Fausta Çeviri Fransızca
57 parallel translation
Güven bana, Fausta, tamam mı?
Aie foi en moi, Fausta, veux-tu?
Ya Fausta, o iyi mi?
Et Fausta, va-t-elle bien?
Licinius'un cinayetinden birkaç ay sonra, Fausta, esrarengiz bir şekilde saunada bogulmuş halde bulundu.
Quelques mois après le meurtre de Licinius, on retrouva Fausta mystérieusement étouffée dans son bain.
Fausta, sence de kısa olmuş, değil mi?
Fausta... Elle est trop courte, non?
- Anne, Fausta'nın kanaması var yine!
Maman, elle saigne encore!
Fausta Isidora Janampa Chauca.
Fausta Isidora Janampa Chauca.
Benzer vakalarla karşılaştığım olmuştu ama Fausta'dan daha yaşlı ve plasenta previa'sı olan kadınlarda rastladım.
Je l'ai déjà observé, mais chez des femmes plus âgées que Fausta.
Yani Fausta'nın durumu farklı.
Avec un placenta prævia, ce qui n'est pas son cas.
Fausta'nın vajinasında yumru kök bulunuyor.
Fausta a un tubercule dans le vagin.
Fausta terörizm sırasında doğdu.
Y avait le terrorisme quand elle est née.
Yeğeninizin vajinasında patates olduğunu biliyor muydunuz?
Vous saviez que Fausta avait une pomme de terre dans le vagin?
Fausta'nın rahminde iltihaplanma oluşmuş.
Son utérus est enflammé.
Gir, Fausta, gir içeri.
Entre, Fausta.
- İsmim Fausta.
Je suis Fausta, madame.
Fausta Isidora. Bayan Fina bana dedi ki...
Fausta Isidora.
Fausta, gitme!
Fausta, ne t'en va pas.
Fausta, biri seni çağırıyor!
Fausta, on t'appelle!
Evet, Fausta kabul edilirse gideceğim.
Bien sûr, si "Fausta" est sélectionné.
Hoş geldin sevgili Fausta!
Bienνenue, chère Fausta...
Fausta.
Fausta.
Kedici bayan Sonia, mutlu adam Danny Ryan, Fausta, Bay K Owen ve Yolanda.
La femme aux chats, Sonia. Le type heureux, Danny. Ryan, Fausta, M. K,
- Fausta vurmak hakkında ne konuştuk?
Fausta, qu'a-t-on dit sur le fait de frapper les gens?
Owen bana bira almak istiyor ve Fausta bacaklarını gerip topu atınca "İşte geliyor bebek." diyor.
Owen m'a forcé à lui acheté une bière et politiques ambiguës de Fausta ce retour de balle et cris, "voilà le bébé"
Telefon numarası yazıyor. Soy Fausta.
Oh, il y a un numéro de téléphone!
Sonia, biraz kırıcı oluyorsun, ama Fausta senin de kendine olan hayranlığını belirtmeden geçemeyeceğiz.
Tu exagère un peu, mais Fausta, à un moment, il va falloir qu'on parle de ton narcissisme.
Merkezî arama alanımız, Fausta'nın evinin etrafının bir üçgeni olacak.
Notre zone centrale de recherche sera un triangle autour de la maison de Fausta.
- Fausta'nın resmi ne arıyor burada?
C'est quoi cette photo de Fausta?
Affedersin, etrafımda sen olunca Faustaca konuşmak biraz zor oluyor.
Désolée, quand je suis avec toi, c'est dur de ne pas parler Fausta.
Fausta, bu çok hoş.
Oooh, Fausta, c'est très charmant.
Aslında nadiren bir tartışmada Fausta'nın tarafında bulunurum çünkü dediklerini anlayamama gibi bir durumum var.
Tu sais, je me suis rarement trouvé du coté de Fausta lors d'un débat parce que j'ai tendance à ne pas comprendre ce qu'elle dit.
Neden Fausta'yla kuyumu kazıyorsunuz ki?
Pourquoi toi et Fausta devez toujours saper mon autorité?
Sonia, Yolanda, Fausta siz de cehennemde nerede buluşacağınızı tartışın.
Sonia, Yolanda, Fausta. Vous devriez discuter de votre lieu de RDV en enfer.
Fausta benim yerime seviyor.
Fausta? Elle l'a fait pour moi.
Fausta, yemek pişirmekte iyi misin?
Fausta, Etais-tu bonne cuisinière?
Fausta, iyi bir anne olma doğrunla beslenme arasında bir bağ kurduğunu seziyorum.
Bien, Fausta, je sens que vous rattachez la nourriture à la validation du fait d'être une bonne mère.
# Fausta bunu bana yaptı #
Fausta a cuisiné ce repas pour moi
Bence Fausta egosuna bir şeyler yapabilir.
Je pense que Fausta pourra travailler un peu plus sur son ego.
- Ryan, sana ilk seansından sonra seni gebertmek istediğinde Fausta'ya verdiğim tavsiyenin aynısını... -... sana da vereyim.
Ryan, Je vais te donner le même conseil que j'ai donné à Fausta quand elle voulait te "fusilarte"
Fausta, teselli ödülü olarak verdi.
Ouais. Fausta me l'a donné comme prix de consolation.
- Fausta, bu pasta çok leziz.
Ce gateau est délicieux, Fausta.
Fausta "Sırada ben varım" demeseydi ben de mutlu olurdum.
J'aurais préféré que Fausta ne dise pas, "Je suis la suivante"
Fausta benimdir.
Fausta est à moi.
Fausta gerçek miydi yoksa tatlı bir sanal karakter miydi? " diye düşünürdüm.
Fausta était-elle réelle ou juste un adorable personnage de synthèse? "
Fausta ne içiyor mesela?
Qu'est-ce qu'elle prends, Fausta?
78'lik skor onunla Fausta arasındaydı.
Le 78 était pour lui et Fausta.
Wyatt'ı cidden seviyorsan, Fausta'yla birlikte olmasına izin verirsin.
Si tu l'aimes réellement, tu le laissera aller voir Fausta.
- Fausta, tatlım fikirlerin, yazıya dökülünce bir şekilde değerini kaybediyor.
La puissance de ton idée est un peu amoindrie par l'orthographe.
Bu yüzden bayıldı.
Fausta s'est évanouie.
Fausta, gitme Fausta!
T'en va pas.
Soy Fausta.
( sonnerie ) Soy Fausta.
- Soy Fausta.
Soy Fausta