English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Rusça / [ V ] / Vücudumun

Vücudumun Çeviri Rusça

294 parallel translation
Bu bölgedeki ününüzü dikkat alınca vücudumun şu anki durumu ilginizi çekebilir diye düşündüm.
У вас хорошая репутация здесь. Я подумал, что мое тело может заинтересовать вас до и после моей сметри.
Vücudumun üzerinde soğuk şeyleri sevmiyorum.
Не люблю, когда моей кожи касаются холодные вещи.
Vücudumun hapsinden kurtulduktan sonra bilinçli bir yaşam hissi..
Истину существования души без рабства плоти.
Gel de vücudumun nasıl soğuduğunu hisset.
Подойдите, почувствуйте, как холодеет мое тело.
Vücudumun tüm sinirleri alev alevdi.
Каждый нерв словно вспыхнул.
Çeneme ve burnuma kadar yükseldi. Uyandığımda Vücudumun her tarafı onun döktüğü kutsal yağdan kayganlaşmıştı.
Когда я пришел в себя, все мое тело было скользким из-за елея, которым она меня намазала.
Bu vücudumun bir kısmının zaten öldüğü anlamına mı geliyor?
Это значит, что часть моего тела уже умерла?
Hayır. Vücudumun her yanında dolaşıyor.
Не ниже, а на ней.
Yatakta olağanüstüsün... Çünkü sana her dokunuşumda vücudumun her yeriyle zevk alıyorsun.
Ты незаурядна в постели потому что ты наслаждаешься от каждого моего прикосновения.
Bu benim gen kütüphanem olsa vücudumun düşünmeden yapabileceği her şey yazılı olurdu.
Если бы это была моя генетическая библиотека, в ней хранилось бы все, что моё тело умеет делать, чему его никто не учил.
Size vücudumun çeşitli yerlerini tanıtabilir miyim?
Могу я предложить Вам себя?
Ben de vücudumun kıvrımlarıyla bir yılana çok benziyorum!
Ну, змея - это, скорее, я Мне всегда говорили, что у меня змеиные формы. Нет.
Ben güçten bahsederken sen yüzümün yaşIı ve yorgun olduğunu düşünüyorsun. Kendi vücudumun çürümesini engellemekten yoksunum.
Ты думаешь, что мое лицо старое и уставшее... когда я говорю о власти... я не в силах предотвратить разрушение своего собственного тела.
Bir defasında, annem işteydi ve o zamanlar 13 yaşımdaydım odama girdi ve vücudumun gelişimine bakmak bahanesiyle, gömleğimi çıkarmamı söyledi.
Однажды, когда мне было 13, а мама была на работе, он зашёл в мою комнату и приказал мне раздеться потому что он хотел посмотреть как я выросла.
Vücudumun acılı pozisyonunu değiştirmemeye yemin ettim ve sabaha kadar bu şekilde durdum. Kendimi cezalandırdım ki ona üzgün olduğumu ve yaptığımdan pişmanlık duyduğumu gösterebileyim.
Клялась, что буду сидеть так до утра, показывая, как я раскаиваюсь, как наказываю себя, как мне жаль о случившемся.
Öylece asılı kaldım. Vücudumun yarısı tünelde, yarısı dışarıda.
Одной ногой на земле, другой в туннеле.
Ben vücudumun her zerresiyle sevişirim. Tenimin her noktasıyla... Sen böyle yapmazsın, eminim!
... я чувствую его каждым сантиметром моего тела, каждой порой моей кожи.
Vücudumun yarısı bu kavanozların içinde.
Всё, что у меня удалили, - вот в этой витрине.
Kel kafasını yağa batırıp vücudumun her yerine sürerdi.
Он окунал свою лысую голову в масло и натирал ей всё моё тело.
Sıvı gıdalar vücudumun her yerindeki plazmik dokularda depolanmıştır.
Жидкие питательные вещества храняться в плазменных волокнах по всему моему телу.
Vücudumun sol tarafında hiçbir şey hissetmiyorum.
у меня занемела вся левая сторона тела. Да.
