Dıyorum Çeviri Rusça
2,397 parallel translation
Evden % 25, dışarıdan % 30 alıyorum.
Я беру 25 % за приём на месте, 30 % за вызовы.
Kusura bakma, pek dışarı çıkamıyorum.
Прости, я не часто выбираюсь.
Anlıyorum. Gizliliğiniz... bluzunuzdan dışarı sarkıyor.
Ага, осторожность вываливается из твоей блузки
Söylemeyeceğim, demiştin. Sabahtan akşama kadar Noel için hazırlık yapıyorum, sense Bayan Izdırap ile dışarılarda sürtüp berbat hâle geliyorsun.
Ты же пообещал не рассказывать. хреново себя чувствуя.
Seni tanıdım tanıyalı hasta olduğunu hatırlamıyorum.
У тебя болела голова прошлой ночью.
Onu düşündüğün kadar iyi tanıdığını sanmıyorum.
Не думаю, что ты знаешь его так хорошо, как тебе кажется.
Bay Jacobs'la beraber dışarı çıkıyorum.
Я выхожу с мистером Джейкобсом.
Robert'la dışarı çıkıyorum.
У меня свидание с Робером.
Bu adamı tanıdığını sanıyorum.
Я думаю, что вы знаете этого человека.
Ama Alexis'in ansızın eve gelip de seni ve Beckett'ı dolabın dışında görmesini istediğini sanmıyorum.
Но, мне кажется, тебе не хочется, чтобы Алексис, приехав без предупреждения, и увидела тебя и Бекет... не в шкафу.
Genelde buradan dışarı çıkamıyorum.
Обычно меня здесь не бывает.
Amerika kıyılarında yaşayan kayıt dışı işçilerin maliyetli olduğunu anlıyorum ve bu bir şeyler yapmamız gereken bir sorun ama ailelerini bırakıp buraya gurbete gelen insanlar Amerikalılar için gurur duyulacak bir şey değil mi?
Понимаю, работники без документов стоят США денег, и эту проблему нужно как-то решать, но разве это не повод для гордости американцев, что другие меняют образ жизни, лишь бы быть здесь?
İnanamıyorum. İngilizce ödevimin son sayfasını benzin alırken bitiriyorum ve dışarı çıkmam ya da ödül almam gerekirken ezik bir domates festivali için şoförlük yapıyorum.
Я наконец-то закончил последнее сочинение по английскому, пока мы заправлялись, и вместо того, чтобы повести меня куда-то, или вместо покупки мне награды, я везу чертов томат на конкурс неудачников.
Bazen sadece yetersiz biri olduğumu hatırlatmanız için sizi tanıdığıma inanıyorum.
Иногда мне кажется, что вы появляетесь в моей жизни с единственной целью, чтобы заставить меня чувствовать себя не к месту.
İnanıyorum ki Bay Edwards'ın katilini bulmak istiyorsak, Bay Reynolds'un evlilik dışı aktivitelerinin de cinayeti saran olaylar örgüsünün bir parçası olduğunu kabul etmeliyiz.
Я полагаю, внебрачные связи мистера Рейнолдса вплетены в цепь взаимосвязанных событий, которую мы должны осознать как единое целое, если хотим вычислить убийцу мистера Эдвардса.
Pek dışarı çıkmıyorum.
Я не так часто делаю такое.
Bu benim günahımın itirafıdır. Gezinin üzerinden geçen iki haftanın ardından ve sadece ölümüyle ilgisi olan ben - -'yi hâlâ hatırlıyorum.
Считайте это моей исповедью. все еще помню про * * *.
Bu benim günahımın itirafıdır. Gezinin üzerinden geçen iki haftanın ardından hiç kimse - -'nin sınıfımızda olduğunu dahi hatırlayamıyor. Varlığı tamamen unutuldu ve sadece ölümüyle ilgisi olan ben - -'yi hâlâ hatırlıyorum.
Считайте это моей исповедью. что в классе был такой * * *. все еще помню про * * *.
Diğer zamanlarda ben size dışarıdan bakıyorum.
Остальное время я лишь сторонний наблюдатель.
Bu gece pek dışarı çıkabileceğimi sanmıyorum.
Я действительно сегодня не могу.
Bu adamı sizi tanıdığımdan uzun süredir tanıyorum.
Я знаю этого парня дольше, чем любого из вас.
Hem içten hem dıştan. Size katılıyorum, Doktor Wolper.
Я согласен, д-р Вольпер.
Sanırım artık dışlanmıyorum.
Значит я уже не изгой в этой школе?
Dışarı çıkamıyorum!
Я не могу выйти!
