Fabergé Çeviri Portekizce
65 parallel translation
- Fabergé yumurtasına benziyor.
- Parece um ovo Fabergé.
Carl Fabergé'in Rus kraliyetine yaptığı bir mücevher paskalya yumurtası.
Uma das jóias em forma de ovo de Carl Fabergé que oferecia à família real russa.
Yeşil altından, Carl Fabergé'nin imparatorluk paskalya yumurtası.
Um magnífico ovo imperial em ouro esverdeado por Carl Fabergé.
Özellikle Fabergé'i.
De preferência Fabergé.
Von Ulster Fabergé yumurtasını çalmışlar.
Eles roubaram o ovo Fabergé Von Ulster.
Fabergé.
Jóias decorativas.
Lütfen bir tane daha Fabergé Yumurtası verir misiniz.
Queria outro ovo Fabergé, por favor.
Lampico, Ming vazo. Amari atlı, Fabergé yumurtalar, sallanan koltuk, yeşil Tiffany lamba.
Os candeeiros, o jarrão Ming... os ovos Fabergé, aquela cadeira, o candeeiro verde Tiffany...
- Faberge?
- Fabergé?
Üç yumurta mücevher kutusu, sanırım, altından bir albüm. Bu kadar Faberge Çar Nicholas'ı bile mutlu ederdi.
Três ovos um guarda-joias e um album folheado a ouro Nicolau II teria tido sorte se tivesse tido tantos Fabergé.
- Faberge. - Bebeğim.
- Fabergé.
Faberge yumurtası tek başına... Güzel.
Vá lá, o ovo de Fabergé sozinho...
Bu bir Faberge yumurtası...
Isto é um ovo Fabergé.
Faberge atlıkarıncasını unuttun mu?
Lembras-te da peça do Fabergé que ele me enviou?
Tracy Lilian Teyze'sini yaktırıp küllerini porselen bir yumurtada mı istiyor?
A Tracy quer cremar a tia Lilian e guardar as cinzas num ovo Fabergé?
Vay, böğürtlenli jöle. Harika.
Salada de ovo Fabergé.
Ünlü Faberge Taç Giyme Töreni Yumurtası.
O famoso Ovo da Coroação de Fabergé.
Fabergé yumurtasını alıp da ne yapacak?
Vai fazer o quê com um ovo Fabergé?
Şimdi bu paha biçilmez Faberge paskalya yumurtasını ortaya koyacağım, yeni doğmuş, hemofili çocuğumun yanına.
Vou pôr este ovo do Fabergé de valor inestimável no centro, mesmo ao lado do meu bebé recém-nascido com hemofilia.
Çıkan sonuç bir Faberge yumurtası kadar şaşırtıcı ve eşsiz olmalı.
O resultado final será tão deslumbrante e único com um ovo de Fabergé.
Altı bin dolar ve Fabergé yumurta kolleksiyonu çalınmış.
Seis mil dólares e uma colecção de ovos Fabergé.
Ooo, Paskalya Yumurtası
O Ovo Fabergé.
1865'de İmparatoriçe Maria Alexandrovna'ya hediye edilen yakut ve elmas kaplamalı nadide bir Fabergé yumurtası.
Um exótico ovo Faberge com incrustações de rubis e diamantes que foi dado a imperatriz Maria Alexandrovna em 1865.
- "Faberge Yumurtası" mı var?
- Tens algum Ovo Fabergé?
Ailenle yüzleşmek istemiyorsun, neden kraliyet yumurtalarını kırdın diye mi?
Prefere morrer a enfrentar seus pais porque, quebrou o ovo Fabergé deles?
Birçok parti, para. Ve harika Faberge yumurtası.
Montes de festas, dinheiro, e, um fabuloso ovo Fabergé.
Özelliklede, 20 milyon değerindeki iki Fabergé yumurtası.
Especificamente, dois ovos Albergue que valem $ 20 milhões.
1885 ve 1916 yılları arası, Fabergé imparatoriçe ve gelini, Czarina Alexandra, için bu paskalya yumurtasından 50 tane üretti.
