Rosalyn Çeviri Fransızca
63 parallel translation
* Tatlı Rosalyn * - Zarfa koyup, ağzını kapattım.
Je l'ai mis dans une enveloppe que j'ai cachetée.
* Tatlı Rosalyn *
Moi aussi.
O süre zarfında görüştüğümüz şeyleri bir de Rosaly ile görüşüp karara bağlasanıza. Gelecek salı aynı saatte görüşmek üzere.
Confirmez les heures dont nous avons parlé avec Rosalyn... et nous vous verrons ici mardi prochain à la même heure.
Doktor Rosalyn Witmer.
Docteur Rosalyn Witmer.
Karısı, Rosalynd, duruşma salonunda bulunuyor... 17 yaşında evlendi, 4 çocuğu var.
Son épouse, Rosalyn, n'a pas hésité à venir. Un mariage de 17 ans. Quatre enfants.
Bunlar Alex ve Rosalyn.
Voici Alex et Rosalyn.
Bu karım, Janice. Kızlarım, Lisa ve Jane ve bu da Rosalyn, kızımız Jane'in bir arkadaşı.
Ma femme, Janice, mes filles, Lisa et Jane, et Rosalyn, une amie de notre fille Jane.
- Selam, Rosalyn.
- Salut, Rosalyn.
Şu kızıl saçlı asistanın Rosalyn Wohl.
Votre petite associée rouquine, Rosalyn Wohl?
Rosalyn Wohl'la konuştum. Geçen sene, Gil'in onun için bir mülk davasında muhbirlik yaptığını söyledi.
J'ai parlé à Rosalyn Wohl, et elle dit que Gil lui avait donné un tuyau dans une affaire l'an dernier.
Ben Rosalyn Wohl.
C'est Rosalyn Wohl.
- Rosalyn mi?
- C'est Rosalyn?
- Yani listeye karşılık Rosalyn?
- Et il échange Rosalyn contre la liste?
Sanırım Rosalyn Wohl'u esir almış.
Je crois qu'il détient Rosalyn Wohl.
Rosalyn, işine gelse kendi yaratıcını bile gerçek ölüme gönderirdin.
Rosalyn, tu condamnerais ton propre créateur à la vraie mort si cela servait ton programme politique.
Tereciye tere satma, Rosalyn.
Ne dis pas de conneries à un baratineur, Rosalyn.
- Kapa çeneni, Rosalyn!
- La ferme, Rosalyn!
Evet öyle, Rosalyn.
C'en est une, Rosalyn.
Dünyayı soğuk ve karanlık bir yer olarak gördüğünü ve sadece çok az kişiyi kapsayan kısa bir listeyi umursadığını sanıyorsun. Oğlu, babası, Rosalyn ve sen. Ve kendinin bu listenin başında olduğunu sanıyorsun.
Vous pensez qu'il voit le monde comme quelque chose de froid et sombre et qu'il se fiche du monde entier, mis à part juste quelques personnes sur une courte liste, son fils, son père, Rosalyn et vous et vous croyez être la première de la liste.
Her yerde aranacaksın ve Rosalyn ve oğlun için bu ülkede yaşamak çok zor hale gelecek.
Vous serez pourchassés, et il sera difficile pour Rosalyn et votre fils de vivre dans ce pays.
Rosalyn ve onu bırakamam.
Je peux pas le laisser avec Rosalyn!
Rosalyn seni asla bırakmaz.
Rosalyn ne te laissera jamais partir!
Tamam mı? Rosalyn'i götüreceğim, çenesini kapatacak işimin yasal olduğunu görecek, çocuğum bende kalmalı ve o lanet kadını mutlu etmeliyim.
J'emmène Rosalyn, elle ne dira pas un mot et verra que mon travail est sérieux, je pourrai garder mon fils et il faut aussi que je fasse le bonheur de cette espèce de mégère qui est là-bas.
Bu fırına metal koyma Rosalyn.
" Ne mets pas de métal dans le four scientifique, Rosalyn.
Carmine, Rosalyn'i de çağırdı.
Carmine veut que Rosalyn vienne.
Rosalyn'in gelmesi umurumda değil.
J'en ai rien à faire que Rosalyn vienne.
Ben Rosalyn değilim, buna katlanamam.
Je ne suis pas Rosalyn. Je n'accepterai pas cette situation.
Rosalyn, paraleli kapat.
Rosalyn, raccroche l'autre téléphone.
- Rosalyn? Rosalyn?
Rosalyn!
- Ne kız ama. - Rosalyn, benimle gelmelisin.
Rosalyn... il faut que vous me suiviez.
Seni sevmiyor Rosalyn.
Il ne vous aime pas. Celle qu'il aime, c'est moi.
Kendini sağlama aldın, böylece tehlike olursa Rosalyn ile kendinizi uzay boşluğuna kaçıracaktın ölü bir uzay gemisinde mobilyalar ve perdelerle süzülecektiniz.
T'as préféré la sécurité. Donc il y avait toujours le risque que tu finisses par choisir Rosalyn et une vie sans émotions, à flotter dans une sorte de vaisseau spatial sans âme, avec des meubles et des doubles rideaux.
Rosalyn!
Rosalyn! Rosalyn!
- Bu - - Rosalyn mi?
- Rosalyn?
- Rosalyn hakkında?
De Rosalyn?
Tamam. Teşekkürler Rosalyn.
Merci, Rosalyn.
Karım Rosalyn beni cepte görüyordu.
Ma femme Rosalyn m'a pris pour acquis.
Ben New Mexico valisi Rosalyn Mendez.
Je suis Rosalyn Mendez, le gouverneur du Nouveau Mexique.
Çünkü az önce basın tarafından arandım, Rosalyn Mendez'in başkan yardımcılığı ile ilgili yorum istendi.
Parce que je viens juste d'avoir un appel du Times demandant des commentaires sur Rosalyn Mendez au poste de Vice présidente.
Karım Rosalyn beni hafife aldı.
Ma femme Rosalyn m'a pris pour acquis.
Rosalyn Graham, 76 yaşında.
Rosalyn Graham, 76 ans. Jason Leary, 28 ans.
Rosalyn zorlu bir ihtiyar karıydı.
Rosalyn était une sacrée vieille branche.
Kısa bir süre sonra bir görüşmemiz var ve burada biraz zaman geçirip kendimi Rosalyn Graham'ın katilinin yerine koyabilirim diye düşündüm.
Nous avons bientôt un rendez-vous, je pensais que passer du temps ici m'aiderait à me mettre dans la tête du tueur de Rosalyn.
Rosalyn Graham'ın avukatının şirketini ziyaret ettim.
Je suis allé au cabinet de l'avocat de Rosalyn Graham.
Yani, Rosalyn binasını Hull'a mı satıyordu?
Rosalyn allait vendre son immeuble à Hull? Pas son immeuble.
Yani Hull'un Rosalyn'in hava hakkına ihtiyacı vardı.
Hull avait besoin des droits de Rosalyn. Pas que les siens :
Ancak şimdi Rosalyn'in mülkü bağlandığı için Hull haklarını talep edemez.
Mais maintenant que l'héritage de Rosalyn est bloqué, Hull ne peut pas racheter ses droits.
* Kalmadı fazla sanki * Seneye nerede yaşayacaksın? * Tatlı Rosalyn *
Où habiteras-tu l'an prochain?
Rosalyn.
Rosalyn.
Rosalyn -
Rosalyn, elle...
Evet, oradaki Rosalyn'in binası.
Ceci... est l'immeuble de Rosalyn.