English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ M ] / Müsaadenle

Müsaadenle Çeviri Fransızca

599 parallel translation
Ayrıca müsaadenle şunu da söyleyeyim : Tek kadına bağlanacak adam değilim, hiç olmadım ve olmayacağım.
Et dis-toi bien que je ne suis pas l'homme d'une seule femme et que je ne le serai jamais.
Müsaadenle, Julia.
Excuse-moi, Julia.
Müsaadenle, hemen geleceğim.
Permettez, Howard, je reviens.
Müsaadenle, anne.
Excusez-moi, mère.
Müsaadenle.
Excusez-moi.
- Müsaadenle.
Ann!
- Şimdi müsaadenle. - Tamam.
Si vous voulez bien m'excuser...
Müsaadenle Linda.
Pardon, Linda.
- Yo, oradan doğacak müsaadenle.
- Pardon! C'est là.
- Yalnız müsaadenle önce ben çıkacağım kürsüye, Sezar'ın niçin öldüğünü açıklamak için.
- Pardon, je prendrai la parole en premier en donnant nos raisons.
- Müsaadenle bundan şüpheliyim.
- Permets-moi d'en douter.
- Peki. Müsaadenle.
Bien sûr, excusez-moi.
- Müsaadenle.
- Avec votre permission.
- Müsaadenle, olur mu?
- Excusez-moi.
Müsaadenle.
Excuse-moi.
Bu belirsizlikle yaşayamayız. Şimdi müsaadenle, lütfen.
Nous ne pouvons pas vivre deux jours dans cette incertitude.
Müsaadenle oğluma bir kaç şey söylemek istiyorum.
J'aimerais dire quelques mots à mon fils. Tu permets?
Müsaadenle.
Navré.
Dediğin gibi yengen dayına arzuyla bakmış ama kâhya ile yatmış! Müsaadenle.
Ta tante, elle dévorait ton oncle des yeux, puis elle couchait avec le fermier.
Ama senin de müsaadenle, ki zaten biliyorsundur, Lanet!
Mon affectation vient de toi?
Henry, müsaadenle.
Henry, s'il te plaît.
Müsaadenle.
Voulez-vous m'excuser?
Müsaadenle canım, bir şey bekliyordum.
- Quoi? - Regarde.
Müsaadenle.
Excusez-moi un moment.
Müsaadenle.
Pardon.
Müsaadenle Damien.
Excusez-moi, Damien.
Müsaadenle.
Permettez moi.
- Evet, biliyorum... müsaadenle.
- Non, pas celui-là. - Non, je sais... excusez-moi
Şimdi müsaadenle aşağı inmek istiyorum.
Maintenant, s'il te plaît, je voudrais descendre.
Müsaadenle kapıyı kilitleyeyim, canım?
Laisse-moi fermer.
- Tatlım, müsaadenle. Müsaadenle.
- Excuse-moi, chérie.
Müsaadenle.
- Si tu... Excuse-moi,
- Müsaadenle hayatım.
Excusez-moi, chérie,
Müsaadenle seni bir arkadaşımla tanıştırmak istiyorum.
Si ça ne vous dérange pas, je voudrais vous présenter a une amie.
Müsaadenle lütfen. Biraz çek bozdurmam lazım.
Pardonnez-moi, je dois changer mes chèques de voyage.
Müsaadenle!
Excuse-moi.
Müsaadenle gidip elimi yüzümü yıkayayım.
Excuse-moi, je vais aller me rafraîchir.
Müsaadenle, yemeğe gidiyorduk da.
Tu vas devoir nous excuser, nous sortons dîner.
Kendime çeki düzen vereyim, müsaadenle.
Vous permettez que j'aille me rafraîchir?
- Müsaadenle.
- Je vous en prie.
Anne, müsaadenle anlatayım.
Maman, laisse-moi te dire :
Müsaadenle sana bir şey soracağım, Al.
Je voudrais vous poser une question.
Özür dilerim, bir arkadaşım gelmiş. Müsaadenle.
Excusez-moi, mon ami est arrivé.
Müsaadenle...
Excusez-moi...
Müsaadenle.
- Juan Fernandez Soler.
Müsaadenle Bobby. Çok yorgunum.
Excuse-moi, Bobby.
Şimdi müsaadenle.
Excusez-moi!
Müsaadenle.
Je peux?
- Müsaadenle.
Excusez-moi.
Şimdi müsaadenle gitmem gerek.
Pardon, mais je dois y aller.
Şimdi müsaadenle.
Si tu veux bien m'excuser.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]