Entre 1885 e 1916, Albergue produziu 50 Ovos da Páscoa para a imperatriz e a sua nora, a Czarina Alexandra.
Babam şehir dışına gider, sen çılgın bir parti verirsin, birisi babamım Faberge yumurtasını kırıverir sonra da parasını ödeyebilmek için burayı genel eve dönüştürürüz.
O pai está fora. Dás uma festa selvagem, alguém parte o nosso ovo Fabergé e temos que abrir um bordel em casa para pagar.
Bu Fabergé yumurtası Rus Çarı Nicholas tarafından yaptırılmıştır.
Este Ovo Fabergé foi encomendado pelo Czar Nicholas da Rússia.
Şirketinin sigortaladığı Fabergé yumurtasının kaybolduğunu öğrenir öğrenmez...
Assim que descobriu que o Ovo Fabergé assegurado pela sua empresa estava desaparecido, tu...
Dokuz milyon dolar değerindeki Fabergé yumurtasını almaya yetecek kadar kârlı mı?
Lucrativo suficiente para comprar um Ovo Fabergé de 9 milhões dólares?
Fabergé yumurtasına karşılık arkadaşların.
Os teus amigos pelo Ovo Fabergé.
Fabergé yumurtasını çalmaktan sorumlular.
Responsáveis por roubar o Ovo Fabergé.
Kıymetli taşlardan yapılma Paskalya yumurtası koleksiyonu belki...
Como uma colecção de ovos Fabergé.
Bir yumiyum üzerinde Feberge yumurtası dengelemekten farklı değil.
Não é como balançar um Ovo Fabergé em cima de pauzinhos.
Tüm bilgilerim ondan bana geçti Teknoloji bilgim, modern sanat müzik yelpazem 5 saniye içinde gerçeği söyleme yeteneğim
Tudo o que sei veio dela, o meu extenso conhecimento de arte contemporânea, o meu amor por música de câmara, a minha abilidade de distinguir um ovo Fabergé verdadeiro de um falsificado em cerca de 5 segundos,
Diplomatik ilişki.
Um maço de cigarros em Moscovo vale mais do que um ovo Fabergé.
Stavros'un soylu buluşmasına oynamak işe yaradı. Peki ya mücevherli yumurta?
Investigar a acompanhante dele deu certo, e o isco do Ovo Fabergé?
Bak Faberge Yumurtaları varmış.
- Olha, eles têm Ovos Fabergé.
İki tane de imparatorluğa ait Faberge yumurtası.
E dois ovos Fabergé imperiais.
Günümüzün Fabergé'si Joel Arthur Rosenthal tarafından benim için yapılmış, safir ve topazdan bir ekin karıncası.
Uma formiga-vermelha de safira e topázio feita para mim por Joel Arthur Rosenthal, o Fabergé do nosso tempo.
Bu yumurta Çar Nikolay'a bir hediye olarak,
Este ovo foi desenhado por Peter Carl Fabergé.
Peter Carl Faberge tarafından tasarlandı.
Foi uma prenda especial para o Czar Nicolau.
Bu sepette her biri küçük bir servet değerinde tam 12 tane Faberge yumurtası var.
Há 12 ovos Faberge neste cofre.
Mindy Faberge.
Mindy Faberge.
Yani kayak çantasının saplarından birindeki izin sahibini bulamadım, ama, hımm, senin mendil kızın... şu Mindy Faberge'mi?
Não fiz corresponder a impressão de uma das pegas do saco, mas a tua rapariga do guardanapo... A Mindy Faberge?
Bir düzüne "Faberge Yumurtası" bulsanız da umrumda değil..
Não me interessa se encontraram uma dúzia de ovos Faberge.
Paha biçilemez bir Fabergà © yumurtası.
Um inestimável ovo Faberge.
O zaman'Faberge'yumurtamı geri ver.
Então dá-me o ovo "Faberge" de volta.
Daha sonra, Faberge yumurta koleksiyonumu...
"Segundo, deixo a minha coleção de ovos Faberge..."