Görünüşe bakılırsa Çeviri Fransızca
1,891 parallel translation
Görünüşe bakılırsa, hazır değilmişim ki bu arada tamamen hazırım.
Apparemment, je suis pas prêt pour ça, alors que je le suis.
Demek istediğim, Görünüşe bakılırsa bir salatası varmış.
Elle prétend avoir mangé une salade.
Görünüşe bakılırsa, klasik motosiklet şovunda çılgın bir hayranı El Diablo'yu yolun dışına çıkartmış. Omzunu incinmiş.
Un cinglé a renversé El Diablo durant l'exposition.
Görünüşe bakılırsa, 5 km uzaklaşınca, yetki alanımız bitiyormuş. Sahil koruma, bizi, alt güvertede minik, penceresiz bir kamarada tecrit etti.
À plus de 5kms de la côte, c'est hors de notre juridiction, les gardes-côtes nous ont donc enfermés dans une petite cabine sans fenêtres sur un pont inférieur.
Evet, görünüşe bakılırsa, orasına, denizcilikte kusman için seni gönderdikleri yer demek.
Il semblerait que ce soit un terme maritime pour "pièce où on peut vomir".
Görünüşe bakılırsa, pistte bir misafirimiz var.
On dirait qu'on a un invité sur la piste.
Görünüşe bakılırsa, buz dağının içinde biri var.
Il semblerait qu'il y ait quelqu'un congelé dans la glace.
Görünüşe bakılırsa, ne zaman büyük bir savaş çıksa, zar zor hayatta kalmışsınız. Yani çoğu savaşı kaybetmişsiniz.
À chaque bataille, c'est à peine si vous vous en sortez vivants.
Tuvaleti temizledim,... haber arabasını yıkadım, hava durumlarını sunan kadın için ayakkabı taşıdım,... çünkü görünüşe bakılırsa ayakkabısındaki kayış onun koca bileklerini kesmiş ve kanal yeni bir spor spikeri tutmuş...
J'ai nettoyé les toilettes, lavé le van des news, rendu des chaussures pour la dame météo car apparemment, la sangle lui coupait la cheville, et ils ont engagé un nouveau journaliste sportif.
Görünüşe bakılırsa, burada da yok!
Je suis certain qu'il n'y en a pas ici!
Görünüşe bakılırsa, birisi kadınla yumruklarını kullanarak konuşmuş.
Quelqu'un semble avoir eu une discussion musclée avec elle.
Görünüşe bakılırsa, kocası kadının solunum cihazıyla bağını koparmış.
Il semble que le mari l'ait débranchée.
Görünüşe bakılırsa bu adamın koca bir koleksiyonu varmış.
Vu celui-là, ce type a l'air d'avoir toute la collection.
Görünüşe bakılırsa kardeşiniz bir kahraman gibi mücadele etmiş ama yenik düşmüş ve göğsünden ölümcül bir bıçak darbesi almış.
On dirait que votre frère s'est battu comme un héros. Mais il a été vaincu et a subi une blessure mortelle à la poitrine.
Görünüşe bakılırsa katilimizin bir amacı varmış.
On dirait que notre malfaiteur avait des projets.
Görünüşe bakılırsa hâlâ Miami'de.
On dirait qu'il est toujours à Miami.
Camden'da bir hortum daha görüldü ve görünüşe bakılırsa dahası da var Kızım mıydı o?
Une autre tornade a été signalée à Camden, et il semble que ça ne s'arrêtera pas là. C'était ma fille?
Görünüşe bakılırsa, suçluların suçluları ispiyonlaması Camden'da, herkesin oynadığı...
En fait, depuis toujours, les criminels s'amusaient à se balancer.
Görünüşe bakılırsa Randy'le benim içimizdeki iyiliği görüyordu. Oscar'ı da iyi yapmak istedi.
Il semblerait qu'à nous observer, O-Scar eut envie de faire le bien.
Görünüşe bakılırsa bütün köy onu arıyor olmalı.
Tout le village la recherche.
Görünüşe bakılırsa yerliler bir süre önce burayı terk etmişler.
Les villageois doivent être partis depuis un moment. Oui.
Görünüşe bakılırsa, yeterince iyi.
- Bien, apparemment.
Görünüşe bakılırsa, bir kavgaya karışmış.
S'il te plaît dis-moi que tu n'es pas dans la même situation avant que je fasse une crise cardiaque.
Görünüşe bakılırsa, uzağa gitmiş olamaz.
