Good Çeviri Fransızca
1,265 parallel translation
Yanımdan ayrılma, tamamsın Söyle!
If you stick with me it s all good Sing!
İyi yemekleri sakladıkları Yerleri biliyorum
I know the hot spots Where they got good grub
Good morning. Booth bunun nası çalıştığını biliyor mu?
Est-ce que Booth sait comment ça marche?
Uh, Susan'nın gerçekten iyi haberleri vardı. Uh, Susan just had some really good news. - Pardon.
Susan nous donnait une excellente nouvelle.
Kutlamalar başlasın. İşi kaptın mı?
Celebrate good times, come on
Matt Damon imzalı : Good WiII Hunting.
"Good Will Hunting" par Matt Damon.
Günaydın Vietnam. Bugün herkes nasıl?
Good morning Vietnam!
"Benden vazgeçme" - Çok güzel söylüyor, değil mi?
- He sounds good?
" Güzel Zamanları Kutlayalım.
" Celebrate good times.
oh this is a good one
Oh celle-ci est bien!
# For he's a jolly good fellow #
# For he s a jolly good fellow #
Üzgünüm, doktor odasında, "Good Times" izliyordum.
Désolé, je regardais Good times dans la salle des docteurs.
SG-TURK Çeviren :
Saison 8 - Episode 13 It's good to be King Transcript :
- Nerede? Good Hope Burnu'nun hemen açığında.
Juste après Falklands.
Good Year Zeplin kazası mı oldu?
Le bonhomme Michelin a explosé?
Sanırım bu cümle sadece "Good Will Hunting" te işe yarıyor
J'ai peur que cet argument ne marche que dans "Will Hunting".
Çök dizlerinin üstüne Omuzlarının üstündeki kafayı kullan
Get down on your knees Get a good head on your shoulders
Çök dizlerinin üstüne! Omuzlarının üstündeki kafayı kullan!
Get down on your knees Get a good head on your shoulders
Onu Good Shepherd Evine tıkmak zorunda kaldık.
On a dû la coller à l'asile de vieillards
Her gün İngilizlerin bir şeylere "Jok güzel" demesini dinleyip durmuş.
Pendant toute la journée il les entendrait dire... 'Jolly good'( drôlement bon ) ceci et'Jolly good'cela.
Tek hatırladığı şey "Jok güzel" di.
Tout ce dont il s'est souvenu était'Jolly good'.
Buradan geçen memurlar bile "Jok Güzel" Singh diyerek gülüp geçerler.
Même les officiers qui passent à côté ici disent... 'Jolly good Singh'rient et repartes.
Jok Güzel Singh'e de veda edemedim zaten.
Oh, je n'ai pas même dit au revoir à Mr Jolly good.
Hoşça kal ile ne demek istiyorsun?
Qu'est ce que tu entends par "Good-bye"?
Sadece Good Times izlerdik. Her şeyin yanıtı gibiydi.
On se contente de trouver les solutions en regardant "Good Times".
Güzel.
- Good.
5 yaşında öksüz kaldım. Bir gemide kaçak yolculuk yaparak geldim.
Orphelin à l'âge de 5 ans, embarqué clandestinement sur le Good Ship Lollipop.
Birazcık * Good Will Hunting durumu. ( filim, Türkçesi : canım dostum )
Un petit peu "Will hunting".
- Sokak adı MC Dunn-Good.
Son fils est Marcus Dunn.
Dunn-Good Spookstreet teğmeni.
Nom de rue : MC Dunn-Good.
Marcus Dunn. Namı diğer MC Dunn-Good.
Marcus Dunn, alias MC Dunn-Good.
That 70's Show 8.Sezon 8.Bölüm "Cici Misafir"
That 70's Show - Saison 8 Episode 08 "Good Company"
the same as I love you you'll always love me too this love isn't good unless it's me and you box after box and you're still by my side the weather is changing and breaking my stride
the same as I love you you ll always love me too this love isn't good unless it s me and you box after box and you re still by my side the weather is changing and breaking my stride
Ben sizin Violent Femmes ten "Good Feeling" i çalabilip çalamayacağınızı merak ediyordum.
Je me demandais si vous pouviez jouer "Good Feeling" des Violent Femmes.
Biliyorum büyük ihtimalle sizin repertuarınızda yoktur, ama ben evleniyorum ve nişanlım sizi kiralamak istiyor, ama bunu sizin "Good Feeling" i çaldığınızı duymadan önce imzalayamam çünkü bu bizim şarkımız, ve eğer bizim şarkımızı çalamazsanız nasıl bir düğün grubu olursunuz değil mi?
Je sais que ce n'est probablement pas dans votre répertoire, mais je vais me marier et mon fiancé veut vous engager comme groupe, mais je ne peux pas accepter avant de vous avoir entendu jouer "Good Feeling", parce que c'est notre chanson. et quel sorte de groupe pour mariages seriez-vous si vous ne savez pas jouer notre chanson, pas vrai?
Um, Lily nin senin notaları ve sözleri indirmene ihtiyacı var. "Good Feeling" için ve onu buraya getir, şimdi.
Lily veut que tu télécharges les partitions de "Good Feeling" et que tu les amènes ici... tout de suite.
# For He's A Jolly Good Fellow. #... ve odaya girdi.
"Car c'est un bon camarade". Et il est entré.
Günaydın, Vietnam!
Good morning, Vietnam!
Günaydın, Vietnam!
Good morning Vietnam!
Jeannıe'yı bıraktığım yer... - Connecticut'taki yer. Evet.
{ \ cHFFFFFF } Things were good When we were young
Tommy karısıyla uğraşıyor ve mali durumu rezalet.
{ \ cHFFFFFF } Things were good When we were young
Dalga geçiyor, değil mi? Bazen bir şey görürsünüz ve hızlı karar vermeniz gerekir.
Now we grieve'cause now is gone things were good when we were young, with my teeth locked down
İnsanlar bize karşı aslında, iyiydiler o zamanlar, biz bunu kabul etmiyorduk.
People were good with us but not ammettevamo.
Biz, genellikle şirketlere karşı yeterince iyiydik onlar, bizi iki ya da üç defa yemeğe çıkardılar.
We were pretty good with the labels and we brought to dinner two, three times.
Good-bye.
Au revoir.
Bunlarda neyin nesi?
* Been an awful good girl... *
- Merhabalar Jok Bey.
Jolly good
Elveda.
Good bye...
Lütfen durma. O çok yakışıklı biri.
- Il est sent good @
That 70's Show çeviri : tümör Sezon 8 Bölüm 11 "İyi Eski Moda Aşık"...
That 70's Show - Saison 8 Episode 11 "Good Old Fashioned Lover" Traduction par Guzo Synchro par DaddyK!
Bu durumda da göğsü ağrıyan bir adam ve bir otobüs dolusu çocuk vardı. Ben de kararımı verdim. Çocukların renklerini düşünmedim.
I can see the blood of a thousand men who have come and gone now we grieve'cause now is gone things were good when we were young is it safe to say?