Lük Çeviri Portekizce
471 parallel translation
- 500'lük oynuyorum.
- Jogo 500.
Yaklaºik % 1 5 metabolizmasi, asiri calisan tiroidi... ... ve yaklaºik % 3'lük suni bezesi var.
Tem o metabolismo a 15 por cento com um hipertiroidismo e as glândulas afectadas a 3 por cento.
Sirtindan dört kursun yemis. Yolun karsi tarafindan bir 44'lük veya 45'likle ates edilmis.
Ele foi atingido pelas costas 4 vezes... com um a.44 ou.45 do outro lado da rua.
Regan'ı aradığımı söylemen için sana iki 100'lük ödemeliyim.
Quer que lhe dê duas notas por me dizer que procuro o Regan.
Winchester'ıma karşılık üç tane altı-patlar ve birkaç 44'lük alırım.
Compramos 3 revóIveres de 6 tiros e umas 40-440 para a minha Winchester.
Beni görmek için ortalıkta bekleyen 14'lük çocuklar yok.
Não me dedico a brincar com a saúde das pessoas.
16 yıI önce küçük bir değişikliğin yapıldığına inanmam için neden var. 30.000 km3'lük kendi sisteminin tamamı içinde.
Tenho razöes para crer que há 16 anos ocorreu uma pequena alteraçäo através dos 12.000 quilómetros cúbicos da sua própria estrutura.
Morbius. Büyük makine, 30.000 km3'lük klistron röle.
Morbius, a grande máquina, 12.000 km cúbicos de relés klystron.
Elinde 44'lük olan bir muhafız, iflahımızı kesti.
Fomos escorraçados por um guarda com uma.44
Herkesten bir 500'lük kesinti yapılacak.
Todos tiveram que suportar um corte de 50 %.
Kafandaki 100'lük kadın, 90'lık viski ve 14 karatlık altın ne demek oluyor?
Só pensas em mulheres boas, uísque do melhor... e ouro de 1 4 quilates?
Ona bir 100'lük verdin. Daha önce kimseye bu kadar para ödememiştik.
Deste-lhe cem dólares.
Pis bir gringoyu tutuyor, üstüne bir de 100'lük veriyorsun.
Ter um gringo nojento cá em casa e ainda por cima dar-lhe 100 dólares?
500'lük gruplara böleceğiz.
Vamos dividi-los em grupos de 500.
# Tatlı, zarif, küçük elinde # 44'lük bir silah vardı
"Na sua doce e delicada mão" "Levava uma pistola calibre 44."
# Tatlı, zarif, küçük elinde # 44'lük bir silah vardı
"Nas suas doces e pequenas mãos" "Leváva uma pistola calibre 44"
Kafanın öbür tarafındaki 100'lük kadın, 90'lık viski ve 14 karatlık altın ne demek oluyor?
Só pensas em mulheres boas, uísque do melhor... e ouro de 14 quilates?
Bu 44'lük Magnum, dünyadaki en etkili tabanca. Ve kafanı tamamen uçurabilir.
Este é um Magnum 44 o mais poderoso revólver do mundo e capaz de lhes estoirar a cabeça.
100'lük bagajda, dedi.
Ele disse 100.000 na bagageira.
Gidiyor, 2500'lük gitti, 3000'lik gitti 4000'lik gidiyor 5000!
É para já : há perto de dois mil e quinhentos, três mil, quatro mil, cinco mil!
Hepsi 100'lük banknotlar halinde miydi?
Era tudo em notas de $ 100?
Sen iri.44'lük taşıyan "Soğuk, Gözüpek Callahan" sın.
Você é o Callahan "Frio e Atrevido", com a sua grande 44.
Onu, bir 44'lük Magnum'la öldüreceğim.
Vou matá-la com uma Magnum.44.
Benim bir 44'lük Magnum'um var.
Tenho uma Magnum.44.
44'lük Magnum'un bir kadının yüzüne neler yapabileceğini gördün mü?
Já viu o que uma Magnum.44 faz à cara de uma mulher?
44'lük Magnum kadının kukusuna neler yapabileceğini görmelisin.
Devia ver o que uma Magnum.44 vai fazer à rata dela.
- 44'lük bir Magnum'un var mı?
- Tens uma Magnum.44?
Bu bir 10-4'lük mü?
- Terminado?
Büyük bir 10-4'lük.
- Sim, terminado.
- Pekâlâ. 200 lük.
Muito bem. Aqui tem 200.
4 sıraya yükseldiler. 3. lük için ciddi bir mücadele olacak gibi.
De facto, avançou o equipe da quinta... à quarta posição e a essa velocidade... poderá aspirar a obter a terceira posição.
Bu da 2-4'lük kalas.
E isto é um dois-por-quatro.
Ceketimin cebinde 44'lük Colt var... çekmecemde de Alman malı otomatik tabanca var. Şu en yenilerden.
Eu tenho este Colt 44 no meu colete, e uma automática alemã acolá, numa gaveta, uma das novas.
Disko temposu isterseniz 4 / 4'lük çalayım.
Posso fazer 4 / 4, se preferir ritmo disco.
Sadece 100'lük banknotum var.
Só tenho uma nota de $ 100.
Sadece 100'lük banknotlarım var.
Só tenho notas de $ 100.
Bugün bir seçim düzenlense, araştırma sonucuna göre, Vali McRyan açık arayla seçimi kazanacak. Başkanın % 23'lük oyuna karşı % 62'lik ezici bir galibiyet kazanacaktır.
Se hoje se celebrassem as eleições, o governador ganharia sem problemas, alcançando 62 por cento dos votos, comparado com 23 do presidente.
General, 303'lük bir Lee-Enfield'le vurulan bir çocuk nasıl yardım talep eder?
General, como pode uma criança pedir ajuda, se acaba... de ser atingida por uma 303?
Bana 100 doları vereceksin... ve çok dürüst bir adam olduğun için, bir 100'lük daha vereceksin... çünkü senin yüzünden neredeyse ölüyordum.
Vais dar-me os 100 dólares... e por seres tão honesto, vais livrar-te de mais 100, pois quase me matam por tua causa.
O nedenle altından yapılma lük yatına... evi diye hitap eder ve orda yaşardı
É por isso que chama à sua casa um luxurioso e colorido, barco do prazer feito de ouro.
Firmanın % 43'lük hissesi.
43 % de share.
Umarım nihayet 100 lük bir vuruş yapar.
Espero que ele finalmente baixe das 100.
- 100 lük mü? - Evet 100 lük.
100?
Sonunda 100 lük vuruş yapabildin mi?
Finalmente baixaste das 100?
Ve diğer % 3'lük kısım?
E os outros 3 %?
Diğer % 3'lük kısım, benim burda olma nedenim.
Os outros 3 % são o motivo por que estou aqui.
-.44'lük magnum.
- Uma 44 magnum.
Bana 44'lük Magnum'u ver.
Passa-me a Magnum.44.
Bu Benim Hayatımın Riski Demek... 100'lük, Teslimatta ve Ben Aldığımda Temizlersiniz Altı Saatten Önce Yoksa İş Biter..
Estou a arriscar a minha própria vida. 100 quilos na entrega e eu desapareço seis horas antes do fecho, para o caso de os índios decidirem estragar a vossa festa.
Bana verilen en küçük para100'lük banknot.Çeyreklik için muhasebeciden borç almak zorundayım.
Tive que alugar esta moeda à minha contabilista. Pois, eu sei.
44'lük Magnum gibi mi?
É como uma Magnum 44?