Söz konusu bile olamaz Çeviri Fransızca
233 parallel translation
Söz konusu bile olamaz.
C'est exclu.
Söz konusu bile olamaz.
Je ne pourrais plus aller à Harvard.
Söz konusu bile olamaz.
C'est absolument hors de question.
Kee! Korkarım bu söz konusu bile olamaz!
- Désolé, c'est un témoin à charge.
Söz konusu bile olamaz. Bu fikir...
C'est hors de question.
Bu söz konusu bile olamaz.
C'est impossible!
Ama... Korkarım senin fikrin... söz konusu bile olamaz.
Pourtant... j'ai peur que votre idée... soit impossible.
Söz konusu bile olamaz!
Pas question!
Söz konusu bile olamaz!
C'est immoral.
Doktor neden olduğumuz yerede kalmıyoruz? Bu söz konusu bile olamaz evladım.
Oh, Docteur, pourquoi ne pas simplement rester où nous sommes?
Söz konusu bile olamaz.
Sûrement pas.
Bu söz konusu bile olamaz.
C'est hors de question.
Lady, Sinyora, Frau, Miss, Söz konusu bile olamaz.
Chères Lady, Signora, Frau, Miss, je regrette, ça ne marche pas.
Genç bir adam söz konusu bile olamaz.
Quant à un jeunet il avait raison le sacristain.
- Söz konusu bile olamaz.
- Non, c'est hors de question.
Söz konusu bile olamaz.
Pas question.
Hayır, söz konusu bile olamaz!
Euh, non, ce n'est pas nécessaire.
Söz konusu bile olamaz!
C'est hors de question.
Güvenmemiz söz konusu bile olamaz.
Sûrement.
- Bu söz konusu bile olamaz.
- Absolument hors de question.
- Söz konusu bile olamaz Bay LaSalle.
- Hors de question, M. LaSalle.
Hayır, söz konusu bile olamaz Lehmann.
Non, c'est hors de question.
Çok yardımcı oldun ha. Çok teşekkür ederim benim ayrılmam söz konusu bile olamaz.
Je vous remercie, ça m'aide vraiment beaucoup... vu que je ne suis pas censé partir.
Milyonlarca insanı ortadan kaldırmak elbette ki söz konusu bile olamaz.
L'annihilation de millions de gens est hors de question.
- Bu söz konusu bile olamaz.
C'est hors de question.
Söz konusu bile olamaz.
C'est hors de question.
- Söz konusu bile olamaz.
- Hors de question.
Söz konusu bile olamaz!
C'est hors de question
Söz konusu bile olamaz!
Hors de question!
- Söz konusu bile olamaz, Binbaşı..
- Hors de question, major...
- Bu söz konusu bile olamaz.
- Qui est-ce?
Güzel, çünkü aramızda bir şeyler olabileceğini düşünüyorsan, söz konusu bile olamaz.
Bien. Une aventure entre nous, - c'est hors De question.
Patent başvurusu söz konusu bile olamaz.
Alors, pas question de faire breveter votre idée.
Bu söz konusu bile olamaz.
C'est impossible.
Hayır, söz konusu bile olamaz. Bu şekilde çalışmıyorum.
C'est hors de question, ce n'est pas dans mes habitudes.
Söz konusu bile olamaz!
C'est exclu!
Nan söz konusu bile olamaz.
Je précise que Nan est hors-concours.
Eğer Muffy aramızdakileri biliyorsa yalnız kalmamız söz konusu bile olamaz.
A moins que Muffy n'ait tout deviné, la nuit est à nous.
Sanıyorum sevişmek söz konusu bile olamaz.
Non? J'imagine que le sexe ne vous intéresse pas non plus?
Üzgünüm Kaptan, bu söz konusu bile olamaz.
Capitaine, c'est hors de question.
- Söz konusu bile olamaz.
- C'est hors de question.
Söylemen güzel ama söz konusu bile olamaz.
- Non. C'est gentil à toi, mais non.
Malesef, söz konusu bile olamaz.
C'est hors de question.
Bu söz konusu bile olamaz.
- C'est hors de question.
Söz konusu bile olamaz.
C'est hors de question
Bu söz konusu bile olamaz, adamım.
Non, non... C'est hors de question mec.
Maalesef Stanley, söz konusu bile olamaz.
Cela vous est impossible.
Söz konusu bile olamaz.
Hors de question.
Üzgünüm ama, bu söz konusu bile olamaz.
- Le ramener à la maison!
Martha, bu söz konusu bile olamaz.
Tu comprends?
- Söz konusu bile olamaz.
Hors de question.