Zehirlenmesi Çeviri Portekizce
689 parallel translation
Ağır bir gıda zehirlenmesi.
Uma intoxicação aguda com ptomaína.
Ruj zehirlenmesi geçireceksin.
Apanhas envenenamento de baton dos lábios.
Ben kurşun zehirlenmesi deneyimine sahibim.
Achei melhor ficar cá. Tenho experiência no envenenamento por chumbo
Sadece bayati organlarımda alkol zehirlenmesi var.
Meus órgãos "bitais" foram envenenados pelo álcool.
Kendisi gıda zehirlenmesi üzerine çalışmıştı ve elinde ürettiği bir tane bulunuyordu.
Ele próprio estava a trabalhar no botulismo e tinha uma cultura disso.
Diyordu ki, " gıda zehirlenmesi en öldürücü olanıymış.
"O botulismo", disse ele, "é uma das mais mortíferas" "intoxicações alimentares."
- Yiyecek zehirlenmesi?
- Botulismo?
Nadir bir gıda zehirlenmesi türü.
É um tipo raro de intoxicação alimentar.
Gıda zehirlenmesi. "
Botulismo. "
Tam şu anda, Bay Pond yatağında uzanıyor, gıda zehirlenmesi rahatsızlığından iyileşmeğe çalışıyor.
Neste momento, Joseph Pond, está deitada na sua cama, recuperando, do que o médico chamou de intoxicação alimentar.
İnan bana, Bayan Bedsole, arsenik zehirlenmesi olduğunu biliyorum!
E digo-lhe, Sra. Bedsole, sei que é envenenamento por arsénico!
Bize iyi bir adama mal oldun. Kan zehirlenmesi.
Voce nos perdeu um bom homem.
Önce o kötü cinayet, sonra Bay Albert'in zehirlenmesi.
Primeiro aquele homicidio terrivel, depois o envenenamento do Sr, Albert,
Çizgiler var ; ağır metal zehirlenmesi olabilir.
Linhas Mees, indicam envenenamento de metal pesado.
Sülfir florid gaz zehirlenmesi olabilirsin.
Pode estar a sofrer de envenenamento por fluoreto sulfúrico.
Basit bir radyasyon zehirlenmesi ve komutayı elimden alıyorlar.
O meu cérebro está afiado como nunca. Um simples caso de envenenamento por radiação, e aliviam-me do meu comando.
Ne demek besin zehirlenmesi?
Que quereis dizer com "algo envenenado"?
- Besin zehirlenmesi!
Envenenamento alimentar.
Ve botulismden ( gıda zehirlenmesi ) ölmüşler.
E morreram de botulismo.
diğer bir ızdırap ise sevdiklerimizin kaybı... Yanmış bir kalabalık ve kör ve sakat tıbbi bakım yokluğu hastalıklar, veba toprak ve suyun uzun ömürlü radyasyon zehirlenmesi.
Haveria ainda outras formas de agonias, como a perda dos seres amados, as legiões de queimados, cegos, mutilados, a ausência de cuidados médicos, as doenças, as pragas como a peste, as recaídas radioativas a longo termo envenenando o solo e a água.
Pekala... mürettebatı kaybettik... ve... gıda zehirlenmesi bizi fena halde hasta etti.
Bem... ficámos sem tripulação... e... a intoxicação alimentar indispôs-nos imenso.
Sabun zehirlenmesi.
Veneno na sopa.
Ve insanları yanına yaklaşmaları için çağırdı, ve şu, kolu kan zehirlenmesi yüzünden neredeyse simsiyah olmuş çocuk geldi.
E ela apelou para o povo que se aproximasse... E esta criança veio com um braço... que estava quase negro por envenenamento do sangue.
Tesiste çalışan herkesin zehirlenmesi umrunda değil mi?
Não vai dar merda se todos na fábrica... estão a ser envenenados?
Sonra sen gıda zehirlenmesi yalanı uydurup erkenden eve kaçtın.
