English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ P ] / Palyaço

Palyaço Çeviri Portekizce

1,752 parallel translation
Ben de bahisçiyle konuşayım ve Palyaço Bebeğin geldiğini... bilmesini sağlayayım.
Vou falar com o corretor de apostas e dizer-lhe que o Bebé Palhaço já chegou.
Palyaço boyası.
Pintura de palhaço.
Tanıyorum. - Bir sirkte palyaço.
- Ele agora é palhaço num circo.
Geçirdiği sakatlıktan sonra eski formuna kavuşamadı o da palyaço oldu.
Depois de ter tido uma grave lesão, nunca foi o mesmo, e tornou-se num palhaço.
Bak anne, başka bir palyaço daha var.
Olha, mãe, outro palhaço.
Dalga geçiyorsun. Katil palyaço mu?
Deves estar a gozar.
Karşımızda palyaço kıyafetli bir manyak olmadığını nereden biliyoruz?
Como é que sabes que não se trata de um psicopata vestido de palhaço?
Ayrıca kız buharlaşıp kaybolan bir palyaço gördüğünü söylemiş.
Todos tinham álibis. E a rapariga disse que viu um palhaço desaparecer.
"Palyaço olmak zorunda mıydı?"
Por que é que tinham de ser palhaços?
Ben bir palyaço gördüm.
Vi um palhaço.
Evet, buharlaşıp kaybolan bir palyaço olduğunu söylemiş.
Sim, um palhaço que, segundo parece, desapareceu.
Palyaço görmüş gibi konuşuyorsun.
Parece que viste um palhaço.
Ona katil hayalet palyaço efsanesinden bahsettim.
Contei-lhe um mito urbano sobre um palhaço fantasma homicida.
Hatta eğlence olsun diye palyaço gibi giyiniyordur.
E se veste de palhaço só pelo gozo?
Çocukların davet etmesi için palyaço kılığına giriyor. Neden sadece çocuklardan beslenmiyor peki?
Por isso, vestem-se de palhaços para as crianças as convidarem.
- Palyaço sever misin?
- Palhaços? - Palhaços?
Tüm cücelerin içinde boğulduğu palyaço arabası.
É um carro de palhaço, com todos os anões escondidos lá dentro.
Sıktın artık, palyaço!
Não prestas, palhaço!
Evet, cehennemin dibine git, palyaço!
Ri-te, ri-te, engraçadinho.
Duvarda palyaço resimleri ya da kurban fotoğraflarına saplanmış makas yok.
Não há bonecos nas paredes ou tesouras espetadas nas fotos das vítimas. Gosto dele. Hegel?
Kimsenin gülmediği palyaço.
# O palhaço com quem ninguém ri #
- Ben dans eden iki palyaço diyorum.
- Eu vejo dois palhaços a dançar.
Homer, yaptığın onca şey : Uzaya gitmek, palyaço okuluna girmek, donanmaya katılmak...
Homer, com todas as coisas que já fizeste, ir ao espaço, cuidar de uma escola de palhaços, ir para a marinha...
Çünki Lydia onları da getirecek ve benim palyaço tutacak zamanım yok.
Porque a Lydia vai trazê-los eles e não tive tempo de contratar um palhaço!
Sadece palyaço kafalarını yiyorum.
Só como as cabeças de palhaço.
Bu palyaço en azından Yahudi olup olmadığı mı sormadı.
Pelo menos este palhaço não me perguntou se eu era judeu.
Merhaba, bu cumartesiye arkadaşım Roger için oyun kalesi ve sarhoş olmayan bir palyaço kiralamak istiyorum.
Olá, gostava de alugar um castelo de borracha e um palhaço sóbrio para o meu amigo, o Roger, neste sábado.
Kocaman ayakkabıları olan bir palyaço gibi ayaklarımı yere vurarak içeri girdim
Cheguei subitamente em vocês, como um palhaço desequilibrado.
Palyaço peruğu takan bir dikiş yüksüğüne benziyor.
Parece um dedal com uma peruca de palhaço aí em baixo.
Onun 30.uncu yaş gününü hatırlar mısın? Palyaço ve onun Laması ile olanı?
Lembras-te de quando ela fez 30 anos, do palhaço e do lama?
Hayır, bu rüyada hiç palyaço yoktu.
Não, não havia palhaços neste sonho.
Bay Kopelow'un durumunda, bu bir palyaço korkusu.
No caso do Sr. Kopelow, é o medo de palhaços.
Üç tane oyun getirdim. "Palyaço Kavgası", "Uzay Korsanları" ve "Tanya'da Son Tango" var.
Tenho três jogos : "Luta de Palhaços", "Piratas Cósmicos" e " O Último...
Yüzünde ölümü gördüm ve ona palyaço dedim
Olhei a morte de frente e chamei-lhe palhaço, puxei...
Palyaço mu?
Palhaço?
Sadece palyaço.
Palhaço.
Palyaço korkusu.
O medo de palhaços.
Bu işe palyaço olayım diye girmedim.
Eu não escolhi esta profissão para ser palhaço.
Kızıma evlenme teklif eden palyaço, bay başkan.
O palhaço que apareceu e pediu a minha filha em casamento, Sr. Presidente.
Kuzenini şu iğrenç palyaço kıyafetinden çıkar. Başına yine güneş geçecek.
Manda o teu primo tirar esse ridículo fato de palhaço!
Birkaç palyaço da kovalamamı ister misin?
Vamos atrás de uns mimos e palhaços enquanto cá estamos?
Sonunda kendine bir palyaço buldun, değil mi?
Você acha que é um palhaço, hein?
Ucuz bir palyaço?
Um palhaço barato?
Bak anne, yine o palyaço.
Olha, mãe, o palhaço.
Katilin palyaço olduğunu söylemiştir.
Que identificou um palhaço.
- Palyaço mu?
- Mas que?
Seni Palyaço kılıklı.
Faça palhaçada!
Kek yapmalar, palyaço tutmalar...
Adoram-me.
Merhaba, Palyaço Kiralama?
Oh, pá.
Hey, palyaço.
Palhaço.
Burası palyaço okulu mu?
- Mas foi sem querer...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]