Yaklaştık Çeviri Rusça
935 parallel translation
Bitiş çizgisine çok yaklaştık.
Ну, мы на финишной прямой.
- Lansdale'e yaklaştık.
- Скоро Лэнсдэйл.
Böyle bir istek gelmesine müteakip meslektaşlarım ve ben böyle bir gelişmeye tamamen bilim adamları gözüyle yaklaştık.
Получив, наконец, соответствующий запрос, я и мои коллеги подошли к этой разработке исключительно как учёные.
Şimdi gitmeyi kabul edemem. Çok yaklaştık.
Мы почти добрались до финиша.
* Leo 450 YILLIK KIZILDERİLİ HARABELERİNİ ZİYARET EDİN, GİRİŞ 1 $. * Yaklaştık, yaklaştık, Leo *
Мы все ближе и ближе, Лео
* Yaklaştık, yaklaştık Leo *
Мы все ближе и ближе, Лео
Abartma sen de. Senin sokağa yaklaştık.
Ладно, хватит, не гони.
Yaklaştık galiba.
Мы почти приехали.
Dr. Niide aramıza kabul etmemizi istedi, ve biz de olabildiğince hoşgörüyle yaklaştık.
Доктор Ниидэ сказал, чтобы мы взяли её к себе и были с ней поласковей.
Yaklaştıkça sapsarı, kırışık yüzü daha da belrginleşiyordu.
Она подошла ближе, и я увидел ее желтое морщинистое лицо.
Halklarımız arasında resmi ve dostça bir ilişki kurabilmek için size yaklaştık.
Мы открыто подошли к вам с намерением установить официальные и дружеские отношения между нашими народами.
Hazırlıklarınızdan anladık yaklaştıklarını.
Приготовленья Ваши понятье о вторженье нам дают.
İki km ötede yaklaştıkları görülüyor. Yürüyen bir ağaçlık.
В трех милях виден навстречу замку шествующий лес.
Eve yaklaştık mı?
Мы почти дома?
Asteroid bulutuna girmeye yaklaştık Komutan. Evet, evet.
бяисйоласте йомта стг сйомг тоу астеяоеидг, диоийгта.
Sinyal güçleniyor, yaklaştık.
апо тгм думалийг тоу сглатос, упохеты оти еиласте йомта.
O göreve gidiyorum, ayrıca gezegene yaklaştık. Baba sana burada daha çok ihtiyaç var.
ха паы се аутг тгм апостокг, бяисйоласте гдг йах одом се вяеиафомтаи еды.
Işık hızına yaklaştıkça net zamanın ve net mekanın bilindik yapısına hız eklememiz göreceli hareket durumumuzdan bağımsız olarak mümkün değildir.
Так как приближаясь к скорости света, мы не можем просто складывать скорости, то от знакомых понятий об абсолютном пространстве и времени, не зависящих от вашего относительного движения, придется отказаться.
Maddenin dozunu artıramayız çünkü şu anda toksik düzeye yaklaştık.
Мы не можем наращивать дозировку препарата из-за возможной передозировки.
Bu vakayı çözmeye çok yaklaştık... ama biz ne yapıyoruz?
Мы почти уже раскрутили это дельце... Не могу сидеть без дела. Я уже хочу начать действовать.
Gemi Hawaii'ye yaklaştıkça bir mağaradan çıkmış gibi hissettim ve güneşle el sıkıştım.
Когда корабль приближался к Гавайям, я чувствовал, как выхожу из пещеры... и могу пожать руку Солнцу.
Yaklaştık.
Это ведь где-то рядом.
Başarıya çok yaklaştık, risk almamalıyız.
Мы настолько близки к успеху, что не имеем права на ошибку.
Sence Kamboçya'ya yaklaştık mı?
Как думаете, мы уже в Камбодже?
Çok yaklaştık. Hepsini fırlatıp atmak istemezsin.
Мы были так близко к мечте.
Yaklaştık.
Мы встали ближе.
Hayır, Meksika'ya yaklaştık.
Нет. До Мексики уже близко.
Ördeklere yaklaştık, sonra av tüfeklerimizi unuttuğumuzu fark ettik.
Мы подошли к гусям, и только тогда поняли, что забыли дробовики.
- Işınlanacak kadar yaklaştık mı?
- Поднять нижние щиты?
Neyse, bugün InterCity'nin avukatıyla iki saate yakın görüştük ve anlaşmaya çok ama çok yaklaştık, Bayan Gordon ve Bayan Rodrigo için büyük para alacağız.
