English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ D ] / Dominion

Dominion Çeviri Fransızca

368 parallel translation
Mahkumlar, bir çoğu adaletsiz bir şekilde hüküm giymişti. Onlar büyük bir dominyonun öncülerini oluşturacaklardı.
La plupart injustement condamnés, voués à devenir les pionniers d'un grand dominion.
Ben de dominyonların birinde yeşil çayırlar dolu bir yer bulup gitmeyi düşündüm.
Je me suis dit que l'herbe serait plus verte dans un dominion.
Son üç yıldır, sahte İsviçre pasaportuyla İngiliz hâkimiyetindeki Hindistan'da yaşıyorsunuz.
Vous vivez dans un dominion britannique ici, en Inde, avec un faux passeport suisse depuis trois ans.
Yarın, Kings Dominion Park'ında.
Demain au parc Kings Dominion.
Kings Dominion mı?
Le Kings Dominion?
- Dominion Cafe'de.
- Elle est au Café Dominion.
Üç gün sonra, Dominion Glass'da çalışmaya başladı.
Trois jours plus tard, il commençait à travailler chez Dominion Glass.
En ödevimi yapmak için küçük bir masanın yarısını kullanıyorum tabii eğer Fernand'ın, Dominion Glass'da kazandıklarını tekrar tekrar hesaplamak için masaya ihtiyacı yoksa.
Pourfaire mes leçons, j'ai la moitié d'un petit bureau de travail, quand Fernand n'en a pas besoin pour compter son éternel 42 $ qu'il gagne à la Dominion Glass.
- Dominyon'da önemli bir güç.
- Un pouvoir important du Dominion.
O da ne? Basitçe şöyle diyeyim, eğer gama çeyreğinde iş yapmak istiyorsanız,... Dominyon ile iş yapmak zorundasınız.
Si vous voulez faire des affaires dans le quadrant Gamma, il faut faire des affaires avec le Dominion.
Dominyonu kastetmişti.
Il voulait parler du Dominion.
Hiç bir zaman Dosilerle iş yapmayı istemedi. Sadece Dominyonun daha önemli bir üyesini bulmak amacıyla onları kullanmak istedi.
Il voulait se servir des Dosaïs pour atteindre un membre du Dominion.
Dominyona konsantre olalım.
Concentrons-nous sur le Dominion.
Dominyon kelimesi sana bir şey ifade ediyor mu?
Le mot "Dominion" veut-il dire quelque chose pour vous?
Bildiklerimin çoğu üstü kapalı sözlerden ve söylentilerden oluşuyor. Fakat, Dominyon bilinmeyenini kim çözerse gama çeyreğinin de sırrını çözer gerçeğini anlamama yetti.
Mes informations ne reposent que sur des allusions et des rumeurs, mais celui qui détiendrait le secret du Dominion, quel qu'il soit, détiendrait le secret du quadrant Gamma.
Ya sana, seninle Dominyonun güçlü bir üyesi arasında toplantı düzenleyebileceğimi söylesem?
Et si je vous arrangeais un rendez-vous avec un membre du Dominion?
Sadece onların Dominyon denilen bir şeyin üyesi olduğunu biliyorum.
Je sais juste qu'ils sont membres de quelque chose du nom de Dominion.
Romulanlar'la yaptığımız anlaşmaya göre, gizlenme cihazı, sadece Dominyon hakkındaki istihbarat raporlarımızı paylaşmak şartıyla, yalnızca Gama çeyreğinde kullanılacaktı.
Selon les termes de notre accord, le bouclier ne doit être utilisé que dans le quadrant Gamma en échange de nos informations sur le Dominion.
Dominyon bir çeşit anti-proton ışın kullanarak gizlenme duvarından içeri sızmayı başardı.
Le Dominion a percé notre bouclier grâce à un faisceau anti-protons.
Sen bütün hayatını sadece halkını bulmakla geçir, onlar da korkunç Dominyon'un liderleri çıksın.
Toute votre vie, rechercher vos semblables pour finalement découvrir qu'ils sont les dirigeants de cet horrible Dominion.
Dominyonun devam eden tehdidine rağmen Gama Çeyreğindeki keşiflerimize devam etmemiz gerektiği konusunda Yıldızfilosunu ikna ettik.
Malgré la menace que représente le Dominion, j'ai convaincu Starfleet de continuer l'exploration du quadrant Gamma.
İyi ki bu sektörde Dominyona ait faaliyet iz yok.
Il n'y a aucun signe d'activité du Dominion dans le secteur.
Sürekli Dominyon saldırısı tehdidi altında yaşamak insanların yeni elbise alma hevesini azalttı.
A vivre sous la menace constante du Dominion, les gens n'ont pas la tête à acheter de nouveaux vêtements.
