Yayındasın Çeviri Fransızca
237 parallel translation
- Sekiz dakika sonra yayındasın.
- Vous passez dans 8 minutes!
Şu kırmızı ışık yandığında, yayındasın demektir.
Quand la lumière est rouge, vous êtes sur cette caméra.
20 dakika sonra yayındasınız, General.
À l'antenne dans 20 minutes.
Ama canlı yayındasınız. Milyonlarca insan sizi izliyor. Evet.
Mais des millions de gens nous regardent.
İki dakika sonra yayındasınız.
Deux minutes, Monsieur.
Yayındasın yavrum.
Et c'est à toi.
- Yayındasın.
- C'est à vous.
Tüm dünyada canlı yayındasınız. ... hem de "prime time" da.
Vous serez heureux d'apprendre qu'il a été diffusé partout sur Terre, à une heure de grande écoute.
Canlı yayındasın.
Tu es sur l'antenne.
- Jonathan, yayındasın!
- Jonathan, tu passes en ce moment!
Kırmızı ışık yanınca yayındasın demektir.
Quand la lumière s'allume, on est à l'antenne.
Yayındasın.
Vous êtes à l'antenne.
- Yakında yayındasın.
- Mr. Winkel, c'est à vous.
Yayındasınız, Sayın Başkan.
Vous êtes à l'écran, monsieur le président.
Merhaba, yayındasınız.
- Mlle DiPesto, avec l'autre sexe?
- Kırık kalpler hattı yayındasınız.
DiPesto a vaincu.
- Kırık kalpler hattı yayındasınız.
- Venez le tester avec moi.
- Bir! Yayındasın!
- C'est à toi!
Merhaba arayıcı, yayındasınız.
Les lignes sont ouvertes.
Yayındasınız.
Vous êtes en direct!
Alo. Yayındasınız.
Vous êtes en direct.
- Yayındasın, yakışıklı.
- Vas-y, champion. - Ouais.
Bunu biri açıklasın. 10 saniye sonra yayındasın.
Bishop, mystère!
2 saniye sonra yayındasın.
A toi dans 2 secondes.
Tekrar yayındasınız.
On vous redonne le micro.
Merhaba, yayındasınız.
Vous êtes en direct!
Yayındasınız.
Vous êtes à l'antenne.
Ben Dr. Baird, canlı yayındasınız.
Ici, le Dr Baird. Nous sommes en direct.
Canlı yayındasın.
Bonjour, Scott, c'est à vous.
Canlı yayındasın.
- Bonjour, lda.
Devam ediyoruz. Dr. Lawrence Baird ile canlı yayındasınız.
Vous êtes en direct avec le Dr Lawrence Baird.
Dr. Lawrence Baird ile canlı yayındasınız.
Vous êtes en direct avec le Dr Baird.
Dr. Lawrence Baird ile canlı yayındasın.
Vous parlez au Dr Lawrence Baird.
Evet, yayındasınız. Şehir Dedikoduları'ndasınız.
Oui, vous êtes à Talk of the Town.
Gece Sohbeti. Yayındasın.
- Oui, vous êtes à Night Talk.
Fred, yayındasın!
- Fred, tu es à Night Talk.
Jackie, yayındasın!
- Jackie, tu es à Night Talk.
- Ve canlı yayındasın.
- Vous passerez à l'antenne.
KHE Y, yayındasınız.
KHE Y, vous êtes à l'antenne.
- Yayındasın.
A toi.
Yayındasın.
Je t'écoute.
Hey, Burası WKPS. Canlı yayındasınız.
Bonsoir, Vous êtes en direct sur WKPS.
- Eminim ki, radyo yayınlarımız sayesinde dünyamızdaki sorunları yaratan kötü güçlerin de farkındasınızdır.
- Nos émissions ont dû vous éclairer sur les puissances malfaisantes qui perturbent notre monde.
Yayındasınız Bay Bronco.
Et voici M. Bronco.
Dinle, Jack. Sen yayına çıkıp ne gördüğünü ne duyduğunu söyleyene kadar bunun hiçbir anlamı olmadığının farkındasındır, değil mi?
Vous comprenez que ça ne vaut rien si vous n'êtes pas là pour confirmer que vous l'avez entendu?
Kırık kalpler hattı yayındasınız.
J.B. Harland, le plus grand auteur de suspense. Je vais passer le week-end avec lui.
Teşekkür ederim, Paul. - Kırık kalpler hattı yayındasınız.
Je crois qu'est venue ma chance.
Gece Sohbeti, yayındasın Debbie.
Debbie, à toi.
Burası radyo istasyonu Kent. Canlı yayın mikrofonunun başındasın.
Tu es dans une station de radio, devant un micro allumé.
Günde 24 saat harika manzara yayını. Manzara Kanalındasınız.
voici la chaîne Paysages.
Umarım her yere yayıldıklarının farkındasınızdır.
Ils sont partout...