Şeker adam Çeviri Fransızca
179 parallel translation
- Bu Blair çok şeker adam!
- Amusant, hein, ce Blaireau?
"Şeker Adam".
Candy Man.
- Şeker Adam'ı duydun mu? - Hayır.
- Tu as entendu parler de Candyman?
- Aynaya baktı ve söyledi... - Şeker Adam.
- Il regarda dans le miroir et dit.- -
Şeker Adam.
Candyman.
"Şeker Adam, Şeker Adam, Şeker Adam..."
"Candyman, Candyman, Candyman..."
Şeker Adam mı?
Candyman?
Ona Şeker Adam'dan bahset.
- Bonjour. Parle-lui de Candyman.
Onu Şeker Adam öldürmüş.
C'était dans le journal. Candyman l'a tuée.
Şeker Adam, Şeker Adam, Şeker Adam,
Candyman, Candyman, Candyman,
Şeker Adam...
Candyman...
Şeker Adam bir kölenin oğluydu.
Candyman était le fils d'un esclave.
Şeker Adam en iyi okullara gönderildi ve saygın bir toplumda büyüdü.
Candyman avait été dans les meilleures écoles et avait été élevé dans le monde.
Zavallı Şeker Adam.
Pauvre Candyman.
Şeker Adam arılar tarafından sokularak öldürüldü.
Candyman fut piqué à mort par les abeilles.
- Hiçbir şey söyleyemem, yoksa Şeker Adam beni bulur.
- Je peux rien dire, ou Candyman m'attrapera.
Ve Şeker Adam'ın yerini bana gösterirsen, sana bir söz veririm.
Et si tu me montres où est Candyman, je peux te promettre une chose.
- Şeker Adam burada mı?
- Candyman est là-dedans?
Bunu Şeker Adam mı yapmış?
C'est Candyman qui a fait ça?
Şeker Adam'ı aradığını duydum, orospu.
Il paraît que tu cherches Candyman, salope.
Şeker Adam'ı aradığını duydum, orospu.
Tu cherches Candyman, salope?
Şeker Adam beni yakalayacak.
Mais Candyman m'attrapera.
Şeker Adam gerçek değil.
Candyman n'existe pas.
Şeker Adam gerçek değil mi?
Candyman n'existe pas?
Şeker Adam, Şeker Adam,
Candyman, Candyman,
Şeker Adam, Şeker Adam,
Candyman, Candyman...
Şeker Adam orada.
Candyman est là-dessous.
Şeker Adam orada!
Candyman est là-dessous!
Helen Lyle bu efsaneye kendini çok kaptırdı. Şeker Adam'ın kimliğine bürünerek... kurbanlarını bir kanca ile öldürdü.
Helen Lyle est tellement obsédée par ce mythe qu'elle en devient le personnage de Candyman, tuant ses victimes avec un crochet.
Cabrini başkanı onun Şeker Adam olduğuna inanıyordu.
Les habitants de Cabrini croient que c'était Candyman.
- Şeker Adam'a inanmak mı?
- Si je crois en Candyman?
Bayanlar ve baylar, sizi bizim Şeker Adam'ımız Peter'la tanıştırayım.
Mesdames et messieurs, voici notre Candyman, Peter.
Ona Şeker Adam diye birinin olmadığını söylemiştin. Onu çağırmasını söyledin ve o artık yok.
Vous avez dit : "Il n'existe pas, dites son nom." Et mon père est mort.
Şeker Adam'ı onlar öldürdü.
C'est Candyman. Ils l'ont tué.
Şeker Adam diye bir şey yok.
Candyman n'existe pas.
Şeker Adam da bundan ibaret.
C'est ce qu'est Candyman.
Koskoca adam şeker çalıyor! Hadi git geri kalanını da getir.
Un homme de ton âge volant du sucre.
Hem de hiç! Sizi bir şeker yığınına çevirebilirim genç adam.
Jeune homme, je pourrais vous faire disparaître.
Çok şaşırtıcı. Amerika'da 50 milyon adam etrafta dolanıp duruyor ama bütün kadınlar, şeker dudaklı Shapiro'nun peşinde.
Toutes ces filles qui veulent de la petite gueule à Shapiro!
Reklam için 100 bin dolar harcadık, adam bize şeker getiriyor!
100000 dollars de publicité et il nous apporte des confiseries!
Ah, seni tatlı adam... seni tatlı, şeker, saf adam.
Adorable naïf!
At üstünde iki adam yan yana giderken, bir kurşun kayadan seker, birini öldürür, öteki yaşar - sadece tesadüf.
Deux hommes sont à cheval, une balle ricoche sur un rocher, tue l'un d'eux et pas l'autre.
Bu şeker gibi adamı bırakıp gitmeyecektim!
Et pourquoi j'ai ouvert à ce saint homme?
Kocamı, o şeker gibi adamı terk ettim, düzenimi bozdum.
Je jette mon mari, ce saint homme avec tous les commodités.
Bu adam şeker hastası.
Cet homme est diabétique et...
Kalbini onlara dökersin, her istediklerini verirsin, şeker verirsin, ve bir sürü oyuncak, ve geriye ne alırsın? Bir sürü gürültü. Babam ihtiyar adam!
Vous leur donnez votre cœur, et tout ce qu'ils veulent... des bonbons, un tas de jouets, et qu'est-ce que t'as en retour?
SH Şeker büyük bir şirket ve çalışanlarının maaşı yüklü bir meblağ tutuyor, adamım.
Ils gèrent les salaires de tout SA Sugar qui est une grosse boîte.
Şeker Adam'ın ülkesi.
- Cabrini-Green. Le pays de Candyman.
Mickey Rourke, hayattaki güzel şeylere değer veren bir adam, şeker gibi...
Mickey Rourke, un homme qui aime les bonnes choses comme le sucre.
Bir adam için bir dağ şeker çok fazla.
Une montagne de sucre, c'est trop pour un seul homme.
Şeker Adam,
CANDYMAN UN SIÈCLE DE TERREUR
adam deli 37
adamlarım 38
adam haklı 53
adamın biri 39
adamımsın 21
adam kim 19
adam öldü 39
adam nerede 23
adama bak 17
adamımız o 17
adamlarım 38
adam haklı 53
adamın biri 39
adamımsın 21
adam kim 19
adam öldü 39
adam nerede 23
adama bak 17
adamımız o 17
adam kaçırma 35
adam ölmüş 24
adam değil 16
adamı rahat bırak 23
adamı duydun 40
adam mı 39
adamı duydunuz 27
şeker 317
şekerim 308
şekersiz 39
adam ölmüş 24
adam değil 16
adamı rahat bırak 23
adamı duydun 40
adam mı 39
adamı duydunuz 27
şeker 317
şekerim 308
şekersiz 39