Olur efendim Çeviri Portekizce
426 parallel translation
Bu güzel olur efendim.
Será giro.
Acele etseniz iyi olur efendim, tren fazla beklemez.
Despache-se, o comboio não espera.
Ama eşekarısı yuvaları ağaçlarda olur efendim.
O Sr. Travers está em apuros. Isto pode desencadear um escândalo.
Unut gitsin. Bir şey yapmalıyız. Tereyağıyla ovalasak nasıl olur efendim?
Está uma rapariga no quarto por baixo de nós.
- Kahvaltınız birazdan hazır olur efendim.
- O pequeno-almoço está quase pronto.
Benim için olur efendim.
Para mim há, senhor.
Ama gözlerinizi ondan ayırmasanız çok iyi olur efendim.
No entanto, acho que deveria manter os olhos bem abertos.
Olur efendim.
Sim, sir.
Olur efendim.
Muito bem.
Tam bir katliam olur efendim.
Será uma matança.
Ama Rommel panzerlerini tam sizin söylediğiniz yere yollarsa şansımız ne olur efendim?
- Talvez. Mas quais seriam as possibilidades de Romper enviar uma divisão dele pelo sítio onde você disse?
- Olur efendim.
- Sim, senhor.
- bir deneme yaz. - Olur efendim.
- que originaram o homicídio.
Olur efendim.
Sim, senhor.
- Çok iyi olur efendim!
- Gostaria muito!
Olur efendim.
Sim, senhora.
- Olur efendim.
- Sim, senora.
Bence de iyi olur efendim!
Acho que sim, senhor!
Dışarı. Şehir tamamen düşmeden yola çıksak iyi olur efendim.
É melhor irmos andando, antes que a cidade esteja totalmente cercada.
Eldiven giyseniz iyi olur efendim.
É melhor usar luvas, senhor.
6. 15'e, olur efendim.
Sim, 6.15.
- Louisiana Flip olur mu efendim?
- Um Louisiana Flip, senhor?
- Evet, efendim. Şu yatağı alsanız iyi olur, korunmanızı sağlar.
O colchão poderá servir para nos cobrirmos melhor.
- Bana kahve verseniz iyi olur. - Çok iyi efendim.
- Traga-me café, Walter.
Efendim, devam etmeden önce yukarıdaki balkonun perdesine bir baksanız iyi olur.
Peço desculpa, mas antes de continuar, penso que gostaria de olhar para o cortinado naquela varanda.
- Evet, beklesen iyi olur. Peki efendim.
- Sim, acho melhor você esperar.
- Kırmızıya yakalanmadan geçmemin bir mahsuru olur mu efendim?
Incomoda-o essa luz?
Efendim, hazine Casablanca'da bulunursa vatansever olduğum kanıtlanmış olur.
Bem, senhor, se o tesouro for encontrado em Casablanca... -... provará que agi como um patriota. - Estou a ver.
Masanız hazır olur olmaz size söyleyeceğim, efendim.
- Aviso logo que a mesa esteja pronta.
Mareşalim. - Bir kulağımız koridorda olsa iyi olur. - Emredersiniz efendim.
Prezado marechal-de-campo Rommel, tenho total confiança no portador deste bilhete, tenente-coronel Caesar Von Hofaker do meu gabinete.
Bu nasıl olur bilirsin, efendim.
Vê como as coisas funcionam, senhor?
Siz bilirsiniz efendim, uygun olur.
Senhor, ide. Assim manda a prudência.
Olur mu efendim?
Queremos um sítio pequeno.
Olur, efendim.
Sim, senhor.
Evet, efendim. Ve kayıtlarında başka ne bulabilirsen getireceksin, olur mu?
Pode trazer-nos todos os dados dos registos?
Hayır efendim, bomba tüm ülkeye saçılmasına sebep olur.
Não, senhor. Uma bomba iria espalhá-lo por todo o país.
Louis, yürüme yolunu kürü, olur mu? Peki, efendim.
- Louis, vá entregar isso, pode ser?
Gürültülü ve curcunalı bir yere mi efendim? - Tamam, olur.
- Sim, tudo bem.
Olur efendim, başlatalım.
Sim, senhor... é para já.
- Gülünç olur, efendim.
- Ridículo, meu general. - Pois.
- Olur, efendim. - Tamam, çıkın şimdi.
- Muito bem, prontos.
- Olur, efendim.
- Aonde está?
Isınmaya başlasalar iyi olur. Evet efendim.
Diga-lhes que é melhor que comecem já quentes.
Şu anda Patron benim. O yüzden "Emredersin Efendim" demeye başlasan iyi olur. Yoksa bu evi başına yıkarım.
Eu sou o chefe deste lugar, é melhor fazeres o que te mando, ou o telhado desta casa cair-te-á em cima da cabeça.
Onu ben götürürsem daha iyi olur, efendim.
- Preferia ser eu a largá-lo.
Ben karşıyım efendim, şu durumda bunu yapmak erken olur.
Oponho-me, pois acho que é prematuro.
Sizce üç düzine kutu yeterli olur mu efendim?
Achas que três dúzias de latas chegam?
- Özel olursa, daha iyi olur, efendim.
Seria melhor descrever-lha a si, em privado.
Efendim buna baksanız iyi olur.
Venha ver isto, senhor.
- Başlasan iyi olur, Trent. - Tamam, efendim.
- É melhor se aprontar.
- Akşamüzeri getirsem olur mu, efendim?
- Posso trazer à tarde?
efendim 34795
efendimiz 532
olur mu 2534
olur mu öyle şey 39
olur mu hiç 40
olur biter 25
olur tabii 48
olur böyle şeyler 121
olur şey değil 105
efendimiz 532
olur mu 2534
olur mu öyle şey 39
olur mu hiç 40
olur biter 25
olur tabii 48
olur böyle şeyler 121
olur şey değil 105