English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ V ] / Villette

Villette Çeviri Portekizce

89 parallel translation
Çok yakında La Villette'deki rıhtımlara varırız. İşte!
Sempre cedo demais, as docas de La Villete não são para brincadeira.
Geçen gece La Villette'de duracağız dememiştim ama.
Isso é cá comigo. Também não te consultei para deixarmos La Villette.
Bay Villette'i öldürdüm.
Matei o Sr. Villette.
Villette, avukat.
Villette, o advogado.
Villette zengindi..... ama artık parayı alamam.
O Villette era rico mas agora não posso ficar com ele.
Bay Villette'in bahçesine bakma günüm değil mi?
Não é o dia em que trato do jardim do Sr. Villette?
Her çarşamba Bay Villette'in bahçesinde çalışırım.
Trato sempre do jardim do Sr. Villette, às quartas-feiras.
Çarşambaları Bay Villette'in bahçesinde çalışır.
Às quartas-feiras, ele vai tratar do jardim do Sr. Villette.
Mösyö Villette öldürülmüş.
O Sr. Villette foi assassinado.
Villette'le mi?
Com o Villette?
Peder Bey'in Villette'le randevusu varmış.
O Sr. Padre diz que tinha uma marcação com o Villette.
Villett'le randevunuz mu vardı?
Tinha uma marcação com o Villette?
Villette'le randevu nedeninizi öğrenmek isteyebiliriz.
Talvez queiramos saber que marcação era essa que tinha com o Villette.
Çarşambaları Bay Villette'in bahçesinde çalışırım.
Às quartas-feiras, trato do jardim do Sr. Villette.
- Villette öldürüldü.
- O Villette foi assassinado.
Bay Villette'in bahçesi yeşerdi mi?
O jardim do Sr. Villette está em flor?
Bay Villette öldü, peder.
O Sr. Villette está morto, Sr. Padre.
Peder, bu sabah Villette'in evine neden geldiniz?
Sr. Padre, por que foi à casa do Villette, esta manhã?
Dün gece Villette'in evinin önünden geçmişsiniz.
A vossa mãe disse que passaram pela casa do Villette, ontem à noite.
Villette'in evinden çıkan birini.
Vimos alguém a sair da casa do Sr. Villette.
Valentine Sokağı'ndan eve giderken Mösyö Villette'in evini geçtik.
A caminho de casa, na Rue Valentine, passámos pela casa do Sr. Villette.
Villette cinayeti davasında da gerçeklere ulaşmak çok güç.
Este caso, o homicídio de Villette, está longe de estar resolvido.
- Villette'i tanır mıydınız? - Evet, biraz.
- Conhecia o Villette, certo?
Şu Villette'i tanıyan yok gibi. Oysa bir avukattı. Müvekkilleri vardı.
Ninguém parece ter conhecido esse Villette e, no entanto, ele era advogado, tinha clientes.
Tek söyleyebileceğim, ziyaretimin Villette'in ölümüyle ilgisi yok.
Só posso dizer que a minha visita nada teve a ver com a morte de Villette.
Villette'in evinin önünde gördüğünüz bayanı merak ediyordum.
Tenho estado a pensar na senhora que encontrou diante da casa de Villette.
Müfettiş, Villette'le randevum..... sizin için önemli olamaz.
Inspector, o compromisso que eu tinha com Villette não tem qualquer importância para si.
Villette'in evinin önünde gördüğünüz bayan...
Essa mulher com quem falou à porta da casa...
Cinayet saatinde Villette'in evinden çıkan bir papaz görülmüş.
Viram um padre a sair da casa de Villette, à hora do homicídio.
Ertesi sabah Villette'in evinin önünde bir papaz gördüm.
Vi um padre diante da casa de Villette, na manhã seguinte.
- Villette cinayeti mi?
- É o homicídio de Villette?
Bir papaz Villette'in evinden ayrılırken görülmüş.
Mas um padre foi visto a sair da casa de Villette.
Geçen sabah Villette'in evinin önünde konuşurken görmüşler.
Viram-nos falar diante da casa de Villette, naquela manhã.
Michael'ın Villette'i öldürmüş olamayacağını da açıklayacağım.
Vou também explicar que o Michael não pode ter matado o Villette.
Villette cinayeti sabahında da Peder Logan'la konuştunuz.
Também se encontrou e falou com o Padre Logan na manhã depois do homicídio de Villette.
Villette'in evinin önünde buluşup konuştunuz.
Encontrou-se e falou com ele logo à frente da casa de Villette.
Mösyö Villette'le randevum vardı.
Eu tinha uma reunião com o Sr. Villette.
- Elbette, Mösyö Villette'le..... randevunuz olduğunu bilmiyordu.
- Sim. - Mas ele não sabia que a senhora tinha uma reunião com o Sr. Villette.
Ertesi sabah 9 : 30'da Mösyö Villette'i göreceğimi söylemiştim.
Eu disse-lhe que ia falar com o Sr. Villette às 9h30 da manhã seguinte.
Mösyö Villette'in öldürüldüğü gece Peder Logan'la randevunuz mu vardı?
Encontrou-se com o Padre Logan na noite em que o Sr. Villette foi assassinado?
Size söylemeye geldim..... Peder Logan'ın, Villette'in ölümüyle ilgisi olamaz.
Eu vim dizer-lhe que o Padre Logan não pode ter estado envolvido na morte do Sr. Villette.
Tüm söylediklerinizi kabul ediyorum. Fakat, mümkünse..... Mösyö Villette'le randevu nedeninizi öğrenmek isterim.
Aceitei tudo o que disse, madame, mas preciso de saber, se possível, o motivo da sua reunião com o Sr. Villette.
Mösyö Villette bana şantaj yapıyordu.
O Sr. Villette estava a chantagear-me.
Eşiniz Villette'in evinin önünde Peder Logan'la görüldü.
A sua mulher foi vista diante da casa de Villette com o Padre Logan.
Villette öldürüldüğü gece gerçekleşen bir buluşmadan söz etti.
Ela falou-nos num encontro com ele que teve lugar na noite em que o Sr. Villette foi assassinado.
Evet..... Villette'i ilk kez düğünümde gördüm.
Sim... Foi no meu casamento que vi o Villette pela primeira vez.
Villette'ti.
Era o Villette.
Michael papazlık rütbesini alana kadar Villette'i de görmedim.
Nem ao Villette, até ao dia em que o Michael foi ordenado padre.
Sonra Villette'e rastlar oldum..... hem de sık sık.
Então, comecei a cruzar-me com o Villette constantemente.
Villette bana geldi.
O Villette veio ter comigo.
Villette konusunda telaşlanmamamı çaresine bakacağını söyledi.
Disse para não me preocupar com o Villette que ele trataria do assunto.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]