek benim cesaret berbat.
Je prends mon courage à deux mains et je lui dis que je suis une sorcière et je le fais ce soir sinon je vais me dégonfler.
Aksi takdirde, sizi içeri tıkarım, olayları gazeteden öğrenirsiniz.
Sinon, je vous boucle et vous suivrez ça dans les journaux.
Aksi takdirde, iyi bir insan ölecek.
Si vous ne le faite pas, un homme bien va mourir.
30 saniyen var, aksi takdirde bu adam ölecek.
Vous avez 30 secondes ou cet homme va mourir.
Sol'da konuşma yapacak. Aksi takdirde ondan rica ederdim.
Sol doit parler aussi, sinon je lui aurais demandé.
Aksi takdirde hile yaptığını düşüneceğim.
Fermes les yeux.
Aksi takdirde, cinayete karışmaktan ikinizi de tutuklarım.
Sinon, je vous fais boucler pour complicité de meurtre.
Aksi takdirde uzaklaştırma hatta rütbe indirimi cezası verilebilir.
Sinon, on peut être suspendu. Voire rétrogradé.
ayık kalmalısın, aksi takdirde ölebilirsin tamam mı?
Tu dois rester conscient, sinon tu pourrais mourir, ok?
Aksi takdirde, Piper gazabı ile uğraşmak zorunda olacak.
Sans ça, attendons-nous à la colère de Piper.
Aksi takdirde ben de olurdum
Sinon, je t'aurai certainement appelé.
Çünkü esas mesele şu ki, hiçbir yere gitmiyorum. Bu yüzden elinizi çabuk tutup işinizi ciddiye almanız iyi olur. Aksi takdirde sizi Hırsızlık ve Cinayet Bölümünden kovarım.
Parce que je ne vais nulle part donc vous feriez mieux de retravailler correctement au plus vite autrement je vous botterai le cul hors de ce service.
Biliyorsun. Aksi takdirde Davranış Bilimlerinde bir görev var. Görev için benim adım ortaya atılmış.
Parce que, sinon, l'Étude Comportementale a un poste vacant.
Tuvaletlerinden birini kullanırsanız sifonu çekmeden ayağa kalkın. Aksi takdirde o şey içinizi dışınıza çıkarır, derdim.
Alors si vous allez aux toilettes, tirez la chasse debout, ou vous êtes bons pour un lavement. "
Aksi takdirde, sanırım elimdeki dokümanlar savcının oldukça ilgisini çekecektir.
Autrement dit, je pense que le D.A. serait vraiment intéréssé par les documents que j'ai en ma possesion.
Aksi takdirde hepimizin ölmesini tercih ederim.
Plutôt mourir que d'être séparés.
Aksi takdirde, vatana ihanet ve cinayet suçlarından hapse girersiniz.
C'est ça ou vous allez en prison. Pour trahison et pour meurtre.
Aksi takdirde planı uygula.
Sinon, tenez-vous-en au plan.
İki dakikanız var,... aksi takdirde güç kullanılacaktır.
Dans deux minutes il sera fait usage de la force.
Bu üzüntüyü kalbimde saklamak istemiştim. Aksi takdirde insanın çevresindekiler rencide oluyor.
je veux cacher certaine douleur à mon coeur autrement votre proche est celui qui sont blessés.
Aksi takdirde size yardımcı olamam.
- Faites juste vous rasseoir, parce que je peux rien faire.
Aksi takdirde, o lekeler...
- Sinon, cette tache, elle...
Aksi takdirde..... sorun çıkar. İsminizi asla vermeyeceğim.
Et si jamais ça tournait mal, je ne citerais pas votre nom.
Asıl sen sağ salim evine vardığından emin ol, aksi takdirde ensene binerim.
Assurez-vous-en, car s'il ne rentre pas, vous mangerez des patates en fuite jusqu'à ce que je vous trouve.
Aksi takdirde dışarıya atıyorum Ve orada oturacaklar.
Sinon, je mets tout dehors. C'était pas si dur?
Aksi takdirde, geçit olur ve yolu Terketmiş gibi görünür.
Sinon, il est fermé et loin de la route.
Görünüşe göre "aksi takdirde" kısmını atlamış.
On dirait qu'elle a oublié le "ou sinon."
Aksi takdirde, hepimizi etkileyecek sonuçlar doğabilir.
Sinon, il y aura des conséquences qui nous toucheront tous.
Sara, sen sadece sana söylenileni yap, aksi takdirde hepimizi etkileyecek sonuçlar doğabilir.
Sara, fais ce que je te dis, sinon, les retombées... n'épargneront personne.
Lynchpin'i maddi olarak destekleyen insanlar paralarını çekecektir, aksi takdirde...
Eh bien, c'est malheureux pour ceux qui ont investi dans Lynchpin...
Bunu ayarlamalısın aksi takdirde ayrılıyoruz. Nakitimizle birlikte.
Ouais, vous devez le faire, sinon on part.
Aksi takdirde masum bir bebeği katlettiğin için tüm yaşamın boyunca, lanet olarak üstünde dolaşacak.
ou tu te maudiras toi-même toute ta vie d'avoir tué un enfant innocent.
Yarın kazansalar iyi olur. Aksi takdirde...
Ils feraient mieux de gagner demain, sinon...
Aksi takdirde bir sıkıntı yaşayabilirdi.
Sinon, c'était un trouillard.
Aksi takdirde bunda sizin parmağınız olduğunu düşünebilirdim.
Si ce n'était pas le cas, j'aurai pu soupçonner que vous ayez quelque chose à voir avec ça.