Ogla Çeviri Portekizce
67 parallel translation
Okampa değil, Kazon-Ogla.
Os Ocampa não, os Kazon-Ogla.
Kazon-Ogla mı?
Os Kazon-Ogla?
Kazon-Ogla'da kim?
Quem são os Kazon-Ogla?
Söyle ona, bu gün Ogla adını kazanma günüdür.
Diga a ele que hoje é o dia em que ele finalmente será chamado de Ogla.
Kazon-Ogla uzayında bulunuyorsun, Federasyonlu.
Você está em espaço Kazon-Ogla, Federação.
Hiç kimse Ogla uzayını cezalandırılmadan terk edemez.
Ninguém que viola o espaço Ogla vai embora.
Adı sadece Hali olan bir başka Ogla, onu çıplak elleri ile öldürdü.
Ele foi morto pelas mãos nuas de um outro Ogla, chamado somente Hali.
Ağabeyim, Jal Kinell... Ogla adını, bir savaşta ölerek kazandı.
Meu irmão, Jal Kinell... que ganhou este nome Ogla morrendo bravamente em batalha.
Bir Ogla, asla mazeret arkasına saklanmaz.
Um Ogla não tem espaço para desculpas.
Eğer bu bölgenin, Kazon-Ogla bölgesi olduğunu gösteren bir harita olsaydı, asla yakınından bile geçmezdim.
Se eu tivesse visto um mapa que identificasse isto como território Kazon-Ogla, não teria ficado em qualquer lugar por perto.
Kar, kendi adını kazanabilmek için bu adamı öldürmeye gönderildi, ama başarısız oldu, ve asla, ölümünde bile adını kazanamayacak.
Kar foi enviado para matar este homem para receber o nome Ogla dele, mas Kar falhou e não receberá o nome dele nem mesmo na morte.
Düşmanlarının ellerinde ölen bir sürü Ogla gördüm.
Já vi muitos Oglas morrerem nas mãos de nossos inimigos.
Orası Ogla eğitim kampının bulunduğu, Tarok.
É Tarok, onde os Ogla efetuam exercícios de treinamento.
Ogla bu ay da eğitim görmekte.
Os Ogla treinam nessa lua.
Jal Razik, Kazon Birinci lideri.
Jal razik, primeiro maje dos Kazon-Ogla.
Ogla uzayına izinsiz girmiş bulunmaktasınız.
Vocês atravessaram o espaço Ogla.
Bir Kazon-Ogla lideri, uzayına izinsiz girenlere, saldırmadan, burayı terk etmelerini istiyor.
Um maje Kazon-Ogla permitindo que um intruso deixe o espaço dele sem ser molestado.
Diğer Kazonlar, Ogla'nın bu kadar merhametli davranmasını nasıl yorumlarlar acaba?
O quê diriam os outros Kazon sobre esta misericordiosa atitude de um Ogla?
Bir kaç yıl önce, Ogla'ya Plaxan sensörleri satmıştım.
Até mesmo vendi alguns sensores Plaxan para os Ogla há alguns anos atrás.
Bir Ogla savaşçısı hayatımı tehdit ederken, uyumamı mı bekliyordun?
Você acha que eu dormiria muito sendo rodeado por um guerreiro Ogla que está me ameaçando de morte?
Ogla'ya adını kazanabilmiş bir şekilde dönebilmenin, tek bir yolu var.
Há apenas um jeito para você voltar para os Ogla e é aquele para que você mereça seu nome.
Ogla bize yardım ediyor.
Nós temos a ajuda dos Ogla.
Benim adım, Jal Karden, Kazon-Ogla.
Meu nome é Jal Karden, Kazon-Ogla.
Kazon-Ogla.
Kazon-Ogla.
Bu gün, Relora ve Ogla'nın üstünlüğünün, sona erdiği gün çünkü, bu günden sonra, Federasyon'un teknolojisi bizim olacak ve diğer mezhepler, bunu gördüklerinde, kaçmaya başlayacaklar.
Hoje é o dia que marca o fim da supremacia dos Remora e dos Ogla porque, depois de hoje, teremos a tecnologia da Federação e as outras seitas correrão quando nos verem.
