English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ D ] / Değisti

Değisti Çeviri Portekizce

6,309 parallel translation
Ve sonra bir gün, fikirleri değişti, başkentin enerji nakil şebekesiyle trafik ışıklarına müdahale ederek şiddetli saldırılar zincirine sebep oldu.
E, um dia, tornou-se mau, realizando uma sequência de ataques violentos que culminou no desligamento da fonte de energia do trânsito na capital da nação.
Devir değişti.
Eram outros tempos.
Sen iyileştin iyileşeli davranışları iyice değişti.
Desde que melhoraste, ela não tem limites.
Durum değişti.
Mudança de planos.
Onu görünce içimde bir şey değişti.
Algo em mim mudara, ao ver isto.
Sonraki yıllarda çok şey değişti.
Muito mudou nos anos seguintes.
Olaylar değişti.
As coisas mudaram.
İlki, içinde bir şeyler değişti onu başka birine çevirebilecek kadar kayda değer bir şeyler ya da ikincisi onu tanıdığımı düşünmem bir hayâlden ibaretti.
A primeira, é que algo mudou nela, algo tão significativo que se transformou em algo que mal conheço, ou a segunda... É que ela era uma fantasia, que nunca conheci verdadeiramente.
Bir önceki görevden dolayı Ares 5'in amaçları değişti mi?
Os objectivos mudaram da missão anterior para o programa Ares 5?
Madem masalar değişti neden sana merhamet edeyim ki?
Agora que as mesas viraram, por que é que eu deveria ter misericórdia de ti?
John değişti.
O John mudou.
Zaman değişti ve Kızılkemikler de onla değişmeli.
Os tempos mudaram e os Redbones têm de acompanhar a mudança.
- Evet işler değişti.
- As coisas mudam.
Plan değişti.
Mudança de planos.
- Zakk'le tanıştıktan sonra hayatım tamamen değişti.
Quando o conheci a vida mudou.
Kararın niye değişti?
Porquê a mudança súbita de atitude?
Üzgünüm Roy, ruh halim değişti.
Lamento, Roy. Só que meu desejo mudou.
Bu eyleme karar verdim ve aynı saniye, dünyam değişti.
No segundo em que eu decidi executar esta acção, o meu mundo mudou.
Ama sonra, işler biraz değişti.
Mas aí as coisas tiveram uma nova reviravolta.
Cidden, ne değişti?
Mas, a sério, o que é que mudou?
Nasıl onu değişti?
- Mudou como?
Durum değişti.
A situação mudou.
Son görüşmemizden bu yana çok şey değişti, baba.
Muita coisa mudou desde a última vez que nos vimos, pai.
Ama artık işler değişti. Dinle şimdi, Alan.
Mas as coisas mudaram.
Ben de eskiden her şeyin sadece doğru ve yanlış olarak ayrıldığını sanırdım. Ama ölümsüzlük işin içine girince bu düşüncelerim hep değişti.
Eu achava que havia um certo e um errado, e nada entre eles, mas a imortalidade virou tudo do avesso.
Kurallar değişti.
as regras mudaram.
Sonra bir şeyler değişti.
Então alguma coisa mudou.
Foto reseptörler değişti.
Os fotoreceptores mudaram.
Ama planlar değişti.
Mas os planos mudam.
- Bu halı ne zaman değişti?
Quando é que esta carpete foi mudada? - O quê?
Plan değişti, Yüzbaşı.
Mudança de planos.
Kozmetik açıdan değişti.
Esteticamente, foi transformada.
Kozmetik açıdan değişti.
Esteticamente, ela está transformada.
- Değişti.
- Está um homem mudado.
- Değişti. Sizinle tekrar karşılaşıp yakınlaştığından beri yani Bayan Poole.
- É um homem mudado, desde que a reencontrou, Sra. Poole.
Kılığım değişti. Ama ben gerçekten Xiaowu'yum!
Estou diferente, mas sou mesmo o Xiaowu.
Dokuz yaşındayım, ve hayatım üç saat önce değişti.
Eu tenho nove anos e a minha vida mudou há três horas.
Daha sonra herşey benim için iyi yönde değişti.
Para mim, só teve bom resultado.
Durumum tamamen değişti.
A minha situação mudou.
O değişti artık.
Ele mudou, já te disse.
Hayır, senin aşkının gücüyle fikrim değişti.
Não, o meu coração mudou com o poder do teu amor.
Hayatım değişti, gardiyanlık işi, hayatımda daha önce hiç bu kadar sorumluluk almamıştım.
Isto é tudo novo, esta coisa de ser guarda, e eu nunca tinha tido tanta responsabilidade antes.
Korkarım hava değişti ve bundan geri dönüş yok.
Receio que todos já se tenham decidido, e que não seja possível reverter a situação.
Her şey değişti. Konuşacak bir şey yok.
Mudou tudo, não temos de falar mais sobre isso.
Ama işler çok çabuk değişti.
Mas... Não durou por muito tempo.
Ancak artık zaman değişti.
Mas os tempos mudaram.
Hâla birbirimizi çok seviyoruz.Birbirimizle uzun zamandır birlikteyiz ve bazı şeyler değişti.
Ainda nos amamos muito, mas já estamos juntos há muito tempo e as coisas mudaram.
Evet, pozisyonumuz değişti.
Bem, a nossa posição mudou.
" Tekrar inceleyince uzay-zamanı mutlak sıfır üstü sıvıya benzeten Cooper-Hofstadter hipotezi konusundaki fikrim değişti.
Dando uma olhadinha, eu mudei minha opiniao sobre "a hipotese Cooper-Hofstadter" que espaco-tempo seria como um superfluido.
Son bir kaç yılda şartlarımız da değişti.
Os nossos papéis trocaram nos últimos anos.
Anlamıştık. Koşullar değişti.
- Concordaste com isto.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]