Şekersiz Çeviri Fransızca
279 parallel translation
Elbette tüm gün çalış, dışarda şekersiz.
♪ On turbine du matin au soir ♪ ♪ Et y a pas d'beurre dans les épinards ♪
- Her zamanki gibi şekersiz değil mi?
Sans sucre, comme d'habitude?
Şekersiz içsem daha iyi.
Je bois toujours le thé sans rien.
- Şekersiz!
- Pas de sucre.
Şekersiz bir kahve istiyorum. Lütfen.
Du café... s'il vous plaît.
- Şekersiz, peder.
- Un bitter, mon père.
Şekersiz değil bu, sanki şeker koymuşum gibi tatlı.
Ce n'est pas un bitter. On dirait qu'il y a du sucre.
- Sade kahve, üçte ikisi dolu, şekersiz.
- Deux tiers de café noir, sans sucre.
Şekersiz ha? Güzel. Disiplinli birisin.
C'est bien, cela prouve que vous êtes discipliné.
Şekersiz günü geçiremem ki!
Je ne peux pas passer toute une journée sans bonbons.
Şekerli şekersiz?
Avec ou sans sucre?
Şekersiz.
Sans.
Ve dünyada hiç kimse çayını şekersiz içmek istemediği için dünyanın ileri gelen şeker şirketlerinin işleri artmaya devam etti.
Étant donné que personne au monde ne veut boire son thé sans sucre, les affaires continuèrent de prospérer pour les principales sociétés sucrières.
Şef kahve istiyor, şekersiz. Ben limonlu çay alırım.
Un noir sans sucre pour le patron.
Şekerli ya da şekersiz?
Avec ou sans lait?
Bana 2 votka, biri sek, biri karışık buzlu bir Chivas sodası, bir kirazsız Comfort Manhattan, köpüklü bir beyaz şarap, bir de kafeinsiz ve şekersiz Old Bushmill Irish.
Il me faut deux vodkas, une pure et une mélangée, un Chivas-soda, un Manhattan sans cerise, un vin blanc, un lrish Coffee décaféiné sans sucre!
2 votka, biri sek biri karışık, bir buzlu viski, bir buzlu Chivas sodası, kirazsız bir Comfort Manhattan.. ... köpüklü bir beyaz şarap, ve bir de kafeinsiz ve şekersiz Old Bushmill lrish.
Deux vodkas, une pure et une mélangée, un Chivas-soda, un Manhattan sans cerise, un vin blanc, un lrish Coffee décaféiné sans sucre!
- Sütsüz ve şekersiz.
Même du thé froid.
Şarap içmeyeli de yıllar oluyor.Şarabınız şekersiz mi?
Ca fait longtemps que je n'en ai pas bu. Il est sec?
Evet, şekersiz.
Oui.
Şekersiz olsun lütfen.
Absolument. Pas de sucre.
Şekersiz bir şey.
Quelque chose sans sucre.
- Hayır, şekersiz içerim.
- Non non merci, sans sucre
Benimki sade ve şekersiz olsun.
Pour moi, léger, pas de sucre.
"15. gün, 5 gram köy peyniri ve şekersiz kahve" den farklı bir şeyler.
Mais pas "15e jour : 50 grammes de fromage blanc, " café sans sucre. "
Sütlü, şekersiz.
Du lait, pas de sucre.
Şekersiz olsun. Ver bana.
Noir, passez-le-moi.
Ve şekersiz içemem.
Mais pas sans sucre.
Kremalı, şekersiz. Değil mi?
Du lait, sans sucre?
Sade, şekersiz.
Noir sans sucre.
Evet yavrularım, şekersiz.
C'est ça, sans sucre.
Şekersiz.
C'est sans sucre.
Şekersiz.
Sans sucre.
Kremalı, şekersiz.
Lait, sans sucre?
Şekersiz mi?
Sans sucre?
İç işte, şekersiz.
En avoir, c'est sans sucre.
Şekersiz, dedim.
J'ai dit sans sucre!
- Şekersiz turta gibi.
- Moi c'est Lorraine.
Evet, evet, şekersiz turta.
- Comme la quiche? Comme la quiche.
Şekersiz turta severim. Bu nasıl? Öyle mi?
J'aime la quiche.
Erkek adam şekersiz turta sevmez sanırdım.
Un vrai mec, ça n'aime pas la quiche.
Şekersiz.
Pas de sucre.
Şekersiz mi içeceğiz?
On n'a plus de sucre?
Sanırım şekersiz alırsınız.
Sans sucre, ni lait, je crois.
Teşekkür ederim. - Kafeinsiz, kremasız, şekersiz.
Déca, écrémé, sans sucre.
2 kremalı ve şekersiz.
Au lait, sans sucre.
Sabahları yulaf peltesi. Şekersiz.
Du porridge sans sucre.
- Şekersiz demiştin, değil mi?
- Sans sucre, c'est ça? - Ouais
Şekersiz, teşekkür ederim.
- Sans sucre.
- Şekersiz.
- Non.
- Ben de şekersiz istiyorum.
BIENVENUE AUX PARENTS INCOMPETENTS