Şeref duydum Çeviri Fransızca
171 parallel translation
Şeref duydum hanımefendi.
Très honoré, señora.
Şeref duydum.
Vous m'en voyez honoré.
- Şeref duydum.
Enchanté.
- Şeref duydum Grandük Hazretleri.
- Je suis flatté, Votre... Altesse grand ducale.
Bayan Fremont. Şeref duydum!
Mme Freemont, quelle joie!
- Şeref duydum.
- Très honoré.
Beni düşündüğünüz için şeref duydum. Teşekkür ederim.
Quel honneur que vous ayez pensé à moi.
Sevgili hanımefendi, şeref duydum.
Vous me faites trop d'honneur!
Şeref duydum, efendim.
C'est un honneur.
Şeref duydum. Sanırım daha önce tanışmıştık.
Nous nous sommes déjà vus.
Şeref duydum.
Très honoré, Maître!
- Şeref duydum.
Honoré de vous rencontrer.
Şeref duydum.
Transporté.
Şeref duydum Albayım, şeref duydum.
C'est un grand plaisir.
Böyle hassas bir görev için gönderilmenizden şeref duydum.
C'est un honneur de vous recevoir pour une mission si délicate.
Büyük şeref duydum.
Quel honneur...
- Şeref duydum.
J'en suis honorée.
Şeref duydum ve ben biliyorum ki çok mutlu olacaksın, Georgette.
C'était un honneur. Vous serez heureuse, Georgette, j'en suis sûr.
Şeref duydum. Teşekkürler.
Ca me touche beaucoup, Coach.
Şeref duydum efendim. Ama dürüst olayım, berbat bir işe benziyor.
C'est un honneur, mais ça n'a pas l'air d'être un poste très agréable.
- Şeref duydum.
- Enchanté.
- Şeref duydum.
- Je suis très flatté.
- Albay. - Şeref duydum, efendim.
- Mon colonel.
Palermo'dan gelip, beni ziyaret ettiğin için şeref duydum, Don Altobello.
Je suis honoré, Don Altobello, que vous soyez venu de Palerme pour me rendre visite.
Don Vittorio, şeref duydum. Saygılar sunarım.
Don Vittorio, mes hommages et mes respects.
- Şeref duydum.
- Enchantée.
Şeref duydum.
C'est un grand honneur pour moi.
- Sayın başkan, - Şeref duydum.
Quel honneur, Monsieur le Maire.
Bay Whale, şeref duydum.
M. Whale, c'est un grand honneur.
Şeref duydum.
Le plaisir est pour moi.
Babamın ve senin izlerini takip ederek silahşörlerine katılma talebimi kabul ettiğin için şeref duydum.
Je suis très honoré que vous m'acceptiez comme mousquetaire.
Şeref duydum.
Je suis honoré.
Şeref duydum.
- Très honoré.
- Ne oldu? "Şeref duydum" yok mu?
- Pas de "Je suis honorée"?
Leydim, lordum... davetinizden şeref duydum.
Madame, Sire, je suis honoré de votre invitation.
Şeref duydum.
Un honneur.
- Şeref duydum, Ed.
- C'est un honneur.
Şeref duydum.
Très honorée
Evet şeref duydum efendim.
Je suis honoré, Monsieur.
Şeref duydum.
Je vous en prie.
- Şeref duydum.
- Je suis honorée.
Lady Croft, şeref duydum.
Lady Croft, enchanté.
Şeref duydum.
Ravi de faire votre connaissance.
Şeref duydum.
Très honoré, monsieur.
Şeref duydum. Ben de Ilana.
Enchantée, Ilana.
Şeref duydum.
C'est un honneur.
O şeref bana ait. Hakkınızda çok şey duydum.
J'ai entendu parler de vous.
Şeref duydum.
Quel honneur.
Şeref duydum.
Vous me flattez.
Büyük şeref duydum, Sayın Bakan.
Très honoré, Monsieur le ministre.
Şeref duydum, efendim.
Je suis honoré.
duydum 657
duydum ki 65
duydum seni 20
şerefe 1217
şerefsiz 114
şeref 29
şeref sözü 19
şerefine 69
şerefinize 33
şerefsizler 41
duydum ki 65
duydum seni 20
şerefe 1217
şerefsiz 114
şeref 29
şeref sözü 19
şerefine 69
şerefinize 33
şerefsizler 41