Bekliyor olacağım Çeviri Portekizce
631 parallel translation
Seni et bölümünde bekliyor olacağım.
Encontramo-nos no fumeiro.
Ne olur olmaz ben tam arkanda bekliyor olacağım.
Estarei mesmo atrás de ti, para o caso de estares enganado.
- Bekliyor olacağım.
- Estarei à espera.
Bu para aktıkça, çeşmenin altında testimle bekliyor olacağım.
Enquanto isto fluir, vou aproveitar cada pinguinho.
Seni bekliyor olacağım.
Estarei à tua espera.
Eğer Martha'nın seni affetmesini sağlayamazsan yukarıda tam da girişte seni bekliyor olacağım.
E se não queres fazer a Martha esquecer-te... Eu estarei à espera na porta de entrada.
Ama dilersen bunu tartışabilirsiniz. Şurada bekliyor olacağım.
Mas falem, eu espero ali.
Eğer Coroner Creek'e dönecek olursan,... seni bekliyor olacağım.
E se voltar a Coroner Creek eu estarei à sua espera.
Bir gün oraya geleceksin, ben de seni bekliyor olacağım.
Quando lá fores parar, estarei à espera.
Seni bekliyor olacağım.
Estarei à sua esperai, aqui mesmo.
Eğer becerebilirsen, onları Baynard Şatosu'na getir. * Ben orada, yanımda muhterem pederler ve derin vukuflu piskoposlarla bekliyor olacağım.
Se tanto conseguirdes, levai-os ao Castelo de Baynard, onde me encontrareis em boa companhia entre os padres e doutos bispos.
Bir yıl sonra, ben, burada tam bu saatte, seni bekliyor olacağım ve beni bir kere daha seveceksin.
Daqui a um ano... estarei aqui... À tua espera, à mesma hora de hoje. Tu me amarás ainda... e eu serei tua.
Her zamanki gibi, Royal Cameo'de bekliyor olacağım.
Esperar-te-ei no terraço do nosso café, como sempre.
Seni burada bekliyor olacağım, Buchanan ve iyi şanslar.
- Esperar-te-ei aqui, Buchanan. - Boa sorte.
Bu gece alay karargâhından döndükten sonra sizi bekliyor olacağım.
Esta noite, depois do toque de recolher no Comando do Regimento.
Onu bekliyor olacağım.
Eu esperarei lá.
Seni bekliyor olacağım.
Fico à tua espera.
Seni bekliyor olacağım!
Estarei à espera.
Cehennemin eşiğinde seni bekliyor olacağım!
Espero-te. À entrada do inferno.
Sizi bekliyor olacağım.
Espero por si.
Çalılarda sizi bekliyor olacağım!
Vou estar à vossa espera no mato!
Öyleyse onu bekliyor olacağım.
Estarei à espera dele.
Seni anayolda bekliyor olacağım.
Vou esperar por ti na estrada principal.
Ama o zaman, ben onu bekliyor olacağım.
E quando a fizer, cá estarei à espera.
Bu gece bekliyor olacağım.
Espero-te à noite
İstediğin zaman dışarı çık. Bekliyor olacağım.
Quando resolveres sair daí, estarei à tua espera.
Pekala, bekliyor olacağım.
Claro, vou ficar à espera.
Açık verdiğinde, elime düştüğünde, seni bekliyor olacağım.
E quando o fizer, quando isso acontecer, vou estar pronto.
Şunu unutma, onunla işin bittiğinde... hazırda bekliyor olacağım, bebeğim.
Só lembre, quando passar este teu capricho... estarei lá, querida.
Geri döndüğünde, seni bekliyor olacağım.
Eu estarei a espera dela quando voltar.
Burada sizi bekliyor olacağım.
Estarei aqui à tua espera.
Onu bekliyor olacağım.
Alguém sabe, estarei à espera.
Onu eşikte zorla, koridorda bekliyor olacağım, onu orada tutarım.
Obrigue-o a passar pela entrada dele, enquanto eu o espero no corredor. E eu mantenho-o lá.
Bekliyor olacağım.
Fico à espera.
Kamaramda kararı bekliyor olacağım.
Estarei no meu alojamento... a aguardar a vossa decisão.
Seni tanıyorum, Henry. Sendeki her zaafı biliyorum. Ve her köşe başında seni bekliyor olacağım.
Eu conheço todas tuas manhas e estarei à tua espera.
Bekliyor olacağım.
Estarei esperando.
Sen çıkana kadar... tamamen hazırlamış ve seni bekliyor olacağım.
Na altura em que você sair... vou ter tudo pronto à sua espera.
Dört gözle bekliyor olacağım.
Com muito gosto.
- Geri geldiğinde, bekliyor olacağım.
- Quando ele voltar, estarei à espera.
Bir saat içinde ağıI yanında bekliyor olacağım.
Vem ao Curral daqui a uma hora, estaremos à tua espera.
Kapıda bekliyor olacağım.
Esperarei à frente da porta.
Bagaj bölümünde bekliyor olacağım.
Espero-o no sector da bagagem.
Bekliyor olacağım Kaptan.
Aparecerei mais tarde. Estarei à espera, capitão.
" Burada bekliyor olacağım, kollarımda Kartanesi ile.
" Ficarei aqui à espera, com o Floco-De-Neve nos meus braços.
Sadece seni bekliyor olacağım.
Estou á tua espera.
Ben olacağım ve bütün gün bekliyor olacağım.
- Pois eu sim, o dia todo.
Seni bekliyor olacağım.
Eu estarei à espera.
Merdivende bekliyor olacağım.
Bem... estarei à espera na escada.
Biz de burada İtalyanlardan ele geçirdiğimiz sahra toplarıyla çoktan tahkimatımızı yapıp bekliyor olacağız.
Por aqui, nós estamos a cavar já posições para os canhões italianos capturados.
Sizi burada, penisilin iğnesiyle bekliyor olacağım.
Divirtam-se.