Kyle, dışarı çıkıyorum!
Кайл, я ушла!
Brian, dışarıya çıkıyorum.
Брайан, я выхожу.
Bana bakışından, senin ya da bölümün bunun için izin almadığınızı çıkarıyorum. Ve eğer öyleyse o zaman bu yasa dışı bir kayıt ve bu kabul edilemez.
Я предполагаю, потому как вы на меня смотрите, у вас не было ордера на это, или управление не достало ордера, и если это так, то это запись незаконной прослушки и в суде она не может быть уликой.
Gerçek Çöpçü Adam'ın hala dışarda olduğuna inanıyorum.
Я полагаю, что настоящий Мусорщик на свободе.
Diyelim ki dışarı çıkıyorum simidimi kesmek istiyorum ya da ayakkabımı tamir ettirmek istiyorum.
Скажем, я не дома и, ну знаешь, передвигаюсь и хочу разрезать рогалик, починить ботинок.
Tek sorun ben dışarı çıkmıyorum.
Только я не выберусь.
Dışarı çıkıyorum, ama siz gidince geleceğim.
Я прогуляюсь, но за детьми успею вовремя.
Evet, arada gece dışarı çıkıyorum.
Да, иногда я выхожу по ночам.
Leona ya da Reese Lansing hakkında kayıt altında ya da dışında bir yorum yapmam.
Я не буду делать твой репортаж за тебя, Брайан. Я сам делаю репортаж.
Tanıdık geliyor fakat hatırlayamıyorum.
Знакомо звучит, но не могу его с чем-либо связать.
Bakıyorum ve pek çok tanıdık yüz görüyorum.
Знаете, я смотрю сюда, и я вижу столько знакомых лиц.
Hadi ama, gıdıklanıyorum!
Чувак, щекотно.
Gıdıklanıyorum!
Щекотно!
Zach, Grace, birkaç dakikalığına dışarı çıkıyorum.
Зак, Грейс я отлучусь на несколько минут.
Çünkü sabah saat 5'ten beri sana bir tane daha oy kazandırabilmek için çırpınıyorum ve sen Ruby Jeffries'i hayatımızın dışında olmasını istemiyormuşsun gibi davranıyorsun.
Потому что я тут надрываюсь пытаясь достать для тебя еще один лишний голос, с пяти утра а ты ведешь себя так, как будто ты не хочешь, чтоб Руби Джеффрис исчезла из нашей жизни!
D.B., oğlunu on yaşındaki halinden beri tanıyorum.
Ди Би, я знаю твоего сына с 10 лет.
Bu konteynerin birini dışarda bırakmak için kullanıldığını sanmıyorum.
Не думаю, что этот контейнер использовали, чтобы отгородиться от чего-то.
Ben dışarı çıkıyorum Anna.
Я ухожу, Анна.
Onları tanıdığını varsayıyorum veya kim olduklarını bulabilirsin.
Я думаю, ты их уже знаешь или легко разыщешь.
Dışarı çıkacak gibi giyinmişsin ve ben seni dışarı çıkarıyorum.
Ты оделась, чтобы выйти в свет, так что я вывожу тебя в свет. - Что?
- Yapma! Gıdıklanıyorum!
- Перестань, мне щекотно!
Açılış gününde bir tutuklama oldu. Bunu söylediğime inanamıyorum. Ama Jenny Craig'in dışında kilolu kadınlara parayla seks önersinde bulunduğu için tutuklanmış.
потеря в первый же день сезона из-за ареста сам не верю в свои слова за приставания к крупной женщине возле центра Дженни Крейг
Neden benim dışımda herkesi davet etti hâlâ anlamıyorum.
Я все еще не понимаю, почему она пригласила всех, кроме меня.
- Eve geliyorum, bir kaç dakikalığına gözlerimi kapatıyorum, sonra gece işi için dışarı çıkıyorum.
Возвращаюсь домой, закрываю глаза, через пару минут у меня ночная смена.
Seni dışarı atıyorum!
Изыди!
Seni dışarı atıyorum.
Я освобожу тебя.
Neden kız kıza dışarı çıkmamızı istedin anlamıyorum.
Я не знаю, почему ты настояла на том, чтобы непременно провести девичник.
diyorum 468
diyorum sana 34
diyorum ki 259
diyorsun 241
diyor 1008
diyorsunuz 82
diyorlar 355
diyor ki 279
diyorsun ki 51
diyorlar ki 68
diyorum sana 34
diyorum ki 259
diyorsun 241
diyor 1008
diyorsunuz 82
diyorlar 355
diyor ki 279
diyorsun ki 51
diyorlar ki 68