Dominion ele geçirip tüm yaşam biçimimizi değiştirene kadar, Yadera Prime'da mutlu bir hayatım vardı.
J'étais heureux sur Yadera Prime, jusqu'à ce que le Dominion arrive et change toute notre vie.
Kesinlikle. Dominyon sorununu daha iyi yönetseydi bunların hiçbiri olmazdı.
S'il s'était mieux débrouillé avec le Dominion, on n'en serait pas là.
Ama hayır, sert çocuğu oynamak zorundaydı, şimdi herkes Dominyon'dan tir tir korkuyor.
Mais il a fallu qu'il joue au dur, et maintenant tout le monde a peur du Dominion.
Herkes Dominyon'dan korkuyor.
Tout le monde a peur du Dominion.
- Onlar, Dominion en korkulan askeri konumundalar.
Ce sont les soldats les plus cruels du Dominion.
Ferengiler ticaret açmak için Dominion ile görüşmelere çabaladı.
Les Ferengis essayent de négocier avec le Dominion depuis un an.
Dominion ile müzakereler tehlikeli bir şeydir.
Négocier avec le Dominion peut être très dangereux.
Dominion eğer karar verirse istedikleri bir şey için gelip alır : müzakere yoluyla veya zorla.
Si vous possédez quelque chose que le Dominion convoite, ils obtiennent ce qu'ils veulent, par la négociation ou par la force.
Kurill Başbakanı Dominion ile müzakereyi teklif etti.
Kurill Prime se vit offrir le droit de rallier le Dominion.
Dominion teklifini, Kurill reddetti onlarda Jem'Hadar'ı gönderdi.
Quand Kurill a refusé l'offre du Dominion, ils ont envoyé les Jem'Hadar.
Benim kaçmam için annem Dominion ile mücadele etti.
Ma mère s'opposait ouvertement au Dominion.
Onları Dominion yarattı.
Ils ont créé le Dominion.
Dominion bekleme konumunda olmayacaktır ve sizin gemilerinizin sınırlarımızı ihlal etmesine izin vermeyeceğiz.
Le Dominion ne se laissera pas faire et ne permettra pas à vos vaisseaux de violer nos territoires.
Sizin komutanınız Dominion tarafından sorgulanmak üzere gözaltına alındı.
Votre commandant est retenu par le Dominion pour interrogatoire.
Dominion işlerine kim müdahale ederse bu olur.
Il servira d'exemple pour ingérence dans les affaires du Dominion.
Dominion tarafından bir saldırı istemiyorsanız galaksinin kendinize ait bölgesinde kalın.
Si vous ne voulez pas offenser le Dominion, restez de votre côté de la galaxie.
Yıldız filosu, Dominion hakkında daha fazla bilgi almak isteyecektir.
Starfleet aimera entendre ce que vous avez à dire sur le Dominion.
Dominion'un, Maki'den daha fazla keskin dişleri var.
Le Dominion, c'est autre chose que le Maquis.
Dominion elinde hapis olacağına benim yerimde hapis olmasını tercih ederim.
Mais je préfère le savoir en prison qu'aux mains du Dominion.
Dominion gizleme teknolojisi olabilir.
Nous n'avons rien détecté, mais ils ont peut-être des boucliers occulteurs.
Dominionlar solucan deliğine girerlerse ilk savaş, burada olacak ve ben onlara karşı hazır olmayı amaçlıyorum.
Si le Dominion traverse le vortex, la première bataille se livrera ici et je serai prêt à les recevoir.
Dominyon'la görüşmek bile tehlikeli olabilir.
Négocier avec le Dominion peut être dangereux.
Dominyon, gemilerinizin sınırlarımızı ihlal etmesine artık seyirci kalmayacak.
Le Dominion ne laissera plus vos vaisseaux violer notre territoire.
Eğer Dominyon solucan deliğinden gelirse ilk savaş burada olur ve ben buna hazırlıklı olmak niyetindeyim.
Si le Dominion traverse le vortex, la première bataille se livrera ici, et j'ai l'intention de les attendre de pied ferme.
Dominyonla savaşmayacağız, Binbaşı.
Nous n'affronterons pas le Dominion.
Görevimiz, Defiant'la Gama Çeyreğine gitmek ve... Dominyon liderleri ile Kurucuları bulmaya çalışmak. Federasyonun onlar için bir tehdit unsuru olmadığına ikna etmeliyiz.
Nous devons aller dans le quadrant Gamma rencontrer les dirigeants du Dominion, les Fondateurs, et les convaincre que la Fédération ne représente aucune menace.
Ayrıca, Dominyon'un, gerektiğinde kendimizi savunabileceğimizi bilmesini istiyorum.
Je veux montrer au Dominion que nous avons de quoi nous défendre.
Karemma Dominyon'un bir üyesi.
Les Karemmas font partie du Dominion.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]