Gelmiyor musun Çeviri Fransızca
913 parallel translation
Sen gelmiyor musun?
Vous n'entrez pas?
Gelmiyor musun?
Tu ne descends pas?
Sen gelmiyor musun Tim?
" Tu ne viens pas, Tim?
Gelmiyor musun? - Hayır.
- Tu ne viens pas?
- Ama bizimle gelmiyor musun?
- Vous ne venez pas avec nous? - Pas tout de suite. Allez-y, John.
Babam sana veda etmemi söyledi. Bizimle gelmiyor musun?
Papa m'a dit de te dire au revoir.
Bizimle gelmiyor musun?
Dis... Tu ne viens pas avec nous?
Sence de buraya çok sık gelmiyor musun Thea?
Ne venez-vous pas ici trop souvent?
Gemiye gelmiyor musun, Hitihiti?
Vous montez à bord, Hitihiti?
- Gelmiyor musun?
- Tu ne pars pas?
Bizimle gelmiyor musun?
Tu ne montes pas?
- Yukarı gelmiyor musun?
- Tu ne montes pas?
Gelmiyor musun?
Tu ne viens pas?
- Bizimle gelmiyor musun? - Hayır.
- Vous ne venez pas avec nous?
Gelmiyor musun, Abe?
On rentre?
- Gelmiyor musun?
- Tu ne viens pas? - Je ne mettrai pas un pied dehors
Bizimle gelmiyor musun?
Vous ne venez pas?
- Sen gelmiyor musun?
- Vous ne venez pas?
Geliyor musun, gelmiyor musun?
Alors, tu te décides?
Hadi kardeşim. Geliyor musun, gelmiyor musun?
Vous montez, ou vous ne montez pas?
- İçeri gelmiyor musun?
- Vous ne venez pas?
Yemek yemeye gelmiyor musun?
Tu veux manger?
- Bizimle gelmiyor musun?
- Vous ne venez pas avec nous?
Yani sen gelmiyor musun şimdi?
Alors, tu ne pars pas?
Yatağa gelmiyor musun, Johnny?
Tu viens te coucher?
Geliyor musun, gelmiyor musun?
Alors, tu entres ou tu restes dehors?
Sen kiliseden gelmiyor musun?
- Tu viens de l'église, non?
Sen de gelmiyor musun?
- Tu ne viens pas?
- Yatağa gelmiyor musun, hayatım?
Tu ne viens pas au lit?
Rıhtıma gelmiyor musun?
On ne vous voit plus à la plage.
- Sen gelmiyor musun?
- Tu ne viens pas?
- Bu akşam gelmiyor musun yani?
Tu y vas, ce soir?
Maça gelmiyor musun?
Tu ne viens pas au match?
Gelmiyor musun?
Vous ne venez pas?
Pekâlâ, Las Vegas'a geliyor musun gelmiyor musun?
- Tu viens à Las Vegas, ou pas?
Gelmiyor musun Melanie?
Vous venez, Mélanie?
Geliyor musun, gelmiyor musun?
Tu viens ou pas?
İçeri gelmiyor musun?
Vous entrez?
Geliyor musun gelmiyor musun? "
"Tu entres ou tu restes dehors?"
Eee, Max, geliyor musun, gelmiyor musun?
Donne-lui un café. Alors, Max? Tu viens nous applaudir?
Sen gelmiyor musun amca?
Tu viens pas, tonton?
Yatağa gelmiyor musun?
Tu ne viens pas te coucher?
Ganga'da yıkanmaya gelmiyor musun?
Tu ne vas pas te baigner dans le Gange aujourd'hui?
Eee, geliyor musun, gelmiyor musun?
Vous venez, oui ou non?
- Sen bizimle gelmiyor musun?
- Tu ne viens pas avec nous?
Bu, gelmiyor musun demek?
Tu ne veux pas venir?
- Tatlım, geliyor musun gelmiyor musun?
- Tu viens, oui ou non?
Geliyor musun gelmiyor musun?
Alors, tu viens quoi!
- Buraya gelmemeli.. - Geliyor musun gelmiyor musun?
- Vous ne devriez pas...
Geliyor musun gelmiyor musun?
- Alors?
- Gelmiyor musun?
Oui!
gelmiyor musunuz 16
gelmiş 30
gelmişsin 38
gelmiyorsun 22
gelmiyor 63
gelmiyorum 79
gelmiyor mu 21
gelmiyorlar 18
gelmiş 30
gelmişsin 38
gelmiyorsun 22
gelmiyor 63
gelmiyorum 79
gelmiyor mu 21
gelmiyorlar 18