English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ A ] / Allergy

Allergy translate Turkish

706 parallel translation
I have an allergy against getting mixed up with tricky females... who want to knock off the boss's wife and marry him for themselves.
Patronunun karısını aradan çıkarıp onunla kendisi evlenmek isteyen üçkağıtçı dişilere alerjim vardır.
Oh, my allergy.
Alerjim.
I developed an allergy to glue.
Yapışkana alerjim varmış.
No, no, I have an allergy to furbearing animals.
Tüylü hayvanlara karşı alerjim var.
Here are your allergy pills.
Alerji haplarınız.
How many strawberries does it take to start an allergy?
Alerji yapması için kaç çilek yemen gerekir?
Unfortunately, we have a patient with allergy symptoms...
Ne yazık ki, alerji belirtileri gösteren bir hastam var...
That's worse than an allergy.
Bu alerjiden de kötü bir şey olmalı.
There is the Bleuchamp Institute for allergy research.
Şurası Bleuchamp Alerji Araştırmaları Enstitüsü.
I had this awful allergy about chickens.
Tavuklara karşı korkunç bir alerjim vardı.
Allergy vaccines?
Alerji aşıları mı?
They're allergy pills.
Alerji ilaçları.
- Well. Did you notice my allergy is completely gone?
Bu maçın ne anlama geldiğini söylememe ger yok.
My allergy to those fucking fans, you know, has returned.
Taraftara alerjim yeniden tuttu.
My allergy, puke every time, bleugh! Like that, puke.
Alerjim, hep kusma.
Yes, I know about your allergy.
Evet ona allerjin olduğunu biliyorum.
I had asthma and would get sudden allergy attacks.
Astımım vardı ve ani alerji atakları geçirirdim.
Did you ever have any allergy problems or anything?
Şimdiye kadar alerji sorunu ya da başka bir şey geçirdin mi?
I have an allergy to dust.
- Siz de görün, toza alerjim var da.
I keep my pills in there, in that drawer... because I have an allergy... and they don't let you bring medication into the plant... so I hid them in there.
İlaçlarımı orada tutuyorum, çekmecede. Çünkü alerjim var ve fabrikaya ilaç getirmek yasak. O yüzden ben de orada saklıyorum.
I obviously have some kind of an allergy to dogs.
Herhalde köpeklere karşı bir çeşit alerjim var.
I wonder if this whole so-called allergy thing might not be psychosomatic.
Belki de bu sözde alerji olayı psikosomatik olmayabilir.
Honey, I think it's an allergy.
- Bence bu bir alerji.
No, it's the same allergy I had in the summer.
Hayır, alerjiden. Yazları böyle oluyor.
trevor, how serious is this allergy?
Trevor, şu allerji ne kadar ciddi?
It's like an allergy to alcohol.
Alkole karşı alerji gibi.
- Well, maybe you have an allergy.
- Şey, belki de alerjin vardır.
And then, like naughty mistresses... they've shown their thanks by giving me a permanent allergy.
Ve sonra edepsiz metresler gibi. Bana bu kalıcı alerjiyi bulaştırıp şükranlarını gösterdiler.
- Bad allergy. - When?
- Ne zaman?
Dad, don't forget my dress from the cleaners, Nick's allergy pills...
Baba, temizleyiciden giysimi ve Nick'in alerji hapını almayı unutma...
Or perhaps it's something around the house, like an allergy.
Ya da evdeki bir şey yüzündenmiş. Alerji gibi.
Do you think maybe that's an allergy?
Sence bu bir alerji midir?
Sunscreen, hat, allergy pills, summer reading, floss.
Güneş yağı, kep, alerji hapları, kitaplar, diş ipi,
You have what is called a severe allergy.
Sende, şiddetli alerji denilen birşey var.
How his allergy is, Hastings?
Alerjin nasıl, Hastings?
I already had a problem with an allergy, but...
Bir zamanlar alerjim vardı ama...
I am guarding the fort, because of my allergy.
Alerjimden dolayı evde ben kaldım.
They are remembered of I had said that I had already an allergy?
Bir zamanlar alerjim olduğunu söylemiştim ya.
Instead of editing the first novel of a major young writing talent I am proofreading a food-allergy cookbook.
Genç yazarlardan birinin romanının editörü olacağım yerde yemek-alerjisi kitabını kontrol ediyorum.
He's got a nanny, a shrink, he wears corrective shoes he goes to private school, he's got some kind of allergy medication he goes to summer camp. And dig this :
Bakıcısı var, psikiyatrı var, ortopedik ayakkabı giyiyor özel okula gidiyor, alerji tedavisi görüyor yaz kampına gidiyor ve aslıl şuna bak...
I'm sorry, Officer. It's late, but this allergy is so severe.
Affedersiniz, geç saatte rahatsız ettim ama kedi alerjim çok şiddetli.
And I have to refill my allergy medication.
Alerji ilacımı doldurtmalıyım.
I have a little allergy.
Biraz alerjim var.
Dermatographism, I think it's a food allergy.
Reaksiyon olduğu çok açık. Gıda alerjisi olabilir.
Not to the dermatology clinic, but to the allergy clinic.
Ama dermatoloji bölümüne değil alerji bölümüne gittim.
That is not a food allergy...
Kaşıntının gıda alerjisiyle hiçbir alakası yoktu.
Allergy gives hives, a rash, not just an itch.
Alerji kurdeşene ya da isiliğe neden olurdu. Sadece kaşıntıya yol açmazdı.
I have an allergy.
Benim kedi allerjim var.
it could be an allergy.
Alerji olabilir.
No hives, no fungal problem, no allergy.
Dövmeye zarar verebilecek ne kurdeşen, ne mantar, ne alerji var.
Oh, my God! My allergy.
Aman Tanrım, alerjim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]