Parmak izleri Çeviri Portekizce
1,289 parallel translation
Eğer tacı geri getirirlerse Kral Neptün bazı parmak izleri bulabilir.
Se conseguirem regressar, Neptuno poderá descobrir pequeninas impressões digitais.
Minik parmak izleri.
pequeninas impressões digitais.
Kısa, minik parmak izleri.
Atarracadas e pequeninas impressões digitais.
- Gizli servis, açık sebeplerden dolayı... kayıtlar konusunda çok titiz, DNA, parmak izleri.
O serviço secreto, por razões óbvias mantém registros meticulosos, o DNA, as impressões digitais.
Yapanların parmak izleri var.
Excepto os projectos dos construtores.
Eger muhbirim pencereden uçarsa kçnda felix'in parmak izleri vardr. Böylece benim davam olur.
Se o meu homem vai janela fora, é por ter as impressões digitais do Felix, em cima.
Parmak izleri çocuğunkiler mi?
- São as impressões do rapaz?
Orada, yalnızca senin ve Susan'ın parmak izleri saptandı.
As únicas impressões digitais que lá estavam eram tuas e da Susan.
Çünkü vampirlerin parmak izleri yoktur.
Isso é porque os vampiros não têm impressões digitais.
Bıçağı bulduk üzeri kanlıydı. Parmak izleri birbirini tuttu.
As impressões condiziam.
Sperm örnekleri, parmak izleri bilekte izler yırtık giysiler ve kanımda senin uyku haplarından biri.
Amostras de sémen, impressões digitais feridas nos pulsos roupa rasgada e um de teus comprimidos para dormir no meu sangue.
Çakmaktaki parmak izleri kendisine ait.
As impressões no isqueiro são dela própria 192 00 : 15 : 12,177 - - 00 : 15 : 14,441 Determinámos foi suicídio
Adliyeden parmak izleri sonuçları geldi.
O resultado do exame às impressões digitais já voltaram do laboratório
Parmak izleri.
- POSSO TIRAR-LHE A IMPRESSÃO DIGITAL?
Ashtoncroft malikanesinde bazı parmak izleri bulduk.
TAMBÉM ENCONTRÁMOS ALGUMAS IMPRESSÕES DIGITAIS... NA MANSÃO DO ASHCROFT.
Şişedeki parmak izleri aksini kanıtlıyor.
As impressões digitais no frasco dos comprimidos prova o contrário.
Alan Milleken'ın ilaç şişesinde Sherry'nin parmak izleri var.
O frasco de comprimidos do Alan Milliken tem as impressões digitais da Sherry.
Şişedeki parmak izleri aksini kanıtlıyor.
As impressões digitais no frasco prova o contrário.
- Tek şansımız parmak izleri.
- Impressões digitais.
Sara'nın bulduğu saç torbalardaki insan dokusuna uyuyor. Parmak izleri doğruladı.
O cabelo que a Sara encontrou coincidiu com a vítima dos sacos de plástico.
Video kaset üzerindeki parmak izleri mi diyorsun?
Aquelas impressões digitais na cassete de vídeo que recuperaste?
Glock'taki parmak izleri kadına ait.
E as impressões digitais na arma eram da vítima feminina.
Manny Senteno'nun parmak izleri odanın her yerinde vardı. Şampanya şişesinde ve kadehlerden birinde de.
O quarto está cheio de impressões digitais do Manny Sentero, incluindo na garrafa de champanhe e num dos copos.
O kemerin her yerinde adamın parmak izleri vardı.
As impressões digitais estavam no cinto.
Kemerde parmak izleri bile yok.
As impressões digitais dele nem estavam no cinto.
Garbett'ın eski karısının, garsonlardan üçünün ve iki aşçının parmak izleri işçi kayıtlarından dolayı kayıtlarda vardı. ama hiç biri bizim gizemli iz ile aynı değil.
A mulher do Garbett... três das criadas e os dois cozinheiros tinham as impressões na I-AFIS... por causa das licenças de trabalho... mas nenhuma correspondia com a impressão misteriosa.