Сегодня я просидел два часа с адвокатом авиакомпании, мы близки, большой выигрышь рядом, миссис Гордон и миссис Родриго.
Kafanı yaklaştır, yastık bu tarafta daha iyi.
Ложись поближе - здесь подушка прохладней...
Benim günüm yaklaştı, artık her an büyük kurtarıcım haber gönderip beni bu dünyadan alabilir.
Я каждый день от Бога жду посланца, что призовёт меня.
Piste hafifçe yaklaştım, sonra bileğimi çevirdim, ve tekrar bileğimi kıvırdım. - Çok kolay.
Мне бы правильно разбежаться, а он ещё и гладкий потом правильно подкрутить кистью...
Üçüncü adam saklandığı yerden çıkıp, arkadan sana yaklaştı ve seni yere çuvalladı.
Неведомый вам, третий человек выходит из укрытия позади вас и вы падаете вот так.
- Birazcık daha yaklaştır şu şeyi!
Скорее же, скорей. Что вы творите?
Aydınlık çok yakında. Işığa doğru yaklaştığımızı hissediyorum.
Свет надвигается, я стану свидетелем света!
Alderaan'a yaklaştık.
Похоже, мы на подходе к Алдерану.
Schiaparelli, Mars'ın Dünya'ya yaklaştığı sırada Mars'ın aydınlık bölümlerinde, tek ve çift çizgilerden oluşan girift bir ağ olduğunu kaydetmişti.
Скиапарелли говорил, что во время близкого подхода Марса к Земле была обнаружена сложная сеть одиночных и двойных прямых линий, пересекающих яркие участки Марса.
Işık hızına yaklaştığınızda gerçekleşen bir olay.
Это действительно происходит при движении на околосветовых скоростях.
Galaksi ne kadar uzak olursa renk spektrumunun o kadar kırmızıya yaklaştığını keşfettiler.
Они обнаружили, что чем дальше от нас галактика, тем сильнее спектр ее цветов смещается к красному.
Eğer uranyum madenine yaklaştırırsak sayaçtaki değer ve tıkırtı sesi artacaktır.
Если мы поднесем его к урановой руде, скорость счета, число щелчков, возрастет с огромной силой.
Sonuca çok yaklaştık.
Мы так близки.
İçimden bir ses bana ayrılık zamanımızın yaklaştığını söylüyor.
Что-то говорит мне, что час нашего расставанья близок.
Kızdığınızı biliyorum. Hakkınız da var ama çok yaklaştım. Çok yaklaştım ve bu beni delirtiyor.
Я знаю, что вас это беспокоит, у вас есть основания для беспокойства, но я... уже подобрался к ним так близко, что просто с ума схожу от этого.
Arkamdan yaklaştığı şeyin salatalık olacağını sanmıyorum.
Слушай, я не думаю, что он с огурцом подкрадётся.
Artık çok yaklaştık.
Мы слишком близко.
O zaman kıyamet günü yaklaştı demektir.
Знaчит, скopo кoнeц cвeтa.
Çok yaklaştım. Ama son adımlar daima en karanlık ve zor olanlarıdır.
Я очень близок к разгадке, но последние несколько шагов - всегда самые неясные и трудные.
Yani, birisinin doğum günü yaklaştığı zaman, kulaklarımı açık tutarım.
Если скоро чей-то день рождения, я все запоминаю.
Beni öldürmek için yapılacak hamlenin yaklaştığını biliyorduk o yüzden bu düzmeceyi hazırladık.
Мы вовремя узнали о готовящемся покушении на мою жизнь, и подготовили в ответ эту маленькую хитрость.
Sağlık görevlisine ihtiyacım olmasaydı, bu operasyonun yanına bile yaklaştırmazdım.
Ecли бы мнe нe нyжeн был вpaч, я бы тeбя cюдa нe дoпycтил.
yaklaşık 83
yaklaşıyor 99
yaklaşın 139
yaklaş 303
yaklaşma 142
yaklaşıyoruz 63
yaklaşıyorum 20
yaklaşıyorlar 62
yaklaşık olarak 54
yaklaşmayın 75
yaklaşıyor 99
yaklaşın 139
yaklaş 303
yaklaşma 142
yaklaşıyoruz 63
yaklaşıyorum 20
yaklaşıyorlar 62
yaklaşık olarak 54
yaklaşmayın 75