Giyiniyorum Çeviri Fransızca
128 parallel translation
Sıkı giyiniyorum.
Je m'habille chaudement.
Şurada giyiniyorum.
Je vais m'habiller.
Süslü giyiniyorum diye bazıları yanlış fikirlere kapılıyor.
Il y en a qui ne doutent de rien!
- Giyiniyorum.
- Je m'habille.
Yemin ederim kalkıyorum. Giyiniyorum. Yemin etmezsen gidiyorum.
Sinon, je te jure que je m'habille et que je sors.
Bak, böyle giyiniyorum çünkü tarlada çalışıyorum.
Je m'habille comme ça parce que je travaille dans les champs.
Giyiniyorum.
- Je m'habille.
- Anlamı "Gezinti". "Gezinen" demektir, aman her neyse, ben giyiniyorum.
Ça veut dire avoir marché, mais qu'importe, je m'habille.
Larry'le buluşmak için giyiniyorum.
Larry m'attend. Quoi?
- Giyiniyorum.
- C'est ce que je fais.
Giyiniyorum.
Je m'habille.
- Ne yapıyorsun? - Giyiniyorum.
- Qu'est-ce que tu fais?
Senin yüceliğinde giyiniyorum, Ruhumun üzerinde kanatlarını açması için Allahım.
enveloppée dans ta gloire qui étend ses ailes sur mon âme.
Aradan 20 yıl geçti. Bir penguen gibi giyiniyorum.
Ca fait 20 ans que je refuse de m'habiller en pingouin.
Şov için giyiniyorum, çünkü bunu hep profesyonelce yaptım.
Je m'habille pour aller à un spectacle, parce que je l'ai toujours fait professionnellement.
Bir oyuncak gibi giyiniyorum.
Je suis habillé en aventurier.
Kesinlikle daha iyi giyiniyorum.
Et d'une élégance sans pareille.
Olabildiğince hızlı giyiniyorum, Tanrı aşkına.
Je m'habille aussi vite que je peux, merde!
Şu an giyiniyorum. Kapılar açık.
La porte est ouverte.
Giyiniyorum.
- Je vais m'habiller.
Mahalle de kötü. Neyse ki, tarafsız çete rengi giyiniyorum. Yoksa, silahımı çekip, bir polis vurabilirdim.
Avec les bandes... sans mes fringues de couleurs neutres, c'était la baston.
- Giyiniyorum.
- Je me rhabille.
Giyiniyorum.
Je ne suis pas habillée.
Tam olarak ne diyorsun... Benim gibi bir adam olmamalısın diyorum Çünkü aptal saçlarım var... Ve komik giyiniyorum, doğru mu?
Au fond, tu dis que... t'aimerais pas un gars comme moi parce que mes tifs sont ridicules... et que je m'habille bizarrement, c'est ça?
Ben giyiniyorum.
Je vais m'habiller.
Dur bakalım, neden yaşlı bir hanım gibi giyiniyorum?
Pourquoi je joue la vieille dame?
Giyiniyorum. Bir dakika.
Une seconde, je me rhabille.
Üstümü giyiniyorum.
Je m'habille!
Üstümü giyiniyorum, tamam mı?
Mais je dois m'habiller! Compris?
Eski erkek arkadaşlarımızın kıyafet yığınından giyiniyorum, İlginç yerlerde kıllarım var bir de penisim var.
Je porte les fringues laissées par nos ex-copains, j'ai des poils à des endroits inhabituels et j'ai un pénis.
Artık hep böyle giyiniyorum.
Je m'habille toujours comme ça.
Sadece giyiniyorum.
- Rien. Je me déguise.
O kadar uzun bir süredir olmadığım birisi gibi giyiniyorum ki altındaki kişiyi sevmezsin diye çok korkuyorum.
Je me déguise en quelqu'un d'autre depuis si longtemps... J'ai peur que tu n'aimes que le déguisement.
"İyi Kötü ve Çirkin" deki... pançosundan giyiniyorum.
"Pour Une Poignée de Dollars", et... "Le Bon, La Brute, et le Truand".
Aslında ben de Hristiyanım. Sadece iyi giyiniyorum.
En fait... je suis moi-même chrétienne.
Ama iyi giyinmek için... Tamam, iyi giyiniyorum!
euh, bien habillé oui, bien habillé.
Bugün senin günün. Senin şerefine doğum günü kostümümü giyiniyorum.
Pour feter ton anniversaire, j'ai mis ma tenue d'Eve.
Hayır evde dolanırken böyle giyiniyorum.
Non, c'est ce que je porte quand je traîne à la maison.
Böyle giyiniyorum çünkü ben bir ev kadınıyım. ... ki bu çok güzel ve bunu seviyorum. Ama her zaman ev hanımı gibi giyinmek istemiyorum.
Je m'habille comme ça parce que je suis une femme au foyer, et c'est génial, j'adore ça, mais je ne veux pas m'habiller comme une femme au foyer.
- Tepeden tırnağa şık giyiniyorum.
Mais sans oublier de rester bien sapé.
tamamen siyah giyiniyorum!
Je ne porte que du noir!
Giyiniyorum.
Je m " habille.
Bunları seviyorum da giyiniyorum, moda oldu diye değil.
Je les porte parce que ça me plaît.
Tanrım. Sporcular gibi giyiniyorum.
Mon Dieu, on dirait les vêtements de Jeremy Clarkson.
Biraz ince giyiniyorum ama olsun...
Ouais, tu sais, les plus courtes sont les meilleures...
Ben de giyiniyorum kapıya koşuyorum ve benim tür'sürü'orada. Ve orada, kapıda, 300 koyun beni görmeye gelmiş.
"Pasic, une visite!" Je m'habille, je cours vers la porte et là, tous mes moutons sont devant la porte, trois cents moutons sont venus me voir
- Giyin! - Giyiniyorum.
- Habille-toi!
Sence çok mu tahrik edici giyiniyorum?
Tu crois que je m'habille de façon trop provocante?
Üzerimde bir şey yok, giyiniyorum.
J'étais tout nu, je m'habillais.
Niye mi takım elbise giyiniyorum?
Pourquoi je porte un costume?
- Hayır, giyiniyorum.
Je m'habille.