Ama parmak izleri proteinlerin daha küçük amino asitlere dönüşmesine neden olan bakteri saldırılarına maruz kalır. Bu Azot uç sayısını artırır.
Mas as impressões digitais estão sujeitas a degradação bacteriana... o que causa que as proteínas se partam em aminoácidos mais pequenos.
Ama yeni parmak izleri... bazen hiç bozulmamış proteinlerden oluşmuştur, bu yüzden ninhidrin serptiğinde aylarca bir şey göremezsin, evet mi?
Mas porque as novas impressões digitais... por vezes são compostas de proteínas totalmente intactas... pode-se pulverizar Niadrina e não ver os resultados durante meses, sim?
Parmak izleri anahtarda bulunmuştu.
Ele ameaçou o Larson.
Eğer doğru anlayabildiysem, kibrit kutusu üzerindeki gizli parmak izleri... siz olayı bitirdikten sonra mı görünür hale geldi.
Se estou a compreender bem, a impressão na caixa de fósforos... continuou sozinha o processo depois de teres acabado?
Sinüs yapıları parmak izleri kadar güvenilirdir.
A identificação pela cavidade nasal é tão fidedigna como as impressões digitais.
Kılıcı havalandırmaya güvenlik görevlisi koyduysa üstünde parmak izleri olmalı.
O segurança pôs a espada naquele sítio. Tem de ter as suas impressões digitais. Bem, vamos descobrir?
Parmak izleri veri bankasına o zaman girmiş.
As digitais entraram no nosso banco de dados.
Parmak izleri hakimin katibine ait değil.
As impressões digitais pertencem a... Esse não é o clérigo do juiz.
Eric, Sandy'nin parmak izleri ile ilgili bir sonuç çıktı mı?
Eric, tens uma impressão que condiz com a da Sandy?
Şunda ki parmak izleri de. Nicole'a ait.
As impressões neste aqui também são da Nicole.
Parmak izleri, eski alışkanlıklar gibidir.
Craig, as impressões digitais são como os velhos hábitos.
Danny'nin çıkardığı parmak izleri bir yere götürmedi.
As impressões que o Danny conseguiu não deram em nada.
Hayır, aldığım bütün parmak izleri kurbana ait.
- Não, só há impressões da vítima.
Ama bu banttaki parmak izleri, bir tek kişiden geliyor.
Podem ser de qualquer sítio. Mas as fibras desta vêm de uma pessoa :
Bankada parmak izleri olan çalışanlarınki de dahil elimizdeki bütün veri tabanlarını tarıyorum.
Estou a comparar com todas as bases de dados, incluindo a dos empregados do banco.
Parmak izleri Luke Sutton'a ait. Simsar.
Segundo o registo de entradas, ele entrou pela porta da frente às sete da manhã.
Onlarda parmak izleri vardır. Kayıtlardan araştıralım.
Eles devem ter as impressões digitais dela para correr no AFIS.
Elimizdeki saçlar ve parmak izleri de seni götürecek kanıtlar.
E as amostras de cabelo e impressões digitais que temos, são provas incriminatórias.
Peki sizce parmak izleri için incelemeye alınır mı? Evet.
- Acha que deve ser examinada?
Parmak izleri için Abby'ye gönder. Ben de çok iyi vakit geçirdim.
Manda o que tens à Abby para tirar impressões digitais.
Bana verdiğiniz kozmetik ürünü kavanozlarından aldığım bütün parmak izleri, bir tek kişiye ait.
Todas as impressões digitais nos frascos de cosmética vêm de uma só pessoa.
- Polise gidelim mi? - Parmak izleri yüzünden beni tutuklarlar.
Vamos dizer à policia?
Kibrit kutusu üzerinde parmak izleri var.
Então?
O yüzden onun küreğinde parmak izleri olabilir.
Daí as digitais dela na pá dele.
Bunlar Lopez'in evinden alınmış izleri içeren 10 parmak izi kartı.
Existe um local que ainda não vi. Estas são dez cartas da casa de Lopez.