English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ Z ] / Zenci

Zenci Çeviri Portekizce

4,934 parallel translation
- Geç kalan göt zenci.
- Sempre atrasado...
Osc, yeni yıl şerefine bir kez çek, zenci.
Osc, dá um gole pelo ano novo, meu!
- Güneyli ibne zenci.
- Aqueles palhaços de Southside...
Bana götlek zenci mi dedin?
Chamou-me "parvalhão de primeira"?
- Götlek zenci demek?
- Parvalhão de primeira?
Osc olmadan geri gelme, zenci.
Não volte cá sem o Osc.
Bu taşralılar, seni nasıl burada çürümeye bırakacaklarsa benim zenci kıçımı da gömmeye niyetliler.
Estes racistas vão enterrar o meu rabo negro assim como te vão deixar apodrecer aqui.
Ölü birkaç zenci buna katılmayabilir.
Uns pretos quaisquer eram capazes de discordar.
Salak, aptal, fakir beyaz çocuklar ve gettonun zenci çocukları Amerika'nın anlamsız savaşlarına gidecekler ve Amerika'nın güvenliğini ve şirketlerini koruyacaklar.
E serão os miúdos burros, estúpidos, a escória branca, e os miúdos negros dos guetos negros que vão combater guerras sem sentido em nome da América.
Tahminimce tartışma merdivenlerdeyken başlamıştı. İki taraf da benim iki deliğimden aynı olanı istediği için zenci kardeşler arasında tartışma çıkmıştı.
Imagino que a briga já tinha começado na escada e que um ou o outro tinha reivindicado o meu cu entrando em conflito com os interesses do irmão negro.
"Zenci."
'Negro'.
Zenci ve rozetli bir adamın beyaz dünyalarına adım atmasını sevmezler.
Não gostam de ver um negro com distintivo a entrar no seu mundo só de brancos.
Zenci hatunu öldürmeye çalıştım.
Tentei matar a cabra da preta.
* Sor bakalım ortama bir zenci erkeğe dolgun mu poposu sevgilisinin *
Peguem num homem preto e perguntem-lhe isso Ela tem que ter muito lá atrás
* Bir diyeceğim var zenci kızlara, istiyorum beraber olmayı *
Uma palavra às minhas amigas Quero estar com vocês
Gururlu, zenci bir kadınım.
- Uma mulher negra, orgulhosa.
Mercedes, bence sadece zenci olduğun için Scary Spice olmamalısın.
Mercedes, não acho que devias ser a Spice Assustadora, só porque és negra.
- Bence Scary Spice'ın tek zenci olması çok ırkçı.
- Eu acho muito racista, que a Spice Assustadora seja a única negra.
"Zenci" dedikleri şey sen misin?
És aquilo a que chamam negro?
Yüce Tanrım, bu o zenci.
- Valha-nos Deus! É a negra!
Hem bir zenci hem de bir kadın olarak.
Como negra e como mulher.
Çok saçma. Bir efendisi olsun diye yalvaran özgür bir zenci gibi.
Parece-me pateta como um negro livre que anseia por um amo.
Tek kabahati zenci doğmak benimki de bunun kanıtı olmak.
Tendo o seu crime sido nascer negra, e sendo eu a prova do mesmo.
- Alberici mal, öteki zenci.
O Alberici é um paneleiro e a outra é preta!
Sonra beni rıhtımdan uzaklaştırdı... Zenci mahallesine doğru.
E conduziu para longe do passadiço em direção à... à... parte negra da cidade.
Zenci gibi davran.
- A agir como um negro.
Tabii mirasını o sonu gelmez zenci pisliklerle paylaşmak istiyorsan orası ayrı.
ao menos que tu queiras dividir a herança com uma interminável procissão de bastardos às cores.
Bir zenci kadında bana lazım olacak ne olabilir ki?
O que é que uma negra tem que eu possa querer?
Kurtarılacak mükemmel hayatlar. Zenci bir çocuk.
Todas essas maravilhosas vidas foram salvas.
Zenci bir serseri olması durumu daha da kötüleştiriyor.
Ser bandido e negro só piora.
Joan, Harry'nin durumuna düşmek istemem ama sana ve herkese, İnsan Hakları Komisyonu'nun sektörümüzü zenci işçiler konusunda incelediğini hatırlatırım.
Joan, não quero pôr-me no mesmo campo do Harry, mas deixa-me relembrar-te a ti e a toda a gente que a Comissão dos Direitos Humanos continua a investigar a nossa indústria em relação à contratação de negros.
3 kel Afrikan-Amerikan ( zenci ) erkek.
Três homens negros carecas.
Tanıklarımızın hepsi bunu 3 kel zenci adamın yaptığını söylüyor.
Todas as testemunhas dizem que três negros carecas fizeram isto.
- Zenci özentisi, lütfen.
Wigga, por favor.
İşaretli beyaz bir kadınla beraber olan zenci nerede biliyor musun?
Sabe onde posso encontrar um preto com uma mulher branca marcada?
Bana göre dik. Zenci adam seçiyor, beyaz adam ödüyor.
O negro escolhe e o branco paga.
Zenci benim değil.
Ele não é o meu negro.
Zenci vagonunda seyahat etmesi için Bay Ferguson'a para verdim.
Emprestei dinheiro ao Sr. Ferguson para o bilhete na carruagem dos negros.
Eğer uzayda göreve gönderilirsen sakın zenci olma, ölürsün yoksa.
E, se fores enviado numa missão espacial, não sejas o tipo de cor, porque vais morrer.
Koca zenci bir adamın beni kum torbası yapmakla tehdit etmeden dışarı adımımı atamıyorum.
Nem posso deixar a sala sem um negro me acusar de estar molengão.
Babamın zenci olduğuna inanmak o kadar zor mu?
É assim tão difícil acreditar que o meu pai é preto?
Şunun zenci yüzünü gördün mü?
Viste a cara daquele preto?
- Ağzını topla, zenci!
- Cala-te! - Calma!
Kapat çeneni, lanet zenci!
Cala a boca, preto de merda.
İspiyoncu zenci pisliği bıçaklama görevi bana verilmişti tamam mı?
Estava em missão para esfaquear aquele monstro rato preto.
"Kaçak bir zenci."
um preto que corre. "
- Zenci olan mı?
A preta?
Zenci...
A pretinha...
Zenci vagonu iki vagon ileride.
A carruagem dos pretos é lá atrás.
Zenci olduğum için mi?
- O Capitão disse para pararmos todos.
Robert Zane zenci mi?
- O Robert Zane é preto?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]