Vücudumun her nefesini içine çekmelisin Beni hayat boyu başarılar için hazırla
Буэнос-Айрес, ты должен знать, что получишь от меня :
Vücudumun her noktası doğru kişinin bu olduğunu söylediği halde gitmesine niye izin vereyim?
Зачем мне упускать Джерри, когда мое тело говорит, что он мне нужен.
Bu evleri alıp vücudumun her yerine sürtmek istiyorum.
Сейчас похватаю эти домики и расчешу ими все тело
Benim vücudumun nesi var?
Что не так с моим телом?
Senin için olmayabilir Rock Hudson ama benim vücudumun hiçbir...
Ну, для тебя-то это будет несложно, Рок Хадсон...
Vücudumun yüzde 40'ı titanyumdan.
Мое тело на 40 % титановое.
Bütün vücudumun değiştiğini hissediyorum.
Я как бы чувстую изменение во всём теле.
Bugün Başkanlar Günü'nde, vücudumun uğruna savaştığı ve öldüğü değerler için gururluyuz.
И в этот День президента... Мы чествуем те ценности, за которые боролось и погибло моё тело.
Vücudumun içinde olduklarını bilmiyordum.
Я не знала, что они во мне есть.
Benim vücudumun daha önce memnuniyetini belirttiğin bölümleri donuyor.
Знаешь, у меня мерзнут части тела которые, я знаю, ты очень ценишь.
Vücudumun geri kalanını görmedin.
Ты не видел всего моего тела.
Ve vücudumun bazı parçaları yerinden çıkmak istiyor gibi çok berbat!
Чёрт возьми это тело, если я не могу вам помочь.
Vücudumun yüzde altmışı tırmık içinde.
Более 60 % моего тела исцарапано.
Fry, eğer yorgunluktan ölecek olursam vücudumun vakur bir pozisyonda donduğundan emin ol.
Если я умру, то удостоверься, что моё тело заморожено в нормальном месте! ... Забудь, я просто переволновалась!
Yağmur gücü sayesinde, vücudumun herhangi bölümünü isteğim doğrultusunda suya çevirebilirim.
Он дал мне силу превращать тело в сироп конфет.
Ilık bir şey, vücudumun canlandığını hissediyorum.
Мне тепло. Мое тело оживает.
Vücudumun işine yaramasına sevindim.
Я рад, что моё тело пригодилось тебе.
Sekizinci sınıfta vücudumun olağanüstü gelişiminden ve Bayan Brady'nin beni özel asistanı yapmasından bu yana, beden derslerinde bir tur bile atmadım.
Я в спортзале и круга не пробежал с тех пор, как у меня был скачок роста в 8 классе и мисс Брэди назначила меня специальным помощником.
Vücudumun, transfer yöntemi için o konteynırlı çocuk kadar kıymetli değil.
Мое тело не подходит в качестве сосуда для техники переселения.
Vücudumun her yeri ve solunum sistemlerim yardım istiyor.
Даже настроение улучшается, а дыхание учащается!
Vücudumun her yerinde kabarcıklar oluştuğunu görüyor musun!
Сейчас всё тело расчешу до крови!
Vücudumun en aklı başında kısmı elim. Diğer her yerim uçurumdan atlamak istiyor.
Моя рука ведёт себя разумно, но другие части моего тела словно развалились.
Vücudumun etrafında bir çakra duvarı oluşturuyor.
Она создает барьер чакры вокруг тела носящего.
Sürekli yeni kokular duyuyorum... vücudumun bazı bölümlerini ve O'nun sevgisini... hissedemiyorum.
Я чувствую новые запахи. И я не чувствую некоторых частей тела. И Его...
Vücudumun geri kalanını bekliyordum.
Я ждал, пока же получу остальное моё тело.
Bazen ölecek gibi oluyordum. Vücudumun içi boşalırmışçasına...
Иногда мне казалось, что я сейчас умру.
- İstediğim. - Vücudumun her hücresi, bir bebekti.
Все, что я когда-либо хотела всем своим сердцем, это ребенок.
Kıpırdayamıyorum oğlum. Vücudumun her kası sızlıyor.
У меня каждая мышца ноет.
Vücudumun her yanı ağrıyor.
У меня всё тело чешется.
Vücudumun her bir parçası yok olacak.
Исчезнет каждый дюйм меня.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]