Kurtulacağız Çeviri Portekizce
775 parallel translation
Biz buradan nasıl kurtulacağız?
Como é que saímos agora desta?
Jaggers bize yardım edecektir, bu durumdan kurtulacağız.
O Jaggers vai ajudar-nos, vai conseguir libertá-lo de certeza.
Bu işten kurtulacağız.
Havemos de sair desta.
Suçluyu bulunca bu beladan da kurtulacağız.
Quando tudo estiver resolvido, ficamos livres.
Hepimiz kurtulmak istiyoruz, ve kurtulacağız da.
Todos queremos sair, e vamos consegui-lo.
Kasabadaki pisliklerden kurtulacağız. Hiç kimse onları burada görmek istemiyor. Bir Wakefield, şeyle karşılaşınca...
E chorem, viúvas solitárias, quando um Wakefield encontrar um...
Daha fazla rahatsız olmayacaksınız. Ondan kurtulacağız.
Quando entra na sala...
Duymadınız mı? Kurtulacağız.
Seremos liberados.
Florida'ya varır varmaz, bu durumdan kurtulacağız.
Assim que chegarmos à Flórida deixamos este disfarce.
- Ondan kurtulacağız.
Daremo-lhe esquinazo.
Bir yelkenli! - Kurtulacağız!
- Vamos ser salvos!
Ama tanrının da yardımıyla bu beladan kurtulacağız.
Vai levar tempo, mas com a ajuda de Deus conseguiremos.
Onlardan nasıl kurtulacağız peki?
Como nos livramos deles?
Eğer etkili ise bu makinelerden kurtulacağız ve dışarı çıkıp Thallar'ı yok edeceğiz.
Se ele for eficiente, podemos livrar-nos destas máquinas e sair para destruir os Thals.
Kurtulacağız.
Nós vamo-nos safar.
Ama buradan kurtulacağız.
Vamos safar-nos disto.
Ne zaman bu askerlerden kurtulacağız?
Quando é que os soldados vão deixar-nos em paz?
Ama bence bir gün kurtulacağız.
Mas acredito que um dia seremos salvos.
Buradan kurtulacağız.
Farei tudo para sairmos daqui.
İşte o zaman buradan kurtulacağız, tamam mı?
Assim vamos embora daqui, OK?
Bu da klonlamada bir ilk. Ardından hepimiz buradan kaçıp kurtulacağız.
É inédito na clonagem, e depois podemos ir embora.
Buradan kurtulduğumuzda, ve kurtulacağız da,... seninle, eve döneceğim.
Quando sairmos disto, e sairemos... irei para casa contigo.
Biz seni tepeden tırnağa değiştireceğiz, hayatta bir... meşgale sunacağız ve birlikte bizi hapseden... bu can sıkıntısından kurtulacağız.
Nós lhe daríamos um novo look. Um interesse na vida... E, juntos, poderíamos superar... este tédio que aprisiona todos nós.
Tanrının izniyle buradan kurtulacağız.
Tudo se resolverá, se Deus quiser.
7 hafta sonra burdan kurtulacağız.
Faltam 7 sémanas...
- Bundan da kurtulacağız, söz veriyorum.
Vamos sair desta, prometo.
Nasıl kurtulacağız?
Como podemos expulsá-lo?
Kurtulacağız. Geriye!
Já arrancou.
Belki kurtulacağız.
Talvez nos consigamos safar,
Bundan nasıl kurtulacağız? Evet, ne?
- Sim, o que ganhamos com isso?
Peki biz senden nasıl kurtulacağız?
E como podemos nos livrar de você?
Şu an biraz problemimiz var. Ama bir şekilde bundan kurtulacağız.
Agora, temos um problema, mas vamos acabar por resolvê-lo.
- Askeri polislerden kurtulacağız dedin. - Kurtulduk.
- Disseste que ias despistá-los.
Birlikte kurtulacağız buradan.
Vamos os dois.
- Biz kurtulacağız.
- Havemos de nos "safar".
Buradan nasıl kurtulacağımızı sormuştum?
Como é que vamos sair agora daqui?
Söylesene Gabby... gerçekten buradan kurtulacağımızı düşünüyor musun?
Diz, Gabby... pensas realmente que vamos saír disto?
Nasıl kurtulacağımızı biliyorum.
Sei como podemos nos livrar dele.
Kurtulacağım. Bu riski almalıyız.
Pat... nunca fui tão feliz em toda a minha vida.
Oradan nerede olduğumuzu ve nasıl kurtulacağımızı görebiliriz.
Lá de cima, talvez possamos ver onde estamos e como escapar.
- Ne yazık ki azınlıktayız! En kötü kısmı ise her gün üstümüze yığılan bu hapsedici leş tuzaklarından nasıl kurtulacağımızı bilememek!
É pelo bem da nação, porque já não sabe um o que fazer... para conter esta maré que ameaça a todos...
Kurtulacağımızı hiç sanmıyorum.
Eles sabiam que não íamos conseguir chegar ao cume.
Yakında Hols'tan kurtulacağız.
Em breve, estaremos livres do Hols.
Başımızı derde girerse, daha çabuk kurtulacağımızı bilmek hoşumuza gidiyor.
É bom saber que conseguimos sair da confusão mais rápido do que quando lá entramos.
Tapınaklara gidip ibadet ederek kurtulacağınızı sanmayın,
Não julgais que serão salvos pelos vossos rituais, com idas ao templo.
Bu işten bu kadar kolay kurtulacağınızı düşünmüyorsunuz değil mi?
Nâo estás a achar que te vais safar com isto?
Bizim kuşağımızın anlıyacağı gibi değil. ve şakaları da berbat. Ama bunlar, onu okumaktan kurtulacağınız anlamına gelmiyor.
É demasiado eloquente, não se integra na nossa geração e as suas piadas são terríveis.
Buradan sağ kurtulacağımızı pek sanmıyorum, ve... ben... hiçbir... erkekle yatmadım.
Acho que não sobreviveremos a isto, e... eu... nunca... estive com um homem.
Yani sizi tanımıyorum, ve buradan sağ kurtulacağımızı sanmıyorum ve daha önce hiçbir erkekle birlikte olmadım.
Quero dizer, sei que não o conheço, mas acho que não sobreviveremos a isto, e nunca estive com um homem.
Merak etme, postacı gelince buradan kurtulacağız.
Não te preocupes.
Böyle bariz bir yalanla kurtulacağınızı mı sanıyorsunuz?
Julga que vou acreditar numa mentira tão óbvia?
kurtuluş 23
kurtuldum 42
kurtuldun 20
kurtulduk 149
kurtuldu 29
kurtul 19
kurtul ondan 72
kurtul onlardan 17
kurtulacaksın 21
kurtuluş ordusu 16
kurtuldum 42
kurtuldun 20
kurtulduk 149
kurtuldu 29
kurtul 19
kurtul ondan 72
kurtul onlardan 17
kurtulacaksın 21
kurtuluş ordusu 16