English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ K ] / Kaçın

Kaçın Çeviri Portekizce

38,375 parallel translation
Tarihsel olarak reform çabalarına baktığımızda kaçınılmaz olarak daha fazla baskıya yol açtıklarını görüyoruz.
Historicamente, os esforços para criar reformas conduziram, inevitavelmente, a mais repressão.
Tüm sabahtır benden kaçınıyorsun, ve şimdi de garip davranıyorsun.
Tiveste um pesadelo ontem à noite, andas a evitar-me, e estás estranho.
Dinle dostum, eşyalarını saklayamazsan karıştırılması kaçınılmazdır.
Não tens um cadeado nas tuas merdas. É claro que vão ser arrombadas.
Ya kameradan kaçınıyorlar ya da halitus hâllerine döndüler.
Então..., ou eles estão a evitar as câmaras de videovigilância ou reverteram-se a um estado "vaporizado".
Siz kaçın!
Foge!
Kaçın, hepiniz!
Corram, todos!
Kaçın!
Foge.
Kaçın!
Foge!
Palm yağı satın aldığımız her şeyde varsa, tüketiciler bundan nasıl kaçınacak?
Se o óleo de palma está presente em quase todo o que compramos, como é que os consumidores podem evitar isto?
İşin bilimsel yönünde, kaçınılmaz bir şekilde felakete doğru sürüklendiğimizi görüyoruz.
Mas acho que o facto científico é que sofremos algumas consequências.
Bu anlaşma, dünyayı iklim değişikliğinin mevcut ve eninde sonunda karşılaşacağımız kaçınılmaz etkilerine hazırlamak için yapılacak.
Este acordo ajudará o mundo a preparar-se para as consequências das alterações climáticas que já estão a ocorrer. E também para aquelas que sabemos que inevitavelmente se seguirão.
Ve biliyor musunuz bir kaçının doğumunu yaptırdım daha fazla para kazanmak için.
E sabem o que mais, eu trouxe ao mundo alguns bebés. Para dinheiro de bolso extra.
Siper alıp arabaya kaçın!
Baixem-se e vão para o carro!
Kaçın!
Saiam!
- Kaçın, kaçın, kaçın!
Mexam-se! Mexam-se!
Çünkü bu, soruyu soran kişinin Afrika kıyılarından kaçırılan ilk siyahtan bu yana bu ülkede siyahların neler çektiğinden hiç haberi olmadığı anlamına geliyor.
Isso significa que a pessoa que faz a pergunta não faz ideia daquilo que os negros passaram, o que viveram neste país desde que o primeiro negro foi raptado da costa de África.
Ama siyahların polisin kötü muamelesiyle ilgili şikâyetlerini günümüz koşullarına bağlayarak görmezden gelirseniz işin özünü gözden kaçırmış olursunuz.
Mas se descartarmos as queixas dos negros ou a brutalidade da Polícia como estando completamente enraizada no contexto actual, a questão está a passar-nos ao lado.
Beni hapisten mi kaçırdın?
Uma fuga da prisão?
Kaç yaşındaydın?
Que idade tinha?
Fragmanları bile kaçırmazsın.
Nem sequer te vou fazer perder os trailers.
Henüz ulaşamadığın kaç isim olduğuna baka...
Veremos quantos nomes comprometidos não conseguiste...
Aklını kaçırırsın.
Enlouquecerás.
Herhangi gibi aklını kaçırabilir yani hareketlerinden sorumlu tutulamaz.
Qualquer um pode ter a psicose, então... não podem ser considerados responsável pelas suas acções.
S.H.I.E.L.D.'ın gözetiminde kaç vatandaşımız hayatını kaybetti?
E... quem pode culpá-los? Quantos dos nossos cidadãos morreram sob vigilância da S.H.I.E.L.D.?
Onu kaçıran insanın seni koz olarak kullanabileceğinden endişelendik.