Depois mentiste e disseste que estavas doente e foste para casa.
Bu kesinlikle alkol zehirlenmesi gibi.
Definitivamente parece intoxicação alcoólica.
- Madam Waverly'nin gizemli bir şekilde zehirlenmesi...
- O envenenamento da Sra. Waverly...
Kurşun zehirlenmesi.
Envenenamento por chumbo.
Yemek zehirlenmesi korkutmuş, onlar da haraç vermeyi kabul ettiler.
O envenenamento de comida assustou-os. Estão a pagar.
Besin zehirlenmesi de olmaz.
- Sem comida envenenada.
Öldürücü olan bir gıda zehirlenmesi.
Uma intoxicação fatal.
Bu şeylere dikkat et. Kan zehirlenmesi var. Evet, savcı dokunursam kangren olabileceğimi söyledi.
O legista falou em gangrena gasosa, basta tocar.
Önemli bir kan zehirlenmesi yok.
Resultados das análises, nulos.
Korkarım şiddetli bir radyasyon zehirlenmesi sorununuz var Bay Scioscia.
Temo que sofre de envenenamento de radiação agudo, Sr. Scioscia.
Kokain zehirlenmesi. Bay.
- Intoxicação por cocaína.
Bu saydığınız semptomlara bütün kokain zehirlenmesi... vakalarında rastlanır mı?
É comum tantos sintomas em intoxicação por cocaína?
Bu size ait bir, sır mı yoksa büyük bir rastlan tı mı... hem uyuşturucu ve seksin bileşimiyle ölen Andrew Marsh'ın... hem de onu bu durumunu incelemiş uyuşturucu zehirlenmesi... teşhisi koymuş olan bir doktorla ilişkiniz oluyor?
Jura que foi pura coincidência... ter saído com Andrew Marsh, que... morreu fruto de uma combinação de sexo e drogas... e com um médico que tratou dele, por overdose?
Gıda zehirlenmesi ne yapar bilir misin?
Já ouviu falar de botulismo?
- Striknin zehirlenmesi olamaz mı mesela?
- Não poderá ter sido estricnina?
Kalp krizi, kan zehirlenmesi, tetanos ve de intihar.
Uma paragem cardíaca, um envenenamento, um tétano e um suicídio.
Bugüne kadar gördüğüm en kötü testosteron zehirlenmesi vakası.
O pior caso de envenenamento de testosterona que já vi.
Size Matmazel Celia Austin'in... ölüm sebebinin morfin zehirlenmesi olduğunu söylesem bu sizin için bir anlam ifade eder mi?
- Teria algum significado para si se lhe dissesse que a causa de morte de Mlle. Celia Austin foi envenenamento com morfina?
Unutma asansör "kaldırıcı" ; bir mil bir "kilometre" ve besin zehirlenmesi, "biftek ve böbrek pastası" demek.
Lembra-te, um elevador é "ascensor" uma milha chama-se "quilómetro", e o botulismo é "tarte de bife e rim".
Şiddetli gıda zehirlenmesi vardı.
Um caso grave de intoxicação alimentar.
Vücudunda ağır bir radyasyon zehirlenmesi olacak.
O seu corpo vai ter sintomas de envenenamento grave por radiação.
Radyasyon zehirlenmesi.
É o envenenamento por radiação.
Hala besin zehirlenmesi olduğunu düşünüyorum.
Ainda acho que é intoxicação alimentar.
Yapılan incelemelerden sonra kusmuğun boğaza kaçması... ve barbiturat zehirlenmesi nedeniyle öldüğü belirlendi. Sabrınız için teşekkürler.
Obrigado por terem tido paciência.
Zaman zaman bir müşterim gıda zehirlenmesi geçirirdi.
Às vezes, um cliente apanhava botulismo.
Kan zehirlenmesi mevcut.
Tem toxímia.
Böcek ilacı zehirlenmesi.
Envenenamento com insecticida.