Gustaf Çeviri Fransızca
32 parallel translation
Yedi yıldır mutluca evli olan Gustaf Meyerheim birden... " Yedi yıl!
Gustaf Meyerheim, heureux en ménage depuis 7 ans, soudain... " Sept ans!
Gustaf Meyerheim, Leipzig'li deli âşık kurbanlarından birini korkuturken.
C'est Gustaf Meyerheim, l'amant fou de Liepzig... terrorisant une de ses victimes. C'est beau, hein!
Muhteşem bir şeye rast gelirseniz, başka bir Gustaf Meyerheim...
Mais un cas spectaculaire? Un nouveau Gustaf Meyerheim?
- Gustaf amcam Cenevre'de.
- Oncle Gustaf est à Genève.
Çok iyi arkadaşlarınızı düşünün, De Ceressay'ler... Paris sosyetesinin incileri, sevgili Prens Gustaf ve güzel eşi...
Vos très bons amis, les Ceressay... le nec plus ultra de la société Parisienne, le cher Prince Gustave et sa charmante épouse...
.. Gustaf'ı tanırsın, Kurt.. O bir yaşlı adamdı, bir yaşlı adam gibi araba kullanırdı..
Tu connaissais Gustaf : un vieil homme, qui conduisait comme un vieil homme.
Gustaf öldü, Sten'in babası.
Gustaf est mort. Son père.
Gustaf bir araba kazasında öldü.
Gustaf est mort dans un accident.
Gustaf Torstensson'un arabası.
La voiture de Gustaf Torstensson.
Gustaf Torstensson'un arabasını inceledin.. .. ve anahtarın kaza sırasında düştüğünü sanmıyorsun.
Tu as examiné la voiture de Torstensson et selon toi la clé n'est pas tombée pendant l'accident.
Gustaf Torstensson üzerinde.. .. başka bir otopsi istemek için yetkin yok, bunu biliyorsun..
Tu n'avais pas le droit de demander une autre autopsie, tu le sais.
Tamam Gustaf Torstensson'un, kaza günü.. .. Farnholm Castle'da olduğunu belirledik.
On a déterminé que Gustaf Torstensson était au Château Farnholm le jour de l'accident.
Gustaf Sten'in acı olayıyla ilgi bir durum.
Cette histoire avec Gustaf et Sten est horrible.
Gustaf'ın o gün sizinle neler yaptığını anlatır mısınız?
Pouvez-vous... me dire ce que vous avez fait avec Gustaf ce jour-là?
Gustaftam olarak sizin için ne iş yapıyordu?
Que faisait Gustaf pour vous, exactement?
Gustaf ve Sten büyük kayıplar. Kişisel olarak da, profesyonel olarak da.
Gustaf et Sten vont nous manquer, à la fois personellement et professionnellement.
Gustaf'a hayır işlerinde yardım ediyordu.
Il aidait Gustaf avec la fondation.
Gustaf çok yoruluyordu.
Gustaf était de plus en plus fatigué.
Gustaf yanlız mı yaşıyordu?
Et Gustaf vivait seul?
Buranın tek anahtarı Gustaf'daydı.
Gustaf était le seul à avoir la clé.
Sten bana Gustaf'ın araba anahtarını vermişti.
Sten m'a donné les clés de Gustaf.
Gustaf zengin miydi?
Gustaf était-il très riche?
Odanın Gustaf'ın parasının yetmeyeceği.. .. kadar çok ikonlarla dolu olduğunu söylemiştin.
La pièce était pleine d'icônes, plus que Gustaf ne pouvait s'offrir.
Tek anahtarı Gustaf'daymış Belki bir tanesi de Sten'de olabilirmiş.
Une clé avec Gustaf et peut-être une avec Sten.
Yani o kağıtları Sten almış olabilir, ya da Gustaf kendisi almış olabilir.
Donc Sten ou Gustaf auraient pu emporter les dossiers.
Sten ve Gustaf Torstensson.
Sten et Gustaf Torstensson.
Gustaf da işin içindeydi. Sanırım korktu. Harderberg onu öldürdü.
Gustaf était au courant, il a pris peur et Harderberg l'a fait tuer.
Evet, saatine dikkat et Gustaf. Hiç haberin olmaz.
Gustaf, vérifie qu'il t'ait pas piqué ta montre.
Gustavlar subay ve astsubaylarda.
Gustaf aux officiers et sous-offs.
Gustaf Meyerheim, Leipzig'li deli âşık.
Gustaf Meyerheim l'amant fou de Liepzig.
Gustaf Torstensson - Dil kemiği dört yerinden kırılmış.
L'hyoïde est fracturé à quatre endroits.
O daha çok Gustaf'ın ilgi alanındaydı.
C'était surtout le domaine de Gustaf.