Ficamos preocupados que a pessoa que o fez, te fosse apanhar para tirar vantagem disso.
Yaptığın şey yüzünden kaç masum canından oldu?
Quantos inocentes morreram por causa daquilo que vocês fizeram?
Nükleer bir silahı yakından görme fırsatını kaçırsa mıydım yani?
E perder a oportunidade de ver uma arma nuclear de perto?
Kaç yaşındasın?
Quantos anos tens?
Aklını mı kaçırdın sen?
Estás completamente louco!
- Aklını kaçırıyor.
- Ela está a perder o juízo.
Uçağı kaçıracaksın.
Senhor temos um vôo para apanhar.
Aklını mı kaçırdın sen?
Ficou maluca?
Sen aklını kaçırmışsın!
Enlouqueceu.
Kaç adamımız olursa olsun, kaç silahımız olursa olsun, ne zaman böyle bir şey olsa, hissettiğiniz şey... durdurmanızın imkansız olduğu bir çığa karşı mücadele ettiğiniz.
Por mais homens e armas que tenhamos, sempre que isto acontece, sentimos que estamos a lutar contra uma avalanche que não temos forma de a parar.
Bunun için kaç şilin aldın?
Quanto lhe pagaram por elas?
Çünkü kaç tane olduğunu veya ortalama fil dişi oranını bilmiyorum.
Não sei quantas há, ao certo, nem qual é a taxa média.
Bugünkü dersi ve toplantımı kaçırdığın için bana borçlusun.
Estás em dívida comigo por faltares à aula e à minha reunião de hoje.
Bu 110'u nasıl yuvarlandığın kaç kere yapacağını belirleyecek.
A forma como rebolares vai determinar quantas mais fazes.
Sadece soruyorum, nasıl oldu da onu elinden kaçırdın?
Não! Só estou a dizer que não entendo como a deixaste escapar.
Ödeme gününü kaçırmaktansa, programlarını değiştirmeyi tercih edeceklerini varsayıyoruz.
Precisamos de assumir que eles vão adiantar os seu horários em vez de desperdiçarem um dia de pagamento.
Bu, altı saat önceydi. Ortaya çıkmasını beklersek düşmanı elimizden kaçırabiliriz efendim.
Se esperarmos que dê sinal de vida, podemos perder a oportunidade de atacar.
Kaç tane eşcinsel kadından bunu duyduğumu bilsen şaşırırsın.
Ficarias surpreendida de quantas mulheres lésbicas eu já ouvi isso.
- Kara, Supergirl'ü kaçırdın. - Öyle mi?
- Kara, desencontraste-te com a "Supergirl".
Aklını falan mı kaçırdın sen?
Estás louco ou quê?
- Yoksa... - Sen kaçırdın mı asıl?
E tu estás?
Cadmus'un sizi kaçırdığını bilmiyordum.
Não fazia ideia que o "Cadmus" te tinha capturado.
Kaçırıldıktan 20 yıl sonra annenin kalıntıları yeni bulundu ve bu korkunç. Ayrıca o beni de büyüttü sayılır. Bunların hiçbirini tek başına yüklenmek zorunda değilsin.
Os restos mortais da tua mãe foram descobertos 20 anos depois de desaparecer e isso é terrível, e aquela mulher praticamente criou também, não devias ter de aguentar isto sozinha.
Yani Maya Gowen'ı kaçırdığını düşünüyorsun.
29 DE OUTUBRO, 1996
Bazen bir konuda o kadar derin duygular hissedersin ki büyük resmi kaçırırsın.
Está bem? Às vezes, ficamos tão concentrados em algo que não vemos o todo.
Kaç adam mesela? Üçüncü Chet'ten sonrasını sayamadım.
Desisti de contar ao terceiro Chet.
Earl, ne oldu? Kadın son 50 yılda ne kaçırdıysa hepsini görmek istiyor.
Ela quer ver tudo o que perdeu nos últimos 50 anos.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]