Geçtim Çeviri Portekizce
3,009 parallel translation
Daha önce geçtim, geçmeme izin verdi.
Já aqui passei antes. E ele deixou-me passar.
Sanırım bir cesedin üzerinden geçtim.
Acho que passei por cima de um corpo.
Kuala Lumpur'a giden bir kargo uçağı buldum. Puduçeri'ye tekneyle geldim. Hindistan'dan Nepal'e geçtim, oradan Karaçi'ye...
Apanhei um avião de carga em Kuala Lumpur, depois um barco para Pondicherry, atravessei a Índia para o Nepal, desci para Karachi, atravessei o Médio Oriente,
Ve dahası, sayısızca sünnetli yarraktan da geçtim.
Abri caminho através de um número inaudito de pilas circuncidadas.
Ben oyuncu olarak başladım ve Debbie de öyle yaptı ve neticede sahne arkasına geçtim ve Debbie de benzer bir yol izledi.
Eu comecei como artista, ela também, e eventualmente passei para os bastidores e a Debbie seguiu um percurso semelhante.
Ona işkence etmeyi geç, şöyle bir dokunacak olsunlar mıntıkaları geçtim, lanet Capitol'da bile isyan çıkar.
Se a torturassem ou lhe fizessem algo de mal, esquece os Distritos, haveria uma guerra no Capitólio.
O yollardan geçtim, dostum.
Eu já lá estive, meu.
Evet. Onu geçtim gayet normal, taze ve lezzetli bir çilek gibi görünüyor.
Sim, mas para além disso parece um normal, fresco e delicioso morango.
Ben de bu plana geçtim.
Eu mesma escolhi este plano.
Ezip geçtim, ortadan ikiye ayırdım.
Choquei contra aquilo e dividi-o ao meio.
Ben buradan belgesiz olarak en az yirmi kez geçtim.
Já passei por aqui vinte vezes sem licença.
Az önce sokaktan karşıya geçtim ve - kocanı annemle yerde yuvarlanırken gördüm.
Atravessei a estrada e vi o teu marido enrolado com a minha mãe.
Ölüm vadisinden geçtim. Üzerimizde lanet gökkuşağı.
Andar pelo Vale da Morte com o arco-íris por cima de nós.
- Huysuz bir taşın üzerinden geçtim.
Acabei de passar por cima de uma pedra mal-humorada.
Tecrübelerime dayanarak söylüyorum sanatçıların geneli sorumsuzdur, bir eşi ve aileyi geçtim kendileri için bile düzgün bir hayat kuramıyorlar.
Pelo que sei, os artistas são uns irresponsáveis que mal podem sustentar-se, e muito menos sustentar mulher e filhos.
Hepsini geçtim, hangi cehennemde olduğunu kim bilebilir ki onun?
Além disso, quem sabe onde caralho está?
Ben bu yollardan çok geçtim.
E olha que já tenho uns anos.
Ah canım, ben de o yollardan geçtim.
Sim. Querida, sei o que é isso.
Herkesi geçtim de, onun böyle yapacağını tahmin etmezdim.
Nunca pensei, que de todos, ele se portaria assim.
Testi geçtim mi?
Passei no vosso teste?
Yağmuru geçtim, en şiddetli gök gürültüsünü bile duyamadım hiç.
Então nunca sabia se estava a chover ou até mesmo se ouvia um trovão.
Bunu nasıl söyleyeceğimi bilmiyordum ama 12 hafta sınırını geçtim.
Não sei como hei de dizer isto, mas passei as 12 semanas.
Ben de o evreden geçtim, Josh.
Eu costumava ser como ela, Josh.
- Kız arkadaşımı görmek için saklambaç oynama yaşını çoktan geçtim ben.
Já não tenho idade para jogar às escondidas para ver a minha namorada.
Yıllar önce ben de aynı dönüşümden geçtim.
Uma pela qual eu passei já há alguns anos.
Okumayı bırakıp dinlemeye geçtim. Hızlı dinliyorum.
Abandonei a leitura e passei para o áudio.
Eski evinin yanından geçtim.
Passei pela sua antiga casa.
Tanrı biliyor, o yollardan ben de geçtim.
Sabe Deus que já passei por isso.
Tüm ülkeyi araba sürerek geçtim.
Acabo de atravessar o país.
Cambridge'de bilgisayar mühendisliğini birinci bitirdim ve sonra Savunma Bakanlığı'na geçtim.
Acabei em 1º lugar na minha classe de engenharia de computação na Universidade de Cambridge, depois mudei-me para o M.O.D.
- Yerin dibine geçtim şimdi.
Até estou envergonhado por ti.
Bir süre izlemede kaldıktan sonra bir aracı vasıtasıyla iletişime geçtim.
Após um período a vigiar as atividades dele, fiz o primeiro contacto através de um intermediário.
15 sene evvel kokaini bırakıp eroine geçtim.
Faz 15 anos que troquei a cocaína pela heroína.
Temasa geçtim.
Já fiz contactos.
Alınma ama savaşta yeraltı sığınakları ararken daha çetin ceviz yamaçlardan geçtim.
Fiz descidas duras durante a guerra, à procura de abrigos subterrâneos.
Hayvan hizmetleriyle iletişime geçtim.
Contactei os Serviços de Proteção Animal.
Eve giderken arabayla geçtim sadece. Hastam değilsin sonuçta.
Só fiz uma paragem a caminho de casa uma vez que não és meu paciente.
Testten geçtim.
Eu respondi e passei.
Kendimden geçtim, çok iyiydi.
Distraí-me de tão bom que foi.
Dün gece onlarla temasa geçtim sanırım şimdi de benim peşimdeler.
Fiz contato com eles ontem, acho que estão atrás de mim.
Buradan binlerce kez geçtim ama kimlerin yaşadığını bir kere bile düşünmedim.
Passei por aqui milhares de vezes. Nunca parei para pensar em quem morava aqui.
Harika. Bebeğin başını geçtim.
Acabei de passar pela cabeça do bebé.
Nick Russo'nun cesedinin üzerinden büyüteçle üç kere geçtim.
Já examinei o corpo do Nick Russo três vezes com uma lupa.
Birkaç kez ben de geçtim bu yoldan. Evet.
Também passei por isso algumas vezes.
Birkaç yıl önce zor bir dönemeçten geçtim.
Eu tive uma fase difícil há uns anos.
- Ses tellerini geçtim.
- Pelas cordas.
Hayır, oradaki kapıdan geçtim, beni direk buraya çıkardı.
Não, apenas atravessei aquela porta e trouxeram-me até aqui.
- Ben de oralardan geçtim.
Também já passei pelo mesmo.
Söyleyeceğin şeylere inanmayı çoktan geçtim ben.
Eu costumava acreditar em qualquer coisa que tu dissesses.
Arkana geçtim.
Estou a possuir-te por trás.
Her şey yolunda, ben de geçtim o yollardan.
Está tudo bem.