Petersburg Çeviri Portekizce
318 parallel translation
Petersburg önündeki savaş savunma hatları, tek tayınları kavrulmuş mısır.
Nas linhas ante seu Petersburg único rancho é um pouco de mais.
Saint Petersburg.
São Petersburgo.
St. Petersburg'da söylediği zaman... Çar her gösterisine gelmiş.
Quando cantou em São Petersburgo, o czar veio a todas as performances.
Saint-Petersburg'da, tüm alay kadehini ona kaldırmıştı ve ona olan sevgisini kanıtlamak için Çar askerlerine şampanya servisini onun terliği ile yapmaya karar vermişti.
Em São Petesburgo... ela foi o brinde de um regimento inteiro... e para provar o seu amor... o czar resolveu servir champanhe aos seus soldados... com o seu sapato.
St. Petersburg'dakiyle beraber 42 etti.
Este faz 42... com o caso de São Petesburgo.
Elena'nın St. Petersburg'da öldüğünü duymamışsındır.
Você provavelmente não sabe que Hélène morreu em São Petersburgo.
Geçen ay Petersburg'daki şu davayı anımsıyor musun?
Lembras-te do caso de Peterborough, no mês passado?
Concetta'yı, Viyana yada Petersburg'da sefire olarak düşünebiliyor musun?
Está a imaginar a Concetta embaixatriz em Viena ou em São Petersburgo?
Petersburg'a benzemez. Çok iyi bir kütüphanesi var.
Não é Petersburgo, mais ainda tem uma livraria muito decente.
Venedik'te bir hafta, Madam bebekle St Petersburg'a döner, siz de kemanla Londra'ya dönersiniz.
Uma semana em Veneza, ela vai para S. Petersburgo com o bebê, você volta para Londres com a rabeca.
- Petersburg'te.
São muito melhores!
Zolodin'den biri, St Petersburg'da bir kararname yayınlandığını söyledi...
Alguém de Zolodin disse que em São Petersburgo saiu um edito...
Bu gece St. Petersburg'da görüşmek üzere.
Eu a vejo em São Petersburgo hoje.
Burada bir mermi var, St. Petersburg'da yapılmış bir mermi.
Esta é uma bala feita em São Petersburgo.
Çar askerlerimizi kutsamak için burada, Petersburg'da...
O czar veio dar sua bênção ás tropas.
" Efendim St. Petersburg işçileri ve yaşayanları olan bizler sizi görmeye ve sizden doğruluk, adalet ve himaye istemeye geldik.
" Senhor nós, operários e moradores de São Petersburgo viemos lhe pedir verdade, justiça e proteção.
Bebeğim kanıyor ve ben Petersburg'dayım.
Meu bebê está sangrando. Estou em Petersburgo.
Petersburg'da katliam!
Um massacre em Petersburgo.
Ben Petersburg'a gidiyorum!
Eu vou para Petersburgo!
Yarın Petersburg'a gidiyoruz.
Vamos para Petersburgo amanhã.
Petersburg'un her yerinde.
Em toda Petersburgo.
Onu Petersburg'dan göndermelisiniz.
Mande-o embora de Petersburgo.
St. Petersburg'u sevmedim.
Não gosto de São Petersburgo.
Belki de Petersburg'a dönmeliyim.
Vou voltar para Petersburgo.
Petersburg'da bir Bolşevik ordusu bile daha fazlasını yapamazdı.
Ele valia mais que um exército de bolcheviques em Petersburgo.
Petersburg'daki uzmanlarla görüştüm.
Telegrafei aos especialistas em Petersburgo.
İster otur, ister Petersburg'a dön.
- Fique aqui ou volte.
Onun arkadaşları iseniz, götürün onu. Onu Petersburg'dan gönderin.
Se são amigos dele, levem-no embora de Petersburgo.
Roma, Atina Petersburg.
Roma, Atenas Petersburgo. Não se pode impedir.
Bakın, eğer size para getirirsem yeteri kadar para, Petersburg'u terk eder misiniz?
Se eu lhe trouxer muito dinheiro você sai de Petersburgo?
Senin yerin Petersburg.
Seu lugar é em Petersburgo.
Petersburg açlık içinde!
Petersburgo está passando fome!
Çar askerlerinin arasında gizlenmeye artık bir son vermeli ve Petersburg'a geri dönmelidir.
O czar tem de parar de se esconder e voltar para cá!
St. Petersburg'da genel grev başlamış.
São Petersburgo está em greve geral.
Derhal Petersburg'a dönüyorum.
Voltarei imediatamente para Petersburgo.
Efendim, dilerim Petersburg'da hala, emirlerimize uyan birileri vardır.
Espero que haja alguém lá para receber as ordens.
"Petersburg'a bir saldırı emri veremem."
"Não posso ordenar um ataque a Petersburgo."
Ben Petersburg'a gitmek istiyorum.
Eu quero ir para Petersburgo.
Sizi St. Petersburg'dan canlı olarak çıkaramam.
Não sairiam vivos de São Petersburgo.
Berlin'den gelen emir : "Führer Petersburg şehrinin yeryüzünden silinmesine karar verdi."
Berlim ordenou : " O Führer decidiu apagar da face do planeta a cidade de Petersburgo.
Aynca, St. Petersburg'da görmek istediğim birisi var. - Tamam.
Além disso, há uma pessoa em São Petersburgo que quero visitar.
Kontes Alexandrovna. St. Petersburg'daki en oynak kadınlardan birisi.
É a Condessa Alexandrovna.
Bana kalırsa, St. Petersburg Opera Binası'nın lobisi... Avrupa'nın en güzel lobilerinden bir tanesi.
o vestíbulo... o vestíbulo da Ópera de São Petersburgo é um dos mais bonitos da Europa.
Grushenko. Tüm St. Petersburg'un konuştuğu genç korkak sensin değil mi?
- Essa é só a parte que se vé.
St Petersburg, Florida'daki bir Emekli Birliği Chiefs'i satın almak için Charlestown Hokey Şirketi'yle pazarlıkta. "
Petersburg, Florida está a negociar com a Corporação de Hóquei de Charlestown a aquisição dos Chiefs. "
Şarkıcı, kontralto La Scala'da, Petersburg ve Varşova opera binalarında sahneye çıkmış, opera sahnesinden emekli, şu an Londra'da yaşıyor, fırsat düştükçe konserlere çıkıyor.
Deixe-me ver. "Cantora, contralto, já actuou no La Scala " e nas Óperas de São Petersburgo e de Varsóvia.
GÜNEŞLİ SAHİLLER EMEKLİLİK CEMİYETİ... saat başında St Petersburg ve Tampa için.
PRAIAS ENSOLARADAS COLÓNIA DE APOSENTADOS .. para St. Petersburg e Tampa na hora exacta.
Kaptan, St Petersburg Polisinden Komiser Spark konuşuyor.
Capitão, aqui é o tenente Spark da polícia de St. Petersburg.
St.Petersburg'da donarak öldü.
Morreu de hipotermia em São Petersburgo.
Üç hafta sonra, kırılmaz camların kataloglarıyla birlikte, St. Petersburg'a vardım.
Três semanas mais tarde... carregado de catálogos sobre vidro inquebrável... cheguei a São Petersburgo.
St Petersburg'a gidecek bagaj Pittsburgh'a gidebilir.
A bagagem para São Petersburgo pode voar para Pittsburgh.