Ena Çeviri Portekizce
4,860 parallel translation
- Burası çok güzel.
Ena, isto é lindo.
Gerçekten de araştırma yapmışsın.
Ena, pesquisaste mesmo.
Bu çok şiddetli.
Ena. Isto é intenso.
Kişisel bir şey olmadığını öğrendiğim iyi oldu.
Ena. É bom saber que não é nada de pessoal.
Korumalara saldıracaksın veya başka bir şey mi yapacaksın?
Ena. Atacar os guardas ou algo?
Vay canına Bayan Woo.
Ena, Sra. Woo.
Vay, süper!
Ena, porreiro!
Matematiği çok kötü ya.
Ena, ela é péssima a matemática!
Beni fark etmedi bile.
- Ena, ela nem me viu na foto.
Vay canına Peter. Ev harika görünüyor.
Ena, Peter, a casa está fantástica.
- Vay canına.
- Ena. Um cheque.
Ne...
- Ena pá...
Oğlum!
Ena pá!
Her şeyden önce, elbisenizin güzelliği "Vay canına" dedirtiyor.
Muito bem, primeiro que tudo, obviamente... o vestido! Ena.
Her zaman bir adım önde.
Ena. Sempre um passo à frente.
Vay be, herife bak.
Ena, este tipo! Sim.
Of be!
Ena pá!
Vay anasını, Rinche.
Ena, rinche!
İşin tuhaf kısmı ne biliyor musun?
Mas, ena! E sabes o que é estranho?
En kötüsü sensin.
Ena! És o pior.
Vay canına, burada yaşayacağıma inanamıyorum.
Ena, nem acredito que vou viver aqui.
Tanrım. Çok heyecanlı olacak.
Ena, isto vai ser demais.
Vay canına, bu çok hoş duruyor.
Ena, isto está mesmo porreiro.
Vay canına!
Ena!
Isitmali çekmece cidden ise yariyormus.
Ena, a gaveta aquecida funciona mesmo.
Vay be, çok iyiydi.
- Ena, essa foi muito boa.
Amma da övdüm kendimi ya.
Ena, isto foi muito gabarolas.
Bu kadar mı?
Ena, é só isto?
Çok üzülüyorum sana, neredeyse yiyordum.
Ena... Foi tão mau que quase que foi bom.
Bu konuda hıyarlık yapacaksınız yani.
Ena. Então vai-se armar em parvo? Cheguei.
"Bak ne kadar para biriktirdik." dedim.
Eu disse : "Ena, vê o dinheiro todo que poupámos."
Aman Tanrım, 3 kişi mi, bu harika!
Ena, três nomes. Isso é óptimo!
Bu tezahüratın ne kadar şiddet içerikli olduğunu fark etmemiştim. İ-N-T-Y.
Ena, nunca me tinha apercebido de como isso é violento.
- Oha!
- Ena, c'um caraças! - Ena, c'um caraças!
Beş erkek ile yaşayacağım.
Vou viver com cinco machos. Ena!
- Vay canına, şey gibisin...
Ena! Pareces um bocado...
- Vay canına. Fantastik.
Ena, fantástico!
Vay canına, gerçekten işe yaradı.
Ena, resulta mesmo.
Vay canına Peter görünüşe göre yeni bir arkadaş edindin.
Ena, Peter, parece que fizeste uma nova amiga.
- Vay canına, benden cesurmuşsun.
Ena, é mais corajoso do que eu.
Bu karşıtlık, tasarım açılar, bunlar inanılmaz.
As linhas, o design, os ângulos... Ena!
Tüm söyleyebileceğim inanılmaz.
Só consigo dizer "ena!"
Vay anne!
Ena, Mãe!
Hakiki bowling oyuncusuymuş.
Ena! Ela era uma jogadora a sério.
- Gordon, harika.
Ena, Gordon!
İşte "neden şimdi?" Sorusunun cevabı.
Ena. O que poderia explicar o'porque agora'disto tudo.
Hangi?
- Ena.
Vay anasını!
Ena!
Vay canına, oğlum Dylan bir TV dizisinde oynayacak demek.
RESTAURANTE Ena, o meu filho Dylan num programa de televisão.
Komikmiş!
- Ena, tem mesmo piada!
- Evet, bu daha iyi olmayabilir.
Está bem... Ena. - Talvez isto não seja melhor.