Domino Çeviri Fransızca

Biz buna domino nakil diyoruz.

On appelle ça une transplantation domino.

Domino nakilden bahsediyorsun.

Tu parles de la transplantation domino?

Domino yıkılır. Sakın hata yapmayın.

Et tout le domino arrête, donc pas d'erreur.

Bu şehirdeki farklı hastanelerin dahil olduğu ilk domino ameliyatı olacak.

Nous serrons les premiers dans la ville à faire une transplantation domino dans plusieurs hôpitaux.

Üç deyince "Domino" diyeceğiz.

à trois.

Domino!

Domino!

Uygun donör domino zincirinde bulundu.

Le bon donneur et arrivé pour débuter la transplantation domino.

Pali, böbreğin dominoyu tamamlamak için küçük bir yolculuğa çıkacak.

Pali, votre rein est en train de faire un petit voyage pour terminer le domino.

Evet, satranç, domino, ne oynarsak oynayalım.

Échecs, dominos, tous les jeux.

Domino oynamayı bırak.

Arrête de jouer au mah-jong.

Geç saate kadar domino oynar ama genelde şimdiye kadar evde olurdu.

Il rentre tard surtout quand il joue au mah-jong. Mais il n'avait jamais découché.

Domino mu oynadınız?

Ensuite... mah-jong?

Hayır, domino oynamadık.

Tu plaisantes. On n'a pas la tête à ça.

Domino takımı. Bir tanesinin geceleri yatak odamın hemen dışında oturduğunu biliyor musun?

Il passe la nuit devant ma chambre.

- Sevgili, işbirlikçi olmayan Domino...

- Non. - Ma chère Domino, si peu coopérative.

Arkadaşlarımın beni Domino diye çağırdığını nasıl biliyorsun?

Comment savez-vous que mes amis m'appellent Domino?

Domino, Bu akşam meşgul olacağımı düşünüyordum, belki Bay Bond seni Junkanoo'ya götürür.

Domino, je pensais- - Comme je suis occupé ce soir, peut-être que M. Bond aurait l'amabilité... à t'emmener au Jankanoo, notre Mardi Gras local.

Domino... Sana bir şey söylemeliyim.

Domino, je dois vous dire quelque chose.

- Domino, yardımına ihtiyacım var.

J'ai besoin de votre aide.

Bana çok zevk vermiştin, Domino.

Tu m'as donné beaucoup de plaisir, Domino.

Ya da domino.

Ou dominos.

Domino oynayalιm mι?

Une partie de dominos?

- The Domino'ya.

- Au Domino.

Domino oynar mısın?

Tu joues aux dominos?

- Domino oynar mısın?

- Tu joues aux dominos?

Dişçilikte buna domino teorisi denmektedir.

Dans la dentisterie, ça s'appelle la théorie des dominos.

Dişçilikte, buna domino teorisi denir.

En médecine dentaire c'est connu, comme la théorie des dominos.

Duydun mu? Duydun mu? Domino'da buluşuruz.

Tu me baises et t'es fini, compris?

Gece yarısı. 300 $ doları getirsen iyi edersin, seni pislik.

On se voit au Domino, à minuit.

Senin aksine ben domino oynayıp erkekleri etrafımda pervane etmiyorum.

Ensuite, tu iras jouer. Tu ne comprends pas?

Dün akşam domino oynamak için o genç çocuk buradaymış.

Tu es toujours avec ce jeune homme? Non.

Şimdi de, Fats Domino'yu dinlemeye hazır olun.

Attention, voici Fats Domino!

Tam dort gunumu burada harcadim. Domino oynayip cay icerek... gozlemleyip dusunduk... Ben ve yilanlar...

J'ai passe quatrejours ici avec les serpents, ajouer au mah-jong, a boire du the

- Tamam, şu dünden kalan rutin işleri tekrarlayalım..

D'accord, voyons la routine qu'on a travaillée hier, Domino. On descend. D'accord, recommençons.

- Adı Domino.

Elle s'appelle Domino...

Domino Petachi.

Domino Petachi.

Evet. Eğer işi hemen bitirilmezse o seninkini bitirecek.

S'il n'est pas exécuté rapidement, il va retourner votre Domino.

Domino ile dans etmem yeterli.

Je me contenterai d'une danse avec Domino.

- Oh, aslında iyi olan Domino.

C'est Domino, en fait.

Eminim bu seni eğlendirir.

Je suis sûr que ça te divertira. Adieu, Domino.

Eğer benim gibi içmezsen, tavukla domino oynayan yaşlı bir kızılderili kadının zerafetini nasıl anlayabilirsin ki?

Comment, à moins de boire comme moi, peux-tu comprendre la beauté d'une vieille femme indienne jouant aux dominos avec un poulet?

Dışarı çıktım ve günbatımıyla birlikte Domino's pizza kamyonuna binip gittik.

Je suis montée dans son camion de pizza au coucher du soleil.

Domino Teorisi hakkında çok fazla düşündüm.

J'ai beaucoup pensé à la théorie des dominos.

"Domino" ile sabaha kadar yayındayız.

Avec "Domino", nous sommes à l'antenne jusqu'à l'aube.

"Domino" ile şafak sökene kadar yayında olacaksınız.

Avec "Domino", nous sommes à l'antenne jusqu'à l'aube.

Bu sabah Graceland'i gördük ve bu gece, Fats Domino'nun New Orleans'taki evini göreceğiz!

Whoo... on a vu Graceland ce matin... et ce soir, on aura vu la maison de Fats Domino à la Nouvelle-Orléans!

Mah-jong dükkanı. Domino ile iskambil falı karışımı bir şey.

Un endroit où on joue au mah-jong, une variété de poker.

Bu gecenin sonunu görür gibiyim. Korkarım domino oynayacağız.

On va jouer aux dominos.

Domino'ya bak.

Occupez-vous de Domino.

- Domino'yu buna karıştırma! Mmm. James?

- Laissez Domino en dehors de ça!

Domino.

Excusez-moi.