As-tu parlé à tes parents à propos de... tu sais? - Non.
Yok. Görünüşe bakılırsa üstünde kimlik de bulamayacağız.
Non, et vu son état, on ne trouvera pas d'identité non plus.
Görünüşe bakılırsa Lucas avcıdan çok av olmuş.
On dirait que Lucas était plus hanté que ce qu'il hante lui même
Görünüşe bakılırsa, şimdi o buradan dışarıda olan bir hayalet çünkü avatarı dünden beri hiç kımıldamadı.
Sauf que maintenant, c'est apparemment un fantôme qui en est sorti puisque son avatar n'a pas bougé depuis hier.
Görünüşe bakılırsa bana 100 dolar borçlusun.
Tu me dois 100 dollars.
Görünüşe bakılırsa uzun zamandır buraya uğramamışsın.
Vous n'êtes pas venu depuis longtemps.
Görünüşe bakılırsa az önce yolculuk bileti kazandı.
On dirait qu'ils viennent d'obtenir leur carte d'embarquement.
- Görünüşe bakılırsa Jury'nin Mayalarla olan mücadelesinde desteği olacak. - Hangi cehennemdesin sen?
- T'es où, bordel?
Görünüşe bakılırsa önce sen ona bir makas saplamışsın.
Après que tu l'aies planté avec des ciseaux.
- Evet. Görünüşe bakılırsa, bu ailenin içinde bazı sırları sürekli olarak saklayanlar var.
Oui, apparemment il y a certains membres de cette famille qui gardent toutes sortes de secrets.
Yıl dönümünüzü mü? Hayır! Kiralamak istediğim galeriden beni geri çevirdiler çünkü görünüşe bakılırsa yeterince fantastik ünlü müşterim yokmuş.
On m'a refusé la galerie que je voulais louer car je n'ai pas assez de clients célèbres.
Görünüşe bakılırsa Leydi B. her şeye sahip olmaya kararlı.
On dirait que Lady B. est déterminée à le faire.
Görünüşe bakılırsa Küçük J. kendi modasını başlatmış. Arkasına hedef tahtası takarak.
Regardez comme Little J vient juste de créer une nouvelle tendance en portant une cible dans son dos.
Görünüşe bakılırsa bir fildişi kule fırtınaya yakalandı.
Il semble que seulement une tour d'ivoire a été pris d'assaut ce soir.
Görünüşe bakılırsa ölüm anı.
C'est arrivé perimortem.
Görünüşe bakılırsa feneri ve kamerayı Kip tutuyormuş.
On dirait que Kip tient la lampe de poche et la caméra.
İkisiyle de beraber oldum. Ama görünüşe bakılırsa ikisi de seks için para verdiklerini unutmuş.
Je me suis fait les deux, mais ils semblent oublier qu'ils avaient payé pour le sexe.
- Görünüşe bakılırsa, müşteri yorumları senin yerine konuşuyor.
- Tes critiques parlent d'elles-mêmes.
Görünüşe bakılırsa, müşteri yorumları senin yerine konuşuyor.
Tes critiques parlent d'elles-mêmes.
Görünüşe bakılırsa çok fazla kişi burada mutlu. Sadece kendi payımı yapmaya çalışıyorum.
Bien des gens ont l'air heureux ici.
Görünüşe bakılırsa, bunu elektronik panelin üzerine yerleştirip birkaç kez çevirdiğinde direksiyonun başına geç.
Apparemment, tu le mets sur une serrure électronique, lui donne quelques tours. Essaye de prendre le volant.
Görünüşe bakılırsa bütün bunları şu tiki çocuk Mike McKowski başlattı.
Il semblerait que Mike McKowski soit à l'origine de tout ça.
Helen, görünüşe bakılırsa yapılan şu eşek şakasının sorumlusu Timothy'miş.
Helen, il semblerait que Timothy soit responsable de cet affreux canular.
Görünüşe bakılırsa karım olursan, sözümü tutmuş olacağım.
Soyez ma femme, pour les apparences uniquement, et ma promesse sera tenue.
Ve görünüşe bakılırsa da bulmuş.
On dirait bien qu'il en a trouvé un.
Görünüşe bakılırsa, bunu zor yoldan halledeceğiz.
On dirait qu'on va devoir prendre les grands moyens.
Görünüşe bakılırsa, öldürüldü.
Il semble qu'elle ait été assassinée.
Görünüşe bakılırsa, herkes biliyordu.
Apparemment, personne.