Odaklan Çeviri Fransızca
3,294 parallel translation
Şuraya odaklan.
Juste là.
Jag, Odaklan! Çocuklar!
Je me sens vraiment mal pour elle!
- Bu çok ateşli. - Denise, odaklan.
- Denise ; concentration.
Enzo'ya odaklan.
Concentre-toi!
- Çeneni kapa ve odaklan.
- La ferme et concentre-toi. - D'accord.
Sen sadece bana odaklan. - Tamam.
Sois avec moi.
Isaac, bana odaklan.
l've been wasting all my time. Isaac! Concentre toi.
Sadece odaklanın, tamam mı?
Restez bien concentrés, d'accord?
Neden buna odaklanıyorsun ki?
Pourquoi rester bloquée sur celui-là?
5 dakikanız kaldı ama., Odaklanın hadi
C'est dans 5 min, concentration.
Sana odaklan dedim!
J'ai dit de te concentrer!
Ordaki şeye odaklan.
Zoom sur ce truc.
Eskisi kadar vaizlik yapmıyorum ama kalıt programımıza odaklanıyorum şu sıralar daha çok. Eyalet Polisleri Vakfı gibi şeyler -
Je ne prêche plus autant qu'avant, désormais je m'occupe plus du programme de contribution, de choses comme l'Oeuvre de bienfaisance de la Police...
Yerinde olsam eğitime odaklanırdım.
Tu devrais te concentrer sur ta formation.
Bana odaklan.
Concentre toi.
Görüntü yakalama teknikleri üzerine odaklanıyorum.
Je me concentre sur le cadre.
Al-Harazi ve İHA'lara odaklan sen.
Garde ton attention sur Al-Harazi et les drones.
En sonunda, gözlerin nihai imgeye odaklanıp ona tutunacak.
Finalement, vos yeux se fixerons et retiendrons une dernière image.
Siz önünüzdekilere odaklanın.
Concentrez-vous sur eux.
Odaklan.
Concentrez-vous.
Kendini engelleme, önemli olan şeye odaklan.
Arrêtez de vous regarder le nombril. Concentrez-vous sur ce qui est important.
Aşağı bakma, yolun ortasına odaklan.
- Ne regardez pas en bas. Concentrez-vous sur le milieu de la voie. - Et comment je fais?
- Odaklanıyorum.
- Je me concentre sur la route. - Vous avez raison.
Odaklanın, dingin olun.
Restez concentrés, gardez votre calme.
- Odaklan Ken.
Concentre-toi.
Saldırganlığınla avucunda tut, ancak hep odaklan.
Ecrase-le de ton agression, mais reste concentré.
Odaklan, birkaç atış yap bakalım ne olacak.
Alors, concentre-toi. Tire quelques flèches. On verra bien.
- Sanattan niye nefret ediyorsun? - İşine odaklanır mısın, Shawn?
- Pourquoi détestes-tu l'art?
Maura, odaklan.
- Maura, concentres toi.
Sadece hedefe odaklanın.
Concentrez-vous sur la cible.
Kendi işine odaklan meraklı.
Occupe-toi de tes affaires. Boum.
Siz ikiniz yalnızca ilk hasta konusuna odaklanın.
Vous deux restez concentrés sur le patient zéro.
Odaklan.
Oublie ça.
Kadınlar buraya odaklanıp meşgul olurlar.
Quelque chose pour garder concentrées et occupées les filles?
Sadece odaklanın.
Reste concentrée.
Söylediklerime odaklan Janice.
Vous devez vous ressaisir Janice.
Yüzlere odaklan, beni takip et.
concentre-toi sur les visages, suis mon exemple.
, Küçük Dip kadar odaklanın.
Concentre-toi, Little Dip.
Odaklanın.
Concentre-toi.
Gücünü kullanmaya odaklan. Kalp atışlarını dinle. Akciğerinin hava doluşunu dinle.
Concentre-toi en t'appuyant sur ton pouvoir, écoute le son des battements de ton coeur, le son de tes poumons se remplissant d'air.
Hadi odaklan.
Allez, concentre-toi
Odaklan. Çok kötüsün.
On se concentre
Bir şeylere odaklan.
Concentre toi sur quelque chose.
Birbirinizin zayıf noktasına gitmeyi bırakın, gücünüze odaklanın, evlat.
Et concentrez-vous sur vos qualités.
Odaklan.
- Reste calme.
- Hayır, sadece işine odaklan.
Concentre-toi.
Odaklan.
Reste concentré.
Fener odaklan!
Lantern, concentrez-vous.
Lütfen odaklan.
Concentre-toi.
Buna odaklan.
Concentre-toi.
Odaklan.
Concentre-toi.