Yazıyor Çeviri Portekizce
10,543 parallel translation
Üstünde adın yazıyor.
Tem o teu nome nela.
Ne yazıyor?
O que diz?
Lesli'nin dosyasının neresinde... Bethany Young ile arkadaş olduğu yazıyor ki?
Onde diz na ficha da Lesli, que ela era amiga da Bethany Young?
Küçük şişede şöyle yazıyor :
O frasco diz :
Ana olayımızda gelişmeler var, yetkililer bile Ajan Keen'in Rusya adına bu terör eylemlerini gerçekleştirdiğini söylese de çeşitli gazeteler, Rusya'nın sorumlu olmadığını yazıyor.
Actualizar a nossa notícia mais importante. Mesmo com as autoridades ainda a alegar que a agente Keen cometeu esses actos de terror em nome da Rússia, vários papéis relatam que a Rússia não é responsável.
Bu ilginç, çünkü CNN Ceza dairesi Başkanının, suçluların Kalorama Heighs'te yakalandığını söylediğini yazıyor.
- Isso é interessante, porque a CNN está a citar a Directora da Divisão Criminal a dizer que eles foram capturados em Kalorama Heights.
- Mektupta ne yazıyor?
O que diz a carta?
Buradaki şeritte 75. Korucu Alayı, 3. tabur, B bölüğünde olduğu yazıyor.
Diz aqui no estandarte que ele era do 75º regimento, 3º batalhão, companhia B.
- Adres kimin? - Sadece 51 yazıyor.
Bem, destina-se a quem?
Ne yazıyor?
- O que diz?
Bunda "Hayalarımı tekmeleyin" yazıyor.
Este diz que és um "pontapé nojento".
Bak, ehliyetimde yazıyor.
É o que diz aqui na minha carta de condução.
Burada 2013 Yönetim Islah Grubunun Trey McCann'ın bir Rus bratvası Zaleskyler için iş yaptığı yazıyor.
Diz aqui, que em 2013, a GAC encontrou evidências de que o Trey McCann trocava favores com uma bratva russa, os Zaleskys.
Evet. Babamın bir arkadaşı Times'ta yazıyor.
Um amigo do meu pai está a escrevê-lo para o The Times.
Çünkü benim hakkımda korkunç şeyler yazıyor.
Porque ela diz coisas horríveis sobre mim.
Onun için bir yarışmanız olduğu yazıyor.
Diz que existe um concurso.
O zamandan beri... Her hafta ona "bu işi hallet" diye mesaj yazıyor ya da söylüyorum.
Desde então, todas as semanas lhe digo, envio-lhe mensagens, "Ou tratas disto tu, ou trato eu."
Notta çok acı çektiği ve artık dayanamadığı yazıyor.
Disse que não suportava as dores e que não conseguia continuar assim.
Her şey çok açık şekilde yazıyor ama daha derinden incelememiz için getiriyorum.
Coisas muito simples, mas vou levar para que possamos passar tudo a pente fino.
Ruhsal ve duygusal zayıflıkların peşinden gittiği yazıyor.
Diz que ele ataca os espiritualmente e emocionalmente fracos.
Jack Nesbitt'ten. "Özür dilerim." yazıyor.
É do Jack Nesbitt e diz : "Peço mil desculpas".
- "Uyanığım." yazıyor.
- Diz : "Estou acordado."
Dedektif Beckett, burada Başkomiserlik sınavına girdiğiniz yazıyor.
Então, detective Beckett. Diz aqui que fez o exame para capitã.
1 Nisan'a kadar bitmeyeceği yazıyor.
Ele disse que não acontecia antes do 1º de Abril.
- Yeni sahibin adının John Deaux olduğu yazıyor.
- Diz que o dono chama-se John Deaux. Diz-se D-E-A-U-X.
Ne yazıyor?
O que diz aí?
Başka bir sitedeyim, şöyle yazıyor :
Estou noutro site que diz...
- Hepsi panoda yazıyor işte.
Estão todos escritos no quadro.
Gerçek hayattaki Eminem'in bakış açısından yazıyor.
Ele escreve da perspetiva do Eminem na vida real.
İncil'de yazıyor.
Está escrito na Bíblia. Diz :
- Hayır, "evrim" yazıyor.
Não, diz "envolver".
Günlüklerimde öyle yazıyor.
Isso está nos meus diários.
- Üzerinde "Polis" yazıyor.
- Olha, ela diz "Policia".
Kutunun üzerinde "Araba parçaları" yazıyor.
A caixa diz "peças de automóveis".
Bak, 46 yazıyor.
Veja, 46.
Ne yazıyor Peder?
O que diz isso, padre?
Analist olduğun için şanslısın. Yoksa alnında vurun beni yazıyor.
Tens sorte de ser analista, porque tens escrito na testa "fogo amigo".
Kartında Liam yazıyor.
O cartão dele diz Liam.
Fitz'in açık tutup bizi alması için gerekli her şey yazıyor.
Tudo aquilo que o Fitz precisa de saber para abri-lo... mantê-lo aberto e vir-nos buscar.
- Şurada ne yazıyor?
- O que diz aí?
Mike'ın kartında "yardımcı" yazıyor benimkindeyse "Pearson Specter Litt" yazıyor ben de her zaman yaptığım gibi "Pearson Specter" ın üstünü çizdim.
O do Mike diz "sócio", o meu diz "Pearson, Specter, Litt". Eu risquei "Pearson, Specter" como sempre.
O kapıda Olivia'nın adı yazıyor.
O nome da Olivia está nesta porta.
Yasada yazıyor.
É a lei.
Ne yazıyor?
O que está aí escrito?
Yani, tarih bu gece yeniden mi yazılıyor?
Então, qual... A história para esta noite?
Malı sattığınızda yazılımı devre dışı bırakıyor musunuz?
Desactiva o programa quando vende?
"Y" yok, iki "L" ile yazılıyor.
Sem y, dois l.
Hem de yanında "Ölü doğmuş" yazıyor.
Com as palavras "Born Dead".
Bugün bize vakit ayırdığınız için çok teşekkür ederiz. Bu kadar sürdüğü için kusura bakmayın ama öğretmenlerimiz yazın dört bir yana dağılıyor.
Desculpem ter demorado tanto tempo, mas a escola esvazia no verão.
Irak, Afganistan, eleman çok cesur savaşlara başlamamızdan daha hızlı askere yazılıyor.
Iraque, Afeganistão, o tipo é tão valente, que se está a oferecer para as guerras mais depressa do que as conseguimos começar.
İşe yaramaz virüs taramaları, zamanı geçmiş sunucular ve Windows 98'de çalışan bir güvenlik yazılımı kullanıyor.
Usa antivírus inúteis, servidores de dados e softwares de segurança que andam no Windows 98.