Ogla ve Relora ile müttefik olursak, bize dokunmaya korkacaklardır.
Se tivéssemos os Ogla e os Relora Como nossos aliados, os outros teriam medo de nos tocar.
Yani bir oğla onu sevdiğimi söyleyip inandıramayacak mıyım?
Não posso dizer que amo um filho e esperar que acreditem?
Katil ve kaçak olan bir oğla sahip olmak sizin için zor olsa gerek.
Deve ser muito difícil para si, ter um assassino foragido como filho.
Evler babadan oğla geçer, kızlara değil.
As Casas passam de pai para filho, näo de pai para filha.
Bu eskidendi ve artık geçmişte kalıyorum. Bu eğlence, babadan oğla geçer.
Esta diversão e eu formamos um pleno, é um legado de cada pai, ao seu filho, em pequeno.
sıkıcı, kara cahil bir oğla sahip olmanın aşağılanması ben gideyim
A humilhação de ter um tipo vulgar, grosseiro e ignorante como filho. É melhor eu ir.
Sadi'ler gizli yeteneklerini babadan oğla geçirir ve her nesilde daha esrarlı güçlere kavuşurlar.
Eles passam os seus rituais secretos de pai para filho, adquirindo poderes ocultos de geração para geração. Que tipo de poderes?
Oğla inananlar yargılanmazlar.
Todos aqueles que acreditarem no Filho não serão julgados.
Babadan oğla geçerdi.
Seria passada de pai para filho.
Böyle bir oğla sahip olmak için Subhash ne günah işledi, bilemiyorum.
Ele é pai dele até no vandalismo. Sim, sei que não vai acreditar em mim.
- Bazı şeyler var... Babadan oğla geçebilecek şeyler.
- Há algumas coisas que podem ser transmitidas aos vossos filhos.
Artık babadan oğla miras gibiydi.
É uma tradição.
Ancak bugünkü törende babadan oğla geçen kraliyetimiz adına yeni bir çığır açılmış oluyor.
Mas a cerimónia de hoje marca uma nova era na tradição de sucessão.
Bu sanki babadan oğla geçen bir gelenek gibi.
É tipo a nossa tradição. Passa de pai para filho. Claro que é apenas um ou dois por ano.
Bu sadece... o kadar kızgın bir çocuğu görmek çok üzücü, babadan oğla geçen bir kızgınlık.
Sei disso. Só que... É tão triste ver tanta raiva num garotinho, e esse ódio passou de pai pra filho.
Bu silah yıllar boyunca babadan oğla geçirilip... en sonunda Sezar'ın en son asil torunu... İmparator Tiberius'a kadar gelmişti.
Essa espada foi passada de geração em geração, até ao último descendente da nobre linhagem de César, o imperador Tibério.
Onların töreenleri güzel olur, babadan oğla geçer.
Eles têm a Peah. Os desenhos são passados de pai para filho.
- Fıstık alerjilerinin yüzde altmışı genetik yolla babadan oğla geçer. - Sana inanamıyorum.
Inacredítável!
Mandarin hanedanından bu zamana kadar hep babadan oğla geçti.
Tem sido passada de pai para filho desde a dinastia Mandarim.
- Babadan oğla, ama...
De pai para filho, mas...
Oğla muhtaçtı.
Ele precisava de um filho.
Babanın günahı oğuldan oğla, oğuldan oğla sürer gider.
Os pecados do pai vão seguindo e seguindo... de filho para filho.
Babadan oğla, anneden kızına.
De pai para filho, de mãe para filha.
Senin kadar müziği seven birinin müziğe ilgisiz bir oğla ve duyamayan bir kıza sahip olması çok sinir bozucu olmalı.
Deve ser frustrante para alguém que adora a música como você ter um filho que não se interessa e uma filha quem nem ouve.
Sigortasız yaşamanız, her şeyi nakit parayla ödemek istemeniz, isminin Danny mi yoksa Tyler mı olduğuna emin olamayan bir oğla sahip olmanız...
Não ter seguro, querer pagar tudo em dinheiro, ter um filho que nem sequer se lembra se o seu nome é Danny ou Tyler...
Binlerce yıldır babadan oğla geçer.
Durante milhares de anos, tem sido passado